- Kategori
- Öğretmenler Günü
Sevcan Orhan Konseri ve Abdülkadir Sezgin…

Abdülkadir Sezgin-Sevcan Orhan
*Sanat ne bir oyun, ne de bir eğlencedir. O, ancak ruhun dışarıya vurarak kendisinin göstermesi gereksinimidir.” E.G. Benite
Her yılın öğretmenler gününde Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün öğretmenleri ağırladığını ve onlara armağanlar sunduğunu bilenlerdenim. Bu yıl puslu mu puslu bir 24 Kasım günü Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sara
yı Salonu'nda Şişli Belediye Başkanlığının öğretmenlere ve ailelerine yönelik Sevcan Orhan konseri düzenlediğini öğrendim...Gitmeye karar verdim ve belli süre sonrasında orada oldum. İçeri girdiğimde sanatçının yanık yorumuyla içten ve duygusal eseri “Turnam başım darda benim…” yankılandı! Duruşuyla ve davranışlarıyla göz doldurdu. Kendisine ‘türkülerin gülen yüzü’ yakıştırması boşuna değildi. Boş bulduğum koltuğa oturdum. Sindirerek türküyü dinledim. Ardından “Dağ başında boran karda…” yı söylemez mi! Onu da damardan buldum ve soluksuz ilgiyle izledim. Ardından oynak bir eser… Bayanların birbirlerini devinime geçirerek coştuklarını gördüm. Yeri geldi oynayarak gerilimden sıyrıldılar, yeri geldi ilgiyle dinlediler.
Bir ara sanatçının: “Aramazda şair de var. Hem de Şişli Belediyesi Özel Kalem Müdürü… Evet, Abdülkadir Sezgin’i sahneye davet ediyorum!” Dediğini duydum. İlgimi çekti! Sahneye çıkan Sezgin, güzel bir şiirini yorumladı. Alkışlar arasında koltuğuna döndü. Yakınımda olduğundan kendisini kutladım. O da canca yaklaşım gösterdi.
***
Oradan ayrılarak yakın salonda sanat rüzgârı estiren Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı’na (Contemporary İstanbul 2011) ulaştım ve gezmeye başladım. Geniş alana yayılmış sergiler, gezmekle bitmiyor ve insan gözünü ayıramıyor! 20 ayrı ülkeden katılan 526 sanatçının, 3 bin eseriyle çok sayıda sanat galerisinde sanatseverlerin görüşlerine sunulduğunu gözlemledim.
Gezerken bir ara POİNT Hotel’in banketi önünde durdum. Sanırım ayaklarım çekti. Geçen yıl tanıştığımız Burcu Gül hemen tanıdı! “Hoş geldiniz!” dedi ve yakınlık gösterdi. Öteki görevli Zeynep Balta ile de tanıştım. Çok içtendiler. Söyleştik bir süre. Çalıştıkları kuruma davet ettiler. Belli süreç sonrasında ayrıldım.
***
Eve döndüğümde interneti açtım. Sevcan Orhan’ı ve Abdülkadir Sezgin’i tanımaya çalıştım. Sezgin’in şiirleri ile “Duygularımın Şiiri… yahut sensizliğin…” adını verdiği şiir kitabı gözüme çarptı. İşte şiirlerinden biri:
Ellerini Ellerimden
Ellerini ellerimden ayırma ne olur,
Bitmesin bu yaşanmak istenen dünya,
Beni yanlış yerlere yollama ne olur,
Ellerinde yaşanacak kadar yer var ya!
Seni umutların ötesine koydum,
Şimdi şarkılar senin, şiirler senin,
Seni sevdaların ötesine koydum,
Birtanem, sevdiğim benim...
Abdülkadir Sezgin
*