- Kategori
- Sivil Toplum
Sivil Savunma ve bir Gönülllülük örneği

GEA, Van depreminde
Geçmişte bu ay neler oldu;
Bolu Depremi yaklaşık 4 600 ölü (1944)
Japonya Depremi "200.000 ölü" (1703)
Guatemala’da 7,5 büyüklüğündeki deprem, 22 bin 778 ölü (1976)
Afganistan'da Deprem 6.1 şiddetindeki deprem, 5 bin ölü. (1998)
Afyon’da 6 büyüklüğünde deprem, 43 ölü, 318 kişi yaralandı (2002)
Şili sahiline 8km uzaklıkta 8.8 büyüklüğünde deprem, tsunami yarattı ve 723 ölü (2010)
Bunlar uzar gider ama ben neden sizinle bu acılı olayları paylaşıyorum. Çünkü, Sivil Savunma’nın önemini bir kere daha hatırlatmak için.
1999’da gerçekleşen Marmara Depremi’nde hatırlarsınız, vatandaşlar olarak ne kadar iyi niyetli olsak da yurt dışından gelen arama-kurtarma ekiplerine kendimizi teslim etmiştik. O dönemde iyiniyetli vatandaşlarımızca kurtarılan kazazedelerin %80’inin öldüğünü ise, ben çok sonraları öğrendim. Çünkü mesele sadece göçüğün altından çıkartmak değilmiş, doğru şekilde çıkartmakmış. Bugünkü verilere baktığımızda inanılmaz bir ilerleme görüyoruz: Van depreminde yerel ekiplerimiz sayesinde kazazedelerin yaşam oranı %80 galiba kötü bir olaydan nihayet ders çıkartmışız.
Benim de içinde yeraldığım GEA Arama-Kurtarma Ekibi de bu inanılmaz mucizeleri gerçekleştiren ekiplerden biri. Bursa’da da bir ekibi var, Türkiye’nin onlarca farklı yerinde olduğu gibi. Tamamen gönüllülerden oluşan ekip, 17 yaşını yeni bitirdi. Yaşı genç ama yaptığı işler büyük olan gönüllü vatandaşlar, doğal olarak temel ve ileri eğitim olmak üzere yaklaşık 2 yıllık bir eğitimden geçtikten sonra operasyon üyesi olabiliyor. Bunu yazdım, çünkü genellikle tulumu giyip gidildiği sanılıyor. Oysa ki örneğin 16 saat bir kişiyi sağ ve sonrasında da yaşam yolları açık olarak göçükten çıkartmak için, fiziksel, psikolojik ve teknik eğitim şart.
Düzenli tatbikatlarla bilgilerini tazeleyen, kendini yenileyen ve ekip içerisindeki uyumu yakalamaya çalışan GEA Arama-Kurtarma ekibinin yer aldığı bazı afetler Marmara, Tayvan, Düzce, Elsalvador, Hindistan, Afyon Depremi, Bingöl Depremi, Cezayir, İran, Fas, Güney Asya Tsunami Felaketi, Sri Lanka Operasyonu, Pakistan Depremi, Endonezya, Haiti, Elazığ, Pakistan, Van depremleri olarak sayılabilir. Elbette sadece deprem değil, arama kurtarma gerektiren sel, orman yangını, toprak kayması gibi afetlerde de iş başında. Bana göre en önemli özellikleri istikrar ve alçakgönüllü tavırları. Nitekim bu yazıyı okuyan bir çoklarınız GEA adını belki de ilk defa duyuyordur. Peki bu sürekliliği nasıl sağlıyorlar? Felsefi yaşam biçimi ile. Yani, “insan kendisini geliştirdikçe aynı zamanda başkalarını da geliştirmek, daha iyi bir yaşam, çevre, insanlık için mücadele eder” fikriyle hareket ediyorlar.
Bursa’da hatırlıyorum, bir çok okul tadilatı ve bir çok yardım kampanyaları düzenledi, kütüphane yaptı, yardıma ihtiyacı olanlara gücü yettiğince elini uzattı.
Gönüllülük, bugün ayran gönüllü olarak bilinmekte, yani vaktim varsa, canım isterse, keyfim çekerse, param yeterse, bana x/y/z sağlarsa v.b. ile yan yana anılmaktadır. Çok üzücü. Bu tarz ekipler sayesinde, gönüllülüğün irade, zeka ve aşk gerektirdiğini görüyor ve örnek alıyoruz.
Iyi ki varsınız GEA