- Kategori
- Şiir
Şifa niyetine

netten alıntı
/her salisesi nabzımda sensizliği vuruyorken
bilmiyor, kendince neşeli guguklu saat/
gözlerine mil çekip, içini basan kış
birden ikiye atlatmıyor insanı
yaz izini sürdürmüyor içinde
dilinde yaşam şarkılarından arabesk bir tat
günü içmiş, çakırkeyif saltanatıyla
günahkâr bir akşam
gelip çöküyor bağrına
affeyle beni affeyle...
gökteki kervanın uzun yolu/ nda
gün kırıntısız seferin
sürüp gider dualar, dil susuz
kimse yüzündekini okumayı bilmiyor
ondan başka
hayatın ortasında bile değilsin
yine de
ölüm, randevusuna geç kalmasın istiyorsun
yoksa dağılmayacak diyorsun bu sis...
/kanatlarım yoruldu anne
sensiz uçmak istemiyorum/
her sokak adı “yalan”
taş bakışlı hayat
güneş tutulmuş pençelerinde
uğur getirmiyormuş uğur böceği safsatası
hiç kimsenin haberi yok kimseden
masalların müzesinde saklanmış masumiyet
aydınlıkta ışığı göremeyenler yüzünden yitiyor belleğin
mağaradan inmiş, değnekli adamların
sırtında geçmeyen izleri
canını yakıyor çaresizliğin
koynuna almak için
en güzel sesiyle çağırıyor karanlık
yapacak ne çok şey var oysa
gitmeliyim anne
bir kardelen gibi cesurca kırmalıyım buzumu
şifâ niyetine tembihlerine
gelmeye çok geç kaldım…
29.12. 2010
Hâdiye Kaptan
c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir