Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

24 Haziran '10

 
Kategori
Deneme
 

Serzeniş

Serzeniş
 

Sonsuzluk


Geceye fısıldadığım onca sırrın sabahında, günün ilk ışıkları çekingen bir edayla araladı perdeyi… Usulca aydınlanan odam kalbime çöken karanlığa inat her zerresine işledi aydınlığı... Gözlerinin feriyle bir kez aydınlanan kalbim kaç zaman oldu senden bihaber… Zaman senden habersiz devir daim ediyor kendini, ömür denilen şey duvarımda asılı saatin tik takları arasına sıkışmış. Her ne varsa dile geliyor, sonra bir tokat gibi vuruyor gerçeği yüzüme “ Sen Yoksun”… Melâlim aynalara yansıyan surete sinmiş, acımın izlerini taşıyor bilmediğim sokaklar, bu boş oda bu duvarlar celladım kesilmiş, yetiş bir ses ver hiç değilse gittiğin yerden… Acının hançerini damarımdaki kanda hissediyorum ve ölüm meleğinin gölgesi beliriyor ense boşluğumda.. Ölmekte korkutmuyor beni bilesin, sensizlikte terbiye ettiğin her an ölümden farksız… Nasılda anlamsızlaştı her şey şimdi, gözlerimde biten bir baharın son demleri… Rüzgarın önüne koyup savurduğu bir yaprak gibi bir yönüm olmadan gidiyorum, oysa sana çıkıyor her savruluş sensin diye rüzgara eyvallah ediyorum…. Gitmek mi zor, kalmak mı? Söyle sevgili..! Yoksa sensiz nefes almak mı ? Bu tende bu can cansız kaldı, gözyaşlarımı gizlediğim gecelere sesleniyorum, heyhat!.. Duyun beni, artık gizlemiyorum hiçbir şeyi, alabildiğine göğsümü gerdim her şeye, yalınayak gezdiğim kaldırımlar biraz daha sabredin. Ve annemin duası avuçlarıma düş.. Al beni Rabbim sevdiklerinin yanına… Kanıyorum, ağır ağır süzülen kanımın failine selam olsun, var olsun...
 
Toplam blog
: 10
: 308
Kayıt tarihi
: 08.05.08
 
 

“Bir şiirin dizelerine sıkışmış hayat, yahut bir öykünün mısralarına, velhasıl bir şekilde geçiyo..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara