- Kategori
- Felsefe
SİRKE
SİRKE
Bir maskeli balo arifesinde
Bütün düşlerimi yalayıp yuttum,
Çıbanlarımı patlattım,
Yaralarımın kabuklarını soydum,
Bando eşliğinde yaptım hepsini…
Elma sirkesiyle gargara yaptım.
Ağız dolusu kustum,
Karşılaştığım her havadise sövüp saydım…
Lodos esiyor bu gün dizelerime,
Hüzzama gidiyor hep parmaklarım,
Gece demirden,
Hecede küf kokusu.
Tek tuşlu bir piyano eşliğinde
dans ediyor melekler,
Örümcek ağlarına takılıyor imgeler mahzenden gelirken.
Yalan söylüyor !
Dökük yapraklı ıhlamura yaslanmış keman çalan çingenenin ihaneti gördüm diyen gözleri.
Dalgalar sır çarpıyor kayalıklara,
Martılar simit kusuyor güvertelere,
Parçalanıyor şair,
Gökkubbe altında söylenmemiş söz için.
Beklememek gerek dili uyuşmuş adamdan
Çokça romantizm ihtiva eden sözler.
Karartmıştır gözlerini
hançeri şarkının ortasına saplayacak kadar
Yalancı çingenenin suratına astığı trahomlu bakış,.
Kanlı yara kabukları bulaşmış hüzzam şarkılara ,
Umursamayacak kadar gecedir zaman.
Melankoli masalın adıdır,
Sert lodosla gelen serseridir kahraman.
Perdeleri griye dönen oda ıtır kokmaz mesela,
Şiirde ruhu okunmaz şairin.
Örneğin bir ağız dolusu küfür savurur
gecenin ortasında klakson çalan adama.
Sonra döner kaldığı yerden kelama ,
Kalemi orospusu olur beyninin,
Kafiye yapar demli çaydan,
Gri kaneviçe işler kornişe dumandan.
Burnunu karıştıran küçük kızın dalgalanan elbisesini,
Ve sarı saçlarındaki mor tokaları görmeyen göz
Değmemeli bir şiire.
Öfkenin zirvesinde güzel bakmayan
eşlik etmemeli bir şarkıya.
Fest futlarda Türk kahvesi satılmamalı,
Tulum peyniri, tereyağı, sıcak ekmek,
Ve çay için
Şiir yazılmamalı...
Bütün düşlerimi yalayıp yuttum,
Söylenmemiş söz kalsın diye geceden,
Nacakla budadım dallarını vücudumun.
Son yudumu alıp sirkeden.
Şarkılarımı meleklere,
Şiirlerimi burnunu karıştıran kıza,
Saçlarımı bir çöpçünün insafına emanet ettim
Küllüğe boşalttım beynimi,
Tiksinmeden.