Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mart '12

 
Kategori
Siyaset
 

Sivas katliamı, Madımak yangını

Sivas katliamı, Madımak yangını
 

1990'ların ve de Temuzun başıydı. Kavurucu Temuz güneşi gün ortasında kendini iyiden iyiye hissetirdi. Otelın içinde bir araya gelmiş aydınlar, dışarda ise neden öfkelendikelri belli olmayan mahşeri bir kalabalık vardı. Adeta öfke kin kusuyorlardı. Her an bir çılgınlık yapabilir, bir taşkınlık ortaya koyabilirlerdi. Neden sonra taşlarla otelin camlarını dövmeye başaldılar. İçerdeki aydınlardan biri ve en tanınmış kişisi Aziz Nesin, Erdal İnönü'yü telefonla aradı.

'Erdal Bey dışarda çok öfkeli bir kalabalık var ve bizler tehlikedeyiz' dedi ve camlara vuran taşların tıngırtısını dinletmek için teklefonu pencereye doğru tuttu. Telefonun ucundaki ses:

"Merak etmeyin bütün tedbirleri aldık" dedi.

Biraz sonra otelin koridorlarında bir yüzbaşı göründü.
 
'İçerde asker var mı'? diye sordu. 'Hayır' cevabını alıncada mağrurlu adımalarla fontinelrini vura vura çıkıp gitti.
 
Az sonra otelden cehennem gibi alevler fışkırdı.
 
Çok geçmeden etrafa yanık taze insan teni kokuları yayıldı.
 
BU DEHŞETİN FOTOĞRAFIYDI.
 
BU ZÜLMÜN FOTOĞRAFIYDI.
 
BU İHANETİN, GAFLETİN FOTOĞRAFIYDI...
 
.........................
 
Yukardaki metin bir romandan alınmamıştır. Onun için bir hayal masülüde diyemeyiz. Ne yazıkki bu trajedi ayniyle yaşanmıştır...
 
Olaydan sonra önce 35 kişi tutuklanmış, sonra bu sayı 190 lara çıkmıştır. Bunlardan 123 üne lailk devleti yıkmaya teşebbüs etme ve yerine din devleti kurmaya teşebbüs etme suçuyla dava açıldı. Sivas Davası olarak bilinen davanın ilk duruşması, Ankara 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde 21 Ekim 1993 günü yapıldı. 26 Aralık 1994'te karara bağlanan dava sonucunda, 22 sanık hakkında 15'er yıl, 3 sanık hakkında 10'ar yıl, 54 sanık hakkında 3'er yıl, 6 sanık hakkında 2'şer yıl hapis cezası, 37 sanık hakkında da beraat kararı verildi.
 
Müdahil avukatlar, Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin kararını "taraflı, hukuka ve adalete aykırı" olarak niteleyerek, ayrıntılı bir savunmayla temyize gittiler. Yargıtay 9. Ceza Dairesi katliamın "Cumhuriyete, laikliğe ve demokrasiye yönelik olduğunu" belirterek Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin kararını esastan bozdu. Ankara 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi, Yargıtay'ın bozma kararına uyarak yargılamayı yeniden başlattı.
 
28 Kasım 1997'de açıklanan kararda, 33 sanık Türk Ceza Yasası'nın 146/1 maddesine göre idama  ve 14 sanık 15 yıla kadar değişen hapis cezasına mahkûm edildi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi 24 Aralık 1998'de hapis cezalarını onadı, 33 idam cezasını ise usul noksanlıkları nedeniyle bozdu. Şubat 1999 tarihinde usul eksikliklerinin giderilmesi için başlayan yargılama sonucunda 16 Haziran 2000'de 33 sanık Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce yeniden idam cezasına çarptırıldı. 2002 yılında idam cezasının yürürlükten kaldırılmasıyla idam cezası hükümlülerinin cezaları müebbet ağır hapis cezasına çevrildi.....
 
PEKİ SİZCE SİVAS KATLİAMININ MÜSEBBİBLERİ YAKALANMIŞ MIYDI..?
 
AYNI YILLARDA; MUMCU, EMEÇ, KIŞLALI, UÇOK, CİNAYETLERİ TESADÜFEN Mİ OLMUŞTU?
 
YOKSA ONLARDA MI LAİK DEVLETİ YIKMAK İSTEYENLERİN İŞİYDİ..?
 
PEKİ YA BAŞBAĞLAR..?
 
PEKİ YA  GAZİ OLAYLARI..?
 
PEKİ MÜTAKİBEN GELEN 28 ŞUBAT SÜRECİ BİR TESADÜFMÜYDÜ..?
 
Tüm bu olaylar Recep Tayyip Erdoğanın İktidarını hazırlamak için planlanmış olabilir miydi..?
 
Önce Laik Devlet karşıtı birielri öne sürülecek,sonra birileri bu kutsal davada feda edilecek, sonrada biri mağdur edilip cezaevine düşecek, sonrada iktidar olacaktı..
Hadi buna inandık. Peki sormayacak mıyız bu ülkenin ulusalcı gazetecileri; Çölaşanlar, Özkökler, Kırcalar, ve de bu ülkenin kökten Kemalist STK ları Ç.Y.D.D. ler ve A.D.D. ler neden buna çanak tuttu da asker postalı yaladılar.
 
Yoksa ben iftira mı ediyorum. Çölaşanın; 'PAŞAM DARBE VAR MI DARBE' sözü kulislerde dolaşıyor, o günde dolaşıyordu.
 
Kemalist medya; ORDU GÖREVE diye büyük puntolarla manşetler atıyordu gazetelerinde.

Tüm bunlar Sayın Erdoğanın iktidarını hazırlamak için olmayacağına göre neydi..?

Açıkçası benim burnum sanılandan çok daha pis kokular alıyor ne yazık ki...

Ve ben; Parmaksız Zeki Kod adlı Şemdin Sakık ın müsebbibi olduğu 33 Erin şehit olduğu o kahreden olayla olsun, General Bİtlis Paşa şaibeli ölümünde olsun, Bahtiyar Aydın Paşa olayında olsun ve 1990 Yılarda faili meçhül diğer Cİnyetlerde olsun, azmettiricilerin farklı kimseler olduğunu hiç sanmıyorum.
 
BU YAZININ EN BAŞINDAN BAŞLAMAK SÜRETİYLE SORMAK İSTİYORUM ŞİMDİ, HİÇ KİMSEDEN YANA OLMAYAN AKLIM VE İNSAN KALBİMLE..
 
MADİMAK I KİM YAKTI..?
 
O 35 AYDINI KİM CANLI CANLI PİŞİRDİ..?
 
LÜTFEN BU SORUYU SİZLERDE SORUN EFENDİM
 
saygılarımla...
 
Toplam blog
: 16
: 588
Kayıt tarihi
: 21.01.12
 
 

1972 Yılında Rize'nin şirin İlçesi İkizdere'nin Bayırköy'ünde yağmurlu bir Cumartesi öğleninde gö..