Seviş benimle...

Ama artık yeter diyeceksiniz, biliyorum. Ben de lafı çok uzatmak istemiyorum. Kendisini töhmet altında bıraktığım bir arkadaşıma bu konuda yazacağımı söyledim. Bu bir anlamda yükümlülük.

Daha önce Sadat Aydın'ın bloguna yaptığım yorumda "çok okunma" üzerine görüşlerimi yazıp detaylarına sonra gireriz... diyerek bırakmıştım. O yorumu orada kesmeliydim ama devam etmek durumundayım. İsteksizliğimin sebebi bu konuda söyleyecek yeni bir şeyimin olmaması ve dolayısıyla bu durumun aslında benim blog yazım prensiperime aykırı olması. Fakat geçen gün Celal Bey'in de dediği gibi eski konular tekrardan ısınıp gündeme geliyor. bunun sebebi sitede olan sirkulasyon. Nispeten yeni arkadaşlar nispeten eski arkadaşların bu konuda daha önce defalarca tartıştığından haberi yok. Olması da mümkün değil zira arşivimiz çok büyüdü.

Çok kısa bir şekilde blog ve cinsellik hakkındaki görüşlerimi yazmak istedim. Bu benim blog hakkındaki görüşüm değil genel bakış açım;

Vatandaş olarak, birey olarak, okuyan yazan ve fikrini söylemekten çekinmeyen birisi olarak, politik, ahlaki ve felsefi bakış açılarından "kadın istismarına karşıyım."

Bu demek değil ki cinsellik hakkında konuşulmasına veyahut yazılmasına karşıyım. Karşı olsam ne değişir hem? Gazetevatan'ın neredeyse seks portalına dönüştüğü, milliyet.com.tr'nin biraz da "milliyet" isminin geleneksel ağırlığından o kadarda korkunç bir şekilde bozulmadığı ama gazete kültürüne kıyasla ödünler verdiği bir internet dönemi... Hurriyet.com.tr'nin "artık istimar yok" diye söz verip ve aslında istismar yaptığını alenen kabul ettikten sonra bu galerileri tekrardan yayına açıp sadık okuyucusunu şaşırttığı bir dönemde.... Karşı olsam ne değişir. Hiç bir şey. Ve fakat hiç bir şey değiştiremeyecek olmak motivasyonumda zerre düşüklüğe sebebiyet vermiyor. Tırışkadan da olsa aktivistim ve bir gün gerçek bir aktivist olabilmeyi umuyorum.

Dün akşam saat sekizde taksim'deki dev elektronik reklam afişinde şöyle yazıyordu : milliyet com.tr bugün "45, 000, 000 kere okundu"

45 milyon küsür kere okunmak ve eğlence portalından gerçekten gazete portalına dönüp misal 25 milyon kere okunmanının kaybettireceği reklam pastası nedir bilmiyorum. Aklı evvel reklam veren diyor mu acaba bu 45 milyonun kaçı galeri fotoğraflarının tıklanması diye... İşi gücü bırakmış galeri fotosu ve blog pornosu peşinde dolaşan adamların ve kadınların beyninde kan yoktur zaten o sırada. Onların potansiyel tüketiciliğinden ne olacak? Limon sıkayım ben böyle reklamverenin zihniyetine.

Özetle bu bir blog protestosu değildir, cinsellik sansürü talebi hiç değildir. Blog açısından değerlendirdiğimizde sap saman karmaşası vardır. Ben sevişmek istediğinde gidip bilfiil sevişebilen birisi olarak genel olarak fazla ilgi duymuyorum bu şeylere. Bu demek değilki bu konularda yazılmasın, çizilmesin. Fotoğraflar yasaklansın.

İstismar eleştirisinden çıkıp gerçek blog eleştirisine girmeli bu noktada

****

yazının gerisini sildim... hepsi fasa fiso... falan filan... kendimle gurur duyuyorum her koşulda. anlayana sivri sinek... devamını okumak isteyen olursa bana mesaj atabilir.

K.