Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Mart '15

 
Kategori
Deneme
 

Sözcüklerin intiharı

Sözcüklerin intiharı
 

İçim daralıyor. Ruhum can çekişiyor. Yapışıp kaldım da sanki her şey birbirine girdi. Yalnızlıkla demlenen, yalnızlıkla debelenen bir ruhun isyanı başkaldırıyor kadın bedenimde. Acı yüreğimden beynime sıçradı. Eline yüzüne bulaştırılmış bir sevdadan arta kalan birinin gözyaşıyla kurduğu cümleler bunlar.

Etrafıma toplanan kalabalıklar “geçer “ diyor ukalalığın dibine vurmuş halleriyle. Hepsinin ağzına orta yerinden vurasım geliyor. Geçermiş. Ulan siz ne biliyorsunuz benim yaşadığım acının şiddetini, ölçüsünü de geçermiş. Acı çeken birine belki de en son söylenmesi gereken sözcük bu. “Zamana bırak. “ Zamana bırakayım da azizim, görüyorum ki zaman kimseyi de sağ bırakmıyor! Kelimelerin gücüne inanan biri olarak bana öyle anlamsız geliyor ki içi boşalan damacanalar gibi, içi boşalan sözcükler etrafımda sürekli söylenip duruyor. İçimden hiçbir şey yapmak gelmiyor. Sürekli uyuyorum. Uyuyunca geçer sandığım tüm acılar geçmediği gibi daha çok canımı acıtıyor. Uyuyorum, uyanıyorum yine aynı acı katmerleniyor ve çalmasını istediğin o telefon asla çalmıyor.

Ve geleceğini kurduğun tüm hayaller bir sigara dumanın uçuşu gibi uçup gidiyor gözlerimin önünden. Daha ne kadar dayanırım bu acıya bilmiyorum. Acı geçmediği için oturup, yazı yazıyorum. Acımı biraz olsun hafifletebilmek için. Yine geçmiyor işte. Yalnızlıktan çok korkan biri olarak en korktuğum şeyi yaşıyorum bir başıma. Yalnızlıktan korkan biri nasıl olur da yalnız kalır tüm insanların arasında diye hayıflanıyorum. Arkadaşlarımla buluşmak, dışarı çıkmak, o çok sevdiğimiz filmleri izlemek vs. hepsi kâbusa dönüşüyor. Kitap okuyorum, ama okuduğumu da anlayamıyorum. Öylece yatıyorum.

Ve o beynimde dolaşıp duran ender cümlelerden biri daha “hani masalların sonu mutlu biterdi ve hani iyi insanlar her zaman kazanırdı? “ Ben iyi bir insan olamadım mı acaba, hangi karıncanın yuvasını bozdum ki de bu acı gelip oturdu çürüyen bedenime de bir türlü geçip gitmiyor. Oysa ben her gün biraz daha vazgeçiyorum, her gün biraz daha fazla tükeniyorum.

Hani türkü de söyler ya  “yetiş namazım kılmaya, seni seven öldü gel gel” işte dilime dolanan türkü. Hep aynı sözcükler. Hep aynı türküyü mırıldanmak. Hep aynı yere takılıp kalmak. Yaşamın hep aynı yerde durması bir gün bile ilerleyememesi. Acının şiddetinin yavaşlamaması. Hep aynı hikâyeyi anlatıp durmak. Ve her gün aynada kendi yüzüne yansıyan yaşanmış, eksik kalan hikâyeleri yine kendi sesinden dinlemek. Yalnızla törpülenmek.

Sonunda harflerde birbirine küsüyor işte ve tüm sözcüklerim intihar ediyor. Odamın tavanından saçlarımdan tutuyor ve asıyor kendini bütün cümlelerim.

 

Cennet Güvenç

11 Mart 2015

 
Toplam blog
: 27
: 589
Kayıt tarihi
: 19.02.13
 
 

Aylak  Madam. Felsefezede. İdealist bir öğretmen. Edebiyat, kitap okumak, film izlemek ve güzel y..