- Kategori
- Güncel
Şöhret Olmak İstedim

Polisiye filmleri, dizileri ve romanları çok severim. Büyük bir heyecanla izler ve okurum.
Bundan birkaç ay önce izlediğim polisiye serisinin bir bölümünde değişik sınıflardan insanları hunharca öldüren, öldürdükten sonra videoya çeken katilin peşine düşen polisler sonuçta yakaladıkları katile öldürme nedenini sorduklarında aldıkları cevap karşısında ne yapacaklarını şaşırmaktalar. Katilin cevabı “Şöhret olmak istedim”
Konusunu kısaca özetlediğim bu polisiye dizisinden bahsetmemin nedeni şu;
Dün Abdi İpekçi’nin katili serbest kaldı. Hapishane çıkışında davullu zurnalı adeta törenle karşılandı. Tam görüntü alabilmek için yabancı basın vinçler kiraladı. GATA’da sağlık muayenesi tamamlandıktan sonra beş yıldızlı bir otele yerleşti.
Kimdir ki bu?
Kim olacak Rahmetli Abdi İpekçi’nin katili ya da diğer bir ifadeyle Abdi İpekçiyi katleden kişi. Hapishaneden çıkış şekli daha doğrusu serbest kalışının kutlanması düşündürücü. Zaten günümüzde kişiler düğün, maç, sünnet düğünü gibi pek çok konuda silah sıkmaktalar. Bu silah kullanımın sonucunda ise ölen öldüğüyle kalmakta.
Diyeceğim o dur ki, can alan bir nesnenin kullanılması, insan canını düşünmeden, sorgulamadan alan kişinin törenle karşılanması nasıl örnek olmakta toplumumuza
Yarın öbür gün herhangi biri eline geçen silahla biri ya da birilerini öldürüp yakalandığında “Şöhret olmak istedim” derse ne yapacağız.
Bu tip görüntülerin ortaya çıkmasına ses çıkarmayan İçişleri ve Adalet Bakanlığı’na sormak isterim.
“Şöhret olmak ya da şöhrete kavuşmak için insan öldürmek de geçer akçe olarak kabul edilirse o zaman halka hangi yüzle ne cevap vereceksiniz.Eğer adaletin peşindeyseniz daha dikkatli olun.
Yoksa bu gidişle “şöhret olmak” isteyenler için bir başka yol göstermiş olursunuz.
“Ölen ölür kalan sağlar bizimdir” sözü geçerli bir söz ya da mazeret olarak kabul edilemez.