Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mayıs '08

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Sosyal Demokratlar & Muhafazakârlar

Sosyal Demokratlar & Muhafazakârlar
 

Halkı Siyaset değil, Medya yönetir...


Ülkemizde bu ara moda bu terim: muhafazakârlar. Kim bu muhafazakârlar? Kelime karşılığı nedir? Tam olarak neyi temsil ederler? Bunlara biraz açıklık getirmeye çalışacağım.

Günümüzde ‘solculara’, Sosyal Demokrat deniliyor. Ben de bu terimi seviyorum. Ancak bu terimi de incelemeye aldım. Hem sosyal hem de demokrat insanlar mı, bu terimin barındırdığı gruplar? Peki, dışında kalanlar ‘asosyal’ mi? Ya da Anti-Demokrat mı? Hem Muhafazakâr hem sosyal olamaz mı bir insan? Peki, Muhafazakârlar kimler? Onlar da, ‘sağcılar’. Sağ-sol çatışmasında yeni bir boyut aslında. Peki, hem sosyal, hem demokrat hem de muhafazakâr olanları hangi kategoriye koyacağız? Yani illaki bir kategorilendirme lazım ya hani. İnsanları bir şekilde bölmek gerekir. Siyasetin cilvelerinden biridir bu da. Peki, muhafazakâr ne demek? Kelime anlamını soruyorum. Muhafaza delisi gibi bir anlamı mı var? Ne bileyim, bir şeyleri saklamakla görevli kimseler sanırım. Ya da ‘gelenekçi’ diye mi tanımlanıyor, bu kimseler?

Ben kendi içimi direkt olarak aktarayım. Aşırı derecede ‘sosyal’, ondan da aşırı derece ‘demokrat’ aynı zamanda ‘yenilikçi’ ancak biraz da ‘gelenekçi’. Ancak hepsinden daha ağır basan özelliğim, ‘mantıkcıl’. Bu kelimeyi yeni buldum:’Mantıkcıl’.

Muhafazakâr denilen kesim, neden sosyal sıfatından sıyrılmış gibi. Akın İpek için muhafazakâr denildi. Öyle de. Ancak kendisi bir röportajında:’Biz sosyal ve modern bir aileyiz.’ demişti. Olması gereken de budur. Dediğim gibi, daha çok yenilikçiyim. Eski kavramlara alışık değilim. Yeni jenerasyondan olduğumdan kaynaklanıyor olabilir. Peki, sosyal demokratlar kimler? Onlar, gelenekçi olamaz mı? Tarihlerine, geleneklerine, örflerine sahip çıkamazlar mı? Nasıl muhafazakârlar sosyal ve demokrat olabiliyorlarsa, Sosyal Demokratlar da gelenekçi olabilirler.

Bence mantık bizi nereye götürüyorsa, oraya gitmeliyiz. Mantık, insanlığı etrafında toplayabilir. Öyle ki, dinin yaptığı şeyde aynı kurama bağlıdır: Mantık.

Türk Milletinde basına güven çok fazladır. Gazeteler, taraf tutmadan basılamazlar. Mesela ben gazeteci olduğumu düşünemiyorum. Çünkü kimseyi saatlerce araştırmadan suçlayamam. Taraf da tutamam. Sosyal Demokrat denilen bir gazetede işe başladığımı farz edelim. Bu ülkede Sosyal Demokrat bir medya şirketinde çalışıyorsan, muhafazakâr kesimle ilgili haberlere yoğun ilgi göstereceksin. ‘Çarpıtacaksın’ demiyorum. İlgi göstereceksin. Halkın bunu acele öğrenmesi gerekir. Hatta televizyon kanallarına göndereceksin. Eğer televizyon kanalın da varsa, iş bitmiştir zaten. Tek medya kuruluşuna bağlı kalan bir birey, sadece bir yöne doğru ilerleyebilir. Sadece muhafazakâr kuruluşları ya da sadece sosyal demokratları takip etmek, kesinlikle yanlış. Ancak ikisini birden takip etmek de yetmez. Örnek verecek olursak, sosyal demokratlar da aralarında bölünmüş durumda. Birbirleriyle gazeteler üzerinden atıştıklarını biliyorsunuz. Şirket isimlerini vermeyeyim. Muhafazakârlar arasında pek hatırlamıyorum böyle bir durum. Ancak zaten muhafazakârlar, medya sektöründe yeni. Birkaç gazete ve televizyon var, eski kuruluşlardan…

Sözün Özü…
Sağcı-Solcu çatışması tekrar alevlendiriliyor. Bu sefer çatışma, Muhafazakârlar-Sosyal Demokratlar arasında olacak gibi. Medyanın bu işe bir dur demesi gerekiyor. Herkesin amacını çok iyi biliyorum. Ancak her gerçek, her yerde söylenmez.

Başka bir makalemde görüşmek dileğiyle…

Saygılar, sevgiler…

 
Toplam blog
: 89
: 3439
Kayıt tarihi
: 10.11.07
 
 

Tesekkurler ..