Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Aralık '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Soft/Hard porno…

Soft/Hard porno…
 

Kaynak:İnternet


Gündemde bir porno muhabbeti var ki, sormayın gitsin, bir şekilde kendimce düşüncelere sahibim elbette, üç-beş satır döktürmenin zamanı geldi sanırım.

Porno konusunda pek de yazı yazacak deneyime sahip değilim, öncelikle bunu vurgulamak isterim, ilk deneyimim ortaokul başlangıcında bir kız arkadaşımızın babasının çekmecesinden bulduğu kuşe baskılı minik dergileri bize göstermesiydi, Almanya’dan gelmişti, bizler için çok abes olan resimlerin şu an için pornonun softunun softu olduğunu söyleyebilirim.

Bunu şimdi neden söylemekteyim: Zira, zamansız edinilen bilgiler kişilere fazla gelebilirler!

……

Oldum olası Türk filmlerindeki yatağa girip, çarşafı örtüp, sabaha çıkan filmlere gıcık olurum, ya da bir minik öpücük ile hamile kalınanlarına, nedeni de şudur ki: Televizyonun olmadığı dönemlerde filmler birer yol haritasıydı, o nedenle Haydar Dümen’e birçok kız mektup yazıp da “Sevdiğimle öpüştüm, hamile kalır mıyım?” diye sormuştur.

Çok şükür ki, medeni bir anne-babaya sahiptim, ancak bu filmlerden çektiğim bir taraf var ki, başrol oyuncusu kızın yalnızca güzel ve saf olması, kişiliğimi ikili ilişkilerde epey bir süre ortaya koyamamama sebep olmuştur!

……

Neyse… Konumuza dönersek, filmlerde konu gereği bir sevişme sahnesinin görsel anlamda hoşluğuyla birlikte gerçekçiliğin birleşmesini belki de bu yüzden severim!

Aşk ve erotizm görsel zenginlikle harmanlandığında, yani…

……

Porno konusunda bir başka deneyimim de psikolog bir arkadaşımın aktardıklarıydı, ergenliğe henüz ulaşmamış çocukların izledikleri porno filmler sonrasında, ki genellikle yaşça daha büyük arkadaşlarının aracılığıyla izlenip, onların da teşvikiyle bir anlamda erken yaşta mastürbasyon ile tanışıp, hazırlıksız olmalarından dolayı kendilerinde suçluluk duygusu oluşmasıymış ki, bu da bir takım psikolojik rahatsızlıkları kolayca tetikleyebilirmiş.

Suçluluk duygusu ile kendilerini ve cinselliği de yanlış da algılayabilirlermiş.

Sonuçta, tabii ki gerçek yaşamdaki seks ile karıştırmamak gerekir…

Yani, vakitsiz bilgiler bireyleri kaosa sürükler!

……

Cinsel yaşamımız hep var ve var olmaya devam edecek, bunun insanca bir durum olduğunu kabullenmeyip, dini yaklaşımlarla günah sayan toplumlarda porno hep en merak edilen olacak, kuşkusuz, ancak gerçeğini dahi deneyimleyemeyen gençlerin soft/hard seçimi yapmadan izledikleri, bizim zamanında Türk filmlerinden etkilendiğimiz şekilde olacak, yani, rant amaçlı üretilen türlü seks çeşitlerini içeren filmler onların da beyinlerine kazınacak, ister istemez!

Soft olanında ne vardır diye Google’a sordum, bir de hard olanında, birinde daha natürelmiş, anladığım kadarıyla, diğeri daha bir absürd ve şiddet içerikliymiş!

Yazmadım, erotizm nerede, aşkı sormaya ise korktum!

……

Cinsellik var olduğumuz sürece önemini koruyacak, bastırıldıkça fırsatlar kollanacak, hele bir de yaşama geçirilemeyen cinsellik ister soft olsun ister hard pornoyla buluşunca ortaya maalesef nahoş durumlar çıkacak!

Ben oğluma sağlık verebilirim, orada gördüklerin film amaçlıdır, gerçek seks ise karşılıklı aşk ile yaşanan ve ortak alınan kararlar doğrultusundadır, zannetme ki o tarz filmlerdeki gibi yaşanır.

.……

Sanıyorum hard olanında şiddet unsuru var, ya da standartlar dışı eylemler, ailesinden destek almayan gençler doğru olarak beller iseler, bunun hesabını ödeyecek olan kimler?

Kızım yok, olsaydı, inanın oğlumdan bile güçlü olmasına emek harcardım, zira en ayakları yere basması gereken onlar!

Başka türlü aşılmaz bu dağlar!

……

Boşuna değildir bizim gibi ülkelerde pornonun hit yapması, tecavüzler, tecavüz sonrası öldürmeler, bir buçuk yaşındaki kıza göz dikmeler!

Bu gibi cinselliğe aç toplumlara pazarlanan porno filmler var, kiminde çocuklar da oynar, birileri rant sağlar, bir çok kişi gerçek sanır etrafındakilere uygular!

……

Yaşanan tüm olumsuzlukları buraya bağlamak sığlık olur, ama izninizle cinselliğe bağlayabilirim pek rahatlıkla, pardon, yani cinselliğin tabu olup da yaşanamamasına!

Aslında budur zaten pornoya düşkünlüğümüz, birileri yaşar, normal şartlarda, birileri seyreder anormal mizansenleri!

Sonuç: Bir tarafta aşk ile, karşılıklı bir paylaşımdır, diğer tarafta gaza gelen bir adamdır, kimi yakalasam derdinde; ya da saçını okşayan ilk adama aşık olan kız vardır, nereden bilsin, porno film seyredip gelmiştir…

Bir saç okşanır, kız kafasını omuza yaslar ve film başlar…

Kız karşı koyar, adam dellenir, bu da başka bir filmdir!

Adam kıza tecavüz eder, iyi niyet gösterir, öldürmez, aile meclisi kararı ile bir kurşun!

Yok, adama değil, kızlarına…

……

Bu zihniyet sürdükçe, porno kazancına kazanç ekleyecek, şüphesiz, bizim buralarda tecavüzler devam edecek, hiç şüphesiz, bu filmleri izleyen abazanlar “o da istiyor ama naz ediyor” diyerek haklı bulacaklardır kendilerini, ama bir gerçek var ki: Cinselliği tabu bellemek, günah saymak ama o günah sayılanı her fırsatta yapmak, işte tüm sorumlusu aslında budur!

Yoksa, gerçeğini, aşkla, sevgiyle, hoşlukla yaşamak varken kim tanımadığı birilerinin sevişmelerini izlesin?

Gülgün Karaoğlu

Aralık,05/09

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..