Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '11

 
Kategori
Güncel
 

Siz hâlâ Soner Yalçın’ın kitaplarını okuyor musunuz? ( I )

Siz hâlâ Soner Yalçın’ın kitaplarını okuyor musunuz? ( I )
 

Haber mâlum: “Gazeteci-Yazar Soner Yalçın, evindeki aramaların ardından gözaltına alındı.“ (Gazeteler, 15 Şubat 2011)Gözaltına alınma sebebi nedir ne değildir bilmiyorum (Umrumda da değil açıkçası.) ama bu gözaltına alınma meselesinde de yine “peşinen avukatlığa soyunanlar”ın medyada değişmeyen yorumları dikkatimi çekti. Hatta CHP lideri üstüne vazifeymiş gibi, “Yandaş da değil, hortumcu da değil. Onun soyadı Yalçın. Kaya gibi duracak. Bizim de her türlü desteğimiz onun arkasında olacak. Ama anlamadığım bir şey var. 3 yıldır Ergenekon örgütüne üye olunuyor. Nasıl olunuyor bir türlü çözemiyorum. Nerede bu örgüt? Gidip üye olacağım !” deyiverdi. Hatta bu “ironi”yi ciddiye alan Bülent Arınç CHP liderine cevap bile yetiştirdi. 

Soner Yalçın’ın Gözaltına Alınmasının Sebebi Muhaliflik Mi ? 

Gözaltıyla ilgili yorumların birçoğunda “Soner Yalçın, yazdıkları ve ‘odatv.com’daki yazılarda (Yahu alt tarafı bir internet sitesi. Kıymet-i harbiyesi nedir ki bu yüzden gözaltına alınsın Soner Yalçın! Bastır 120 TL’yi al bir alan adı ve bir de 500 MB’lik alan , tara interneti, bulduklarını kopyala, sitene yapıştır, al sana site. ) AKP iktidarına karşı ‘uslanmaz muhalif’lik yaptığı için gözaltına alındığı iddiası ön plana çıkıyor. Tam bir kafa karıştırma, ortalığı bulandırma girişimi. Gözaltına alınma da muhaliflik ölçü olsaydı Soner Yalçın’a gelinceye kadar onlarca gazeteci olurdu gözaltına alınan. 

Oda TV Sitesinden Bir Haber: Hâlâ odatv.com’da bulunan 11 Kasım 2010 tarihli haberin başlığı: Mit Müsteşarının Kardeşi Kimin Hizmetinde Çalışıyor? Haber metninden bir alıntı: Teyit etmekte çok zorlandığımız bilgilere göre… Fidan’ın Mustafa Fidan adında bir kardeşi bulunuyor. Yaşadığı kent Pensilvanya… Çiftliğin en önemli sakini ise Fethullah Gülen. MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın kardeşi Mustafa, halen Fethullah Gülen’in danışmanı olarak Pensilvanya’daki çiftlikte yaşıyor.
“Teyit etmekte çok zorlandığımız bilgilere göre…” Böyle bir haber olur mu yahu! Tipik çamur at izin kalsın, mantığı. 

MİT’in resmi sitesinde bulunan ve tekzip olarak odatv.com’da yayımlanan haberden: Sn.Müsteşarımızın ne ABD’de yaşayan, ne de Mustafa isimli bir erkek kardeşi yoktur. Halen Türkiye’de yaşamını sürdüren erkek kardeşi ise, hayatı boyunca hiç yurtdışında bulunmamıştır. 

Soner Yalçın’ın Kitapları Üzerine 

Hüseyin Soner Yalçın 1966 doğumlu. Tıp Fakültesi kazanıp bitirmemiş biri. Sonra da Hacettepe Üniversitesi Hastane Yöneticiliği bölümünden mezun oluyor. Sonrası mâlum. Basın âlemine “akıyor.” Ardından yazarlığa soyunuyor ve ona yakın kitaba imza atıyor. Öyle kitaplar ki onlarca baskıya ulaşıyor. Üstelik kitaplarındaki dipnotlara ve kaynakçalara bakıldığında kitaplarını okumak için dikkatli ve birikim sahibi bir okuyucu olmak gerekliliği ortaya çıkıyor. Eyvallah! Burada soru şu: Soner Yalçın’ın yazdıklarının ne kadarı doğru ve sağlam bilgi? 

Soner Yalçın’ın “Reis” Kitabındaki Uydurmalar 

Ne yalan söyleyeyim Dr. Hakan Erdem’in Tarih-Lenk kitabını okuyana kadar Soner Yalçın’ın bütün kitaplarını satın alarak okuyordum. Erdem’in kitabında geçen Soner Yalçın’ın kitaplarındaki bilgi yanlışlarını ortaya koyan sayfaları gördükten sonra Yalçın’ın kitaplarını internetten PDF olarak indirmeye başladım. Dahası da şu: Özellikle “ülkücü damar”dan geldiğim için iyi bildiğim konularla ilgili Soner Yalçın yanlışlarını bizzat kendim tespit ettim. Açayım: 

Alıntı- 1: “1970’e gelindiğinde sekiz kişi yaşamını yitirmişti. Hepsi de solcuydu. Dr. Necdet Güçlü, Yaşar Serpin, Mustafa Kuseyri, Hüseyin Aslantaş, Nail Karaçam, İlker Mansuroğlu, Şener Erdal, Niyazi Tekin. “ (Soner Yalçın - Doğan Yurdakul, Reis, 33. baskı, sy. 28)  

Alıntıdaki uydurma: Eğer Soner Yalçın, Ümit Zileli’nin ‘Yarılma’ ve Hasan Cemal’in ‘Kimse Kızmasın, Kendimi Yazdım’ kitaplarına göz atmış olsaydı yukarıda adı geçen öldürülmüş solculardan Mustafa Kuseyri’nin kendi arkadaşı tarafından ‘Rus ruleti’ oynarken tabancayla vurulduğu okurdu. Adını da vereyim: Nejat Arun. Aslında ülkücü yiğit Dündar Taşer 1970’de ‘Devlet” dergisinde bunu yazmıştı da kimseyi inandıramamıştı. 

Alıntı-2:Abdullah Çatı … sonunda ismi kendisi buldu. Nihat Atsız’ın Bozkurtlar kitabını okuyordu o günlerde. Romandaki kadın kahramanlardan birinin adı Gökçen idi. Kızına Gökçen adını verdi.” (Soner Yalçın - Doğan Yurdakul, Reis, 33. baskı, sy. 38) 

Alıntıdaki uydurma: Hüseyin Nihal Atsız’ın elbette Bozkurtlar adlı hacimli ve şiir gibi okunan tarihi bir romanı var olmasına var da o eserde ‘Gökçen’ adlı bir kahraman yok. Gökçen adı Atsız’ın ‘Deli Kurt’ romanında geçer. 

(devam edecek) 

 
Toplam blog
: 300
: 1022
Kayıt tarihi
: 13.06.10
 
 

Tarih, edebiyat, şiir, dil ..