Şeffaf sandıkları: Neler getirir?

En son ne zaman eliniz ayağınız hazan yaprağı gibi titredi?

…Ağzınız kurudu, diliniz tutuldu…

Sık, sık aynaya baktınız… İçiniz ürperdi…

Ona dokunmak için canınızı feda etmeyi en son ne zaman aklınızdan geçirdiniz?

İtinayla saçlarınızı taradınız… Yaylana, yaylana yürüdünüz… Ağır aksak yayaya; annesini yâd etmeden, kibarca yol verdiniz…

Ne zaman pır, pır etti yüreğiniz?

Çok olmuş!

Uyanmanın zamanı çoktan gelmiş.

Âşık olmadan bu işler yürümez. Aşk ve şevk kardeşler; onlarsız yola çıkılırsa; çöl gelir vahalar; binlerce adım attığını sanır yolcu; esasında yerinde saymaktan bitap düşmüştür.

Çok muhabbet bıktırır derler; özlem araya girmeliymiş.

Her şey açık seçik olduğunda… Fantezi işsiz kalınca da puf diye sönermiş aşk; çok gizemli takılan aşk da: Aşkından bıktırırmış.

Dört ay; koskoca dört ayın geçmesini beklemek var.

Kısmet olursa; on iki haziranda ona dokunulacak; hafifçe okşanarak; akvaryum misali şeffaf sandığın; ince uzun penceresinden özgürlüğe doğru uçarak kardeşlerine kavuşacak.

…Kim uçacak?

…Oy anam oy İlhami; romantizmin kanatlarını kırdın; donmuş siyaseti satırlarımda ısıtıyordum. Nasıl bir sorudur senin bana yönelttiğin? Ciddiye almıyorsan bu gece sensiz yelken açarım.

…Kim uçacak dedim; havalara kim uçacak? Zaferden, sevinçten…

12 Haziran 2011 yeniden doğuş olacak mı?

…Ölüm kalım meselesi yapma şu işi İlhami; değişecek olan tahta sandıklar; çok uzun zamandır hizmet veriyorlardı; artık emekli olacaklar. Onların yerine PVC şeffaflar gelecek.

…Anladım; üstüne basa, basa söylemene gerek yok ama yine de anlamadığım bir nokta var. Şeffaf sandıkların getirisi ne olacak?

Tahta sandıkları çöpe atmasalar; arı kovanı yerine kullansalar bari…

…Güzel bir soru; ben de canı gönülden; aşkla, yanıt vermek isterim.

Kısaca şöyle: Erkeksi oylarla; kadınsı oylar aşka gelip Bebekimsi oyların üremesine neden olabilir düşüncesi veya zıt kutuplu oyların birbirlerine zılgıt çekmesini önlemek amaçlı; yaralı kolu bacağı eksik oylar: Çöplüğü boylar; biliyorsun İlhami.

…Ben çok alışmıştım; gitmesinler kalsınlar. Koltukları paylaşsınlar.

…Koalisyon; bunu mu istiyorsun yani?

…He neden şaşırdın? Süheyl Batum Başbakan olsun; şimdiki başbakanımız Cumhur reisi adil bir paylaşım olmaz mı?

…Oy İlhami oy! Olmaz. Olmaz çünkü Batum’un önünde Kılıçdaroğlu var. Ayrıca diğer partiler; diğer partilerin de liderleri var.

…Tamam, işte; o yüzden koalisyon olsun diyorum.

Her partiye bir iki bakanlık verilsin; dönüşümlü başbakanlık sistemi gelsin…

…Gel İlhami gel. Biz en iyisi hiç olmamış ve hiç olmayacak aşkları yazalım. Olgunluk dönemimizde siyasete soyunuruz.

…Soyunmak mı? Tahrik etmek: Bu kelime ne anlama geliyor bilmiyorsun galiba? Benimkisi de laf mı?

Nereden bileceksin ki…

19 Şubat 2011 Cumartesi

Alev Meisel/İzmir