- Kategori
- Gündelik Yaşam
Sevgili sevgi agaci...
Biraz once buyuk oglan isten geldi. Yukari bagiriyor. "Evde tahin pekmez var mi?" Annesi; var da baban karistirirsa...
Ben kendimi kaptirmis, blog okuyorum. Kediler ustune! Bagirdim: Emredersiniz! Hanima da o kizginlikla, o sihirli soruyu sordum... Hani, maksatli soru derler ya... Istedigim cevabi alacak sekilde, tam punduna getirip sordum...
Kediler hakkinda ne dusundugunu... "Kediye nankor derler..." lafi tam agizindan cikmisti ki, gerisini beklemedim. Lafi agzina tiktim. Basladim senin yazindan, benim silahim cumlelerini okumaya. Hem de ustune basa basa. Istiklal Marsini okuyormus gibi husu icerisinde:
"Eger bir insanin ufkunu anlamak isterseniz, duygusal yapisini olcmek isterseniz; cok basit bir sey yapin. Ona kediler hakkinda ne dusunuyorsunuz diye sorun..."
Yazinin devamini getirdim. Sonuna kadar okudum.
Karsilikli kahkahalar icinde...
Kotu baslayan bir gecemizi senlendirdin...
Sagolasin!
Ben kucuk oglani bekliyorum. Gelsin de arabayi alip, anama gideyim. Bugun anami ziyaret gunum.
Her yer kar, buz. Yine de bakarsin anami kandirir, bir kadeh kirmizi sarap iceriz.
Serefine...
Gozlerinden operiz.