Sevdiklerinize yılbaşı kartı atın

Yıllar önceydi…

Hani cep telefonları henüz icat edilmemiş, bilgisayarlar gündelik yaşama henüz teşrif etmemişti. Yani insanlar özel günleri kutlamak için birbirlerine sıra savmak maksatlı, duygu içermeyen, kalıplaşmış mesajlar göndermeye, yine aynı maksatlı mailler forward etmeye başlamamışlardı.

Kartpostallar vardı o zamanlar. Şehirlerin panoramik görüntüleri, doğa resimleri, manzaralar yer alırdı bu kartpostallarda. Yılbaşı kartları ise Noel Baba resimli, hediye paketli, ren geyikli ve genellikle simliydiler. Sonraları bu kartların içi açıldığında müzik çalanları da çıkmıştı hatta… Ne çok kartpostal gönderirdik bayramlarda, yılbaşlarında. Ne çok kartpostal gelirdi, böyle kutlamalar için. Beğendiklerimizi kitap arasında saklar, bazılarını elektrik prizinin üzerine iliştirir, bazılarını vitrinlerin içine sevdiklerimizin resimlerinin yanına koyardık. Çocukken koleksiyon yaptığımı bile bilirim onlardan, şimdi kim bilir neredeler…

İki gün önce ana sınıfına giden oğlumun okuluna böyle bir kartpostal gönderdim. Postacı bugün dağıtımını yapmış. Oğlumun öğretmeni ona bir sürprizi olduğunu söyleyerek kartı uzatmış ve benim ufaklık heyecanla yerinde hoplaya zıplaya zarfı açıp öğretmenine içinde yazanı okutmuş. Okuldan aldığımda öyle mutluydu ki, yanağındaki gamzeleri hiç kaybolmadı bugün…

Geçen yıl bunu kalbime yakın insanlara da yapmıştım. Ama yazık ki bendeki bu nostaljik paylaşımın heyecanı onlara sirayet etmedi. Yıllardır kurumlardan, reklâmını yapmak isteyen firmalardan başka kimseden kutlama kartı aldığımı hatırlamıyorum. İşte bu sebeple bu yıl yapabileceğim en güzel şeyin insanın sevdiklerinden kutlama kartları almasındaki duygunun güzelliğini çocuğuma hissettirmek olduğunu düşündüm. Sanırım başardım da. Çünkü gelecek yıl yazı yazmayı öğrendiğinde bana yılbaşı kartı yazacağının vaadini bugünden aldım bile…

Bu vesileyle gönlünüzce bir yıl diliyorum size… Mutlu yıllar…