- Kategori
- Haftasonu
Sepet deyip geçme...

“Ölünce beni öyle bir yere gömün ki, sırtım dağlara dayansın, kucağıma denizi verin, daima donanmamı göreyim” diyen Karamürsel Alp, Osmanlı devletinin ilk amirali ve Orhan Gazi’nin önde gelen komutanlarındandır. Eski adı Prainetos ve daha sonra Helenapolis olan bu ilçeyi fethederek Osmanlı devletinin ilk tersanesini ve donanmasını kurmuştur.
41 plakalı Kocaeli’nin küçük bir ilçesidir Karamürsel, küçük olduğundan mütevellit şirin de bir yerdir burası. İstanbul’dan Bursa’ya gidip de mide bulantısından muzdarip olup feribota binmeyen yolcular mutlaka geçeceklerdir buradan. Biraz dikkatlice bakanlar ise Karamürsel Alp’in mezarını yolun hemen solunda görebilirler.
Sepet deyip geçme dedik yazının başlığında, ancak sepetten ibaret değildir Karamürsel’in güzellikleri. İstanbul ve Bursa’ya yakın olması sebebiyetiyle hafta sonu kaçamaklarına son derece uygun bir mekandır. Her türlü vesait ile ulaşım mümkündür Karamürsel’e (Uçak hariç, deniz uçağınız varsa o başka) İlk defa geleceklerine deniz otobüslerini tavsiye ederim. İskelede inip acıkanlar sağa dönüp balık adasına, tok olup bir çay içeyim abi diyenlere ise sola dönüp çay bahçelerine uğramalarını tavsiye ederim.
“Abi ben illa sepet alıcam.” diyenleri içinse artık sepetçilikten ziyade bambuculuğun geliştiğini hatırlatır, bambu mobilyalara bir göz atmalarını öneririm.
Küçük ve şirin Karamürsel ilçemiz zamanı ve parası az olan ve doğayı seven ziyaretçilerini bekliyor, haberiniz olsun!