Su damlası

Havalar çok acıklı sıcak, bahar geçmiş gitmiş, ben bunalıyorum üstüne üstlük sular kesik ahali üzerimize yürüyor, nüfus birden 17 binden 150 bine çıkınca borular dayanmıyor, birde kargalar trafolara dalınca elektrikler bölgede kesilmiş… Bütün borular değişecek, su hakkı bizim; “Özgüven’in hakkı” da özgüvene teslim edilmeli.. Bu ülkede su hakkı onun ismiyle öne çıkıyor daha dün Van’da gelecek nesillerin temiz su hakkı için ter döktü.. Şehirde imkansızlıklar içinde su için boğuşuyor.. 

Esas konumuz “ Su Damlası” su damlası ile nasıl mı tanıştım?.. Geldim ya bu Dikili mekanına, gemileri yaktım.. Burada beni pek tanıştırmadıkları benim sonadan tanıdığım ve sevdiğim insanlar oldu, eski toprak, güvenilir insanlar.. işte o insanlardan Gül ve Nabi Atakav’ların bir Atakavı daha varmış.. Evvel zaman içinde bir gün atakavlarda iken tanıştım son atakavla.. Kitap yazarmış nasıl hayranlık duymuştum.. Yazıyorum ya bende; derme çatma politik, felsefik, antisosyal… 

Yeni çıkmış kitabını bize birer tane imzalayıp vermişti: “Su Damlası” … Ben dün gece uykusuz takmışım istisna ve kural meselesine oturup onu yazdım.. Hani şu darbeyi önlemek için gerekirse telefon dinlenir diyen Yıldıray’ın tercihi bizim tercihimiz; şimdi de benzer istisnai durumlar var, demokratların yeni sola ilgi duyanların dikkat etmesi gereken… Sonra istisna üzerinden düzene direniş meselesi yetmedi, Revize iç kontrol eylem planı taslağını çıkardım, çünkü su yok hala.. 

Sona gözüme “su damlası” kitabı çarptı; Atıl Eylem Atakav’ın … Aldım bir damla su diye bir duygu okyanusu… Susuzluğu unuttum..
Elimde birde “felsefi aşk kitabı var; çok güzel bir kitap yatmadan önce mutlaka iki satır okuyorum onu da anlatacağım, sonra.. Yazarı Mehmet İnanç Turan..,  

Şeytan diyor ki kitaba ilişkin başka şey söyleme merak eden bulsun alsın “ileri kitabevi “ basmış.. 

Arka kapaktaki tanıtım şöyle başlıyor: 

“Kıskançlığı üzerime giydim bugün. 

En sevdiğim elbiseyi giyer gibi hem de…. 

Ne olurdu yaşamlarımızın bir karakutusu olsaydı… 

Durdurulamayan” zaman”dan kurtarmak ve kazanmak için yitirdiğiniz her insanı… “ 

İnsanlarına yazmış, insanlara.. Farklı düşüncelerimiz olsa da ülkeye dair hepimiz insana doğruyuz. 

Atıl Eylem Atakav İngiltere University of East Anglia’da öğretim elemanı... Ağırlıkla sinema ve kadın konuları üzerine çalışıyor.. Sinecine'nin uluslararası yayın kurulunda.. 

Kitaptaki ilk denemesi şöyle başlıyor: 

”-Hiçbir şeye benzemez biliyor musun?
-Ne?
- Bir şeye inanmanın tadı!...” 

Şöyle bitiyor:
Sonunda gözlerin haykırır gerçeği!..
“Sevgi’yi!..
Ve..
Yaşama inanmanın tadını tadıp yaşamsarsın!" 

Evet!
“Hayat kısa
Kuşlar uçuyor” demiş Cemal Süreyya.
Henüz vakit varken “yaşamsarsın” herkesi…  

Teşekkürler “Su Damlası“ için…