Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ocak '13

 
Kategori
TV Programları
 

Sensiz Saadet neymiş Feride !

Sensiz Saadet neymiş Feride !
 

sensiz saadet neymiş
tatmadım bilemem ki
alnımın yazısıydın
ne yapsam silemem ki

sensiz saadet neymiş
tatmadım bilemem ki
alnımın yazısıydın
ne yapsam silemem ki

seni uzaktan sevmek
aşkların en güzeli
alıştım hasretine
gel desen gelemem ki

Kendine has okuyuşu ile izleyiciyi hayran bırakan Feride, yani Berguzar Korel bu gece yine bir başkaydı. Seven bir kadın, sevgisi kadar utanan da bir kadın, çoğu izleyici hele ki yaşı başını almış seyirci grubu, bu sahnede neden bahsedildiğini çok iyi anlamıştır. Kadının tatlı ama bir o kadar da magrur duruşu, naifliği hepimizin bir bayanda zaman zaman özlemini çektiği bir duruş. Bir erkeğin bir bayanda görmek istediği en elzem şeylerden biridir.

Hakeza bayanlarında erkeklerde görmek istedikleri dik duruş, sert erkek ama hanımına karşı koruyucu, sevecen ve anlayışlı, gülümsemeyi bilen erkek portresinde Kenan imirzalıoğlunu izlemekte başka bir keyif.

Günümüz aşklarında her şeyin bir anda söylenip tükendiği, söylenecek bir şey kalmayınca da çekilip gidildiği bir Dünyada, böyle bir sahneyi yeniden yaşamak ayrı bir keyif, özlem duyulan, aranan bir an. Bence bu akşam ki bölümü izleyen izleyiciler uzun zamandır görmek istedikleri sahneye kavuştular. Ne de çok sevilir bir kadın, korunmaktan sevdiği erkek tarafından ve erkekte istemez başkası tarafından sevdiğine göz banyosu yapılmasından. Hal böyle olunca da sorar Hakim hanım Avukat Salihe, bundan rahatsız mı oldun ? Salih diye, Salih'te Avukat haliyle pardon ! Kunduracı Karadayı haliyle sevdiğini ona ne kadar haykırabilir ki ? Bir sahnedeki mahirin avukata sözü çok yerindedi.

Avukat soruyor, Mahir ateşe düştü desene yani

Mahir değil Salih ateşe düştü abi, Mahirede kül olmak kalıyor.

İlerleyen bölümlerde artık zengin kız fakir oğlan aşkı değil. İstediklerine ayrı yollardan ulaşmaya çalışan farklı kültürdeki insanların aşkı yaşayışlarını izleyeceğiz.

Bu arada Savcı Turgut bey denen kendine münhasır kişiliğiyle, oyunculuğu bir harika kendisi bu sezon en güzel yardımcı oyuncu rolünü alabilecek kişilerden biri. Öyle değil mi ? cancağazım.

Bu dizideki önemli unsurlardan biride baba oğul ilişkisidir. Bu haftada hapishane sahnesindeki konuşma ders mahiyetindeydi. Bir oğul babasını anlamaya çalışıyordu, idamı idrak ediyordu.

Baba : Ben hiçbir şeyden emin olmadım senden olduğum kadar Mahirim. Lakin babayı oğula, oğulu babaya, kardeşi kardeşe koymaz bunlar. Akıllarında ip varsa.

Oğul : Sen niye böyle konuşuyorsun baba !

Baba : Bugün Vuralı astılar, aldılar götürdüler.Tabureye çıkardılar, sonra bir fiske devrildi tabure, Vural bana baktı ! ben işte o zaman çok utandım. Çok çok yaşımdan utandım.Daha yirmiyedisindeydi.

Oğul : sen niye seyrettin ölümünü babam niye !

Baba : Ben istedim evlat ben. İnsan eceli geldiğinde evinde, yatağında yanında sevdikleri, elini tutarsın. Gözlerine bakarsın. İnsan mutlu ölebilir, karısıyla çocuklarıyla dile gelmese de vedalaşma şansı varsa, ben Vuralı yalnız bırakmak istemedim.Tek başına tanımadığı gözlerle gitsin istemedim. Gözlerine bakmak uğurlamak için oradaydım. Ben bu sahneyi suçsuz yere suçlanıp hapis yatanlara ithaf etmek istiyorum. Allah yardımcınız olsun.

 

 

Murat sarı

https://twitter.com/muratsari8084

(08.01.2013 )

 
Toplam blog
: 52
: 1367
Kayıt tarihi
: 25.11.12
 
 

Düşüncelerimi, hayallerimi, bilgilerimi paylaşmayı seviyorum, dünyaya birbirimizi anlamak çin gel..