Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Nisan '20

 
Kategori
Öykü
 

Tavuk Döba İle Piliç Tuçel - 1

        Tavuk Döba ile Piliç Tuçel’ in Doğruluk ve Adalet Üzerine Tartışmaları

 

        Piliç Tuçel:

        ­ ­­­­- Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba. Her sözünüzde: “Doğruluk üzerine iş yapmak, çalışmak tüm kümes horozlarının, tavuklarının ya da piliçlerinin temel ilkesi olması gerekir, “ diyorsunuz. Bu doğruluk; kime göre, nasıl, ne tür bir doğruluktur. Bu konuyu biraz açarak anlatabilir misiniz?

        Tavuk Döba:

­         ­- Sevgili Piliç Tuçel. Benim söylemek istediğim şu: Asmakaradam Köyünün tüm kümeslerinde yaşayan horozların, tavukların ya da piliçlerin; bereketlilik, zenginlik, konfor içinde yaşayabilmeleri ve huzur, yaşam dinginliği içinde olabilmeleri için tek bir şeye ihtiyaçları vardır.”

        Piliç Tuçel;

         -­­­­­­­­Nedir o tek bir şey, Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba?

       Tavuk Döba:

        - O tek bir şey, Köyün kümeslerinde yaşayan herhangi bir horozun, tavuğun ya da pilicin yapığı bir işini; doğru, adaletli, bilim ve bilginin ışığı altında, akıl ile  mantık ve basirete uygun olarak yapmış olmalarıdır.  Kümeslerde yaşayan horozların, tavukların ya da piliçlerin birbirleri ile olan ilişkilerinde de doğruluk içinde hareket etmeleridir.

        Tavuk Döba:

­        - Sevgili Piliç Tuçel, doğru ya da doğrulukla bir iş yapmayı boyut ve içeriği geniş olan adalet kavramının içinde taşıyacak olursak; her bir horozun, tavuğun ya da pilicin her şeyden önce bir vicdani adaletinin var olduğunu kabul edebiliriz. Bu vicdani adaletten yola çıkacak olursak bir kümeste yaşayan horozlardan, tavuklardan ya da piliçlerden her biri, birbirlerinin işlerini yaparken, birbirleri hakkında iyi ve kötü yönden bir karara varırken kendi iç vicdanlarına tekrar, tekrar danışması gerekir. Onlardan her biri adil, hakkaniyet ölçüsü içinde hareket ederek, birbirlerinin haklarına saygı göstermeleri gerekir. Hiç şüphesiz iyiliğe, güzelliğe yönetilmiş iç vicdanları onların daha adaletli düşünme ve hareket etmelerini sağlayacaktır.

        Tavuk Döba:

        ­- Değerli Dost Piliç Tuçel. Diğer yandan da her bir kümes toplumunda bu iç vicdanı adaletin yanında, bir de dış adalet yani bir kümes toplumunun her bir ferdine,  herkese eşit olarak uygulanması gereken, kapsam alanları çok iyi belirlenmiş, sınırları çok iyi çizilmiş yürürlükte olan yasal adalet bulunur. Her bir horozun, tavuğun, pilicin kendi vicdani adaletleri bir yana Köyün Kümeslerinde yaşayan her bir horoza, tavuğa ya da pilice lazım olan adalet, işte bu yürürlükte olan dış adalettir. Bu dış adalet, herkese eşit olarak yani en tepe noktasında bulanlarla en aşağıda bulunan herkese eşit olarak uygulanabilir olması gereken bir adalettir.

        - Sevgili Piliç Tuçel. Yürürlükte olan yani kümes sahasında uygulanan adalet,  o kümeste yaşayan tüm horozların, tavukların ya da piliçlerin ortak bir payda ve ortak bir vicdanda buluştukları, birlikte destekledikleri işte bu adalet, haklıya hakkını teslim eden, suçluya da hak ettiği cezayı veren: “Adalet yerini buldu,” denilen bir adalet olmalıdır. Tabi ki bir kümeste; herkesin hakkını, hukukunu gözeten, evrensel değerde hükümleri olan çok iyi yasalarda yürürlüğe konulmuş olsa bile bu durum tek başına bizi o kümeste adaletin tam anlamda ve doğrulukla işlediği sonucuna götürmez.

         Piliç Tuçel:

        - Neden götürmez?  

        Tavuk Döba:

        - Çünkü adaletin adil ve doğru dağıtımında ikinci bir unsur olarak kümes mahkemelerindeki yasa uygulayıcıları olan horozların, tavukların ya da piliçlerin tarafsız, bağımsız hareket edebilmelerinin yanında ahlaksal etik değerleri ve kişilik karakterleri de çok önemli olmaktadır.

        Piliç Tuçel:

        ­ - Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba. Bana göre anlattıklarınızın hepsi “olmalıdır, olması gerekir anlamında” birer varsayımdan ibarettir. Geçelim bunları... Adaletin uygulanması yönünden Bizler önce kendi kümeslerimizin saha gerçeğine bakalım.  Asmakaradam Köyünde bulunan başka kümeslerin adalet anlayışları ve saha uygulamaları nasıldır? O kümesler hakkında bir gözlemim ve yaşadıklarım olmadığı için onların adalet anlayışları ve saha uygulamaları hakkında iyi ve kötü anlamda bir şeyler söylemek akılsızlık olur. Ancak Kümeslerimizin kendi gerçeği şudur. Bizim, sizin, kümeslerin yönetiminde, adalet sisteminde, kurumlarında doğruluk var mı?  Adalet var mı? Varsa, hangi doğruluk ve adalet var?  Soruyorum sizlere adalet  mi, doğruluk mu? Yoksa diğer bir çeşit söyleyişle doğruluk mu, adalet mi?

        Piliç Tuçel:

        - Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba. Ne olur, lütfen güldürmeyin beni… Bizim kümeslerde uzun zamandan beri adalet, hak arama doğruluk yok oldu. Gitti. Unutuldu. Her bir şey tutanın elinde kalıyor. İçinde yaşadığımız bu zamanda ve kendi kümeslerimizde güçsüz olan horozlar, tavuklar ya da piliçler bir mahkemede kendilerini savunamaz bile.  Kümeslerimizde kümesin güçlüleri her dağı aşacak yol bulurken kümesin güçsüzleri düz yolda yollarını şaşırıyorlar.

        Piliç Tuçel:

        ­ - Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba. Bu Dünya'nın kendisi adaletsizdir. Bu Dünya; sahtekârlık, yalancılık, dolandırıcılık, aldatma üzerine kurulmuş olan bir Dünyadır. Bu Dünya, büyük günahkâr olmaya çok hevesli olan bir Dünya’dır. Hevesli demek de doğru değildir. Günahkârdır, günahkârın ta kendisidir. Tanrı, bu Dünya yaratırken günahkâr yaratmıştır. Sizler açıklamalarınızda doğruluk, adalet, adalet diyorsunuz ya kümeslerimizde uygulanan adalet kime göre adalettir?  Güçlüler göre mi adalet, güçsüzler göre mi adalet?  Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba. Soruyorum Sizlere… Açıklamalarınızdaki adalet kime göre adalettir?  Yoksa siz kümeslerimizde adalet var diye haksızı haklı çıkaran, haklıyı düştüğü yerde yüzüstü bırakan adalete mi adalet diyorsunuz?

        Tavuk Döba:

         - Sevgili Piliç Tuçel. Bu eleştirilerinizden sizlerin ziyadesi ile çok karamsar olduğunuzu görüyorum. Adalet üzerine yaptığınız hücumların çok sert, ağır ve kırıcı olduğunu özellikle bilmenizi istiyorum. Bu durumunuzu daha çok genç bir piliç olmanıza bağlıyorum.

        Tavuk Döba:

        ­­­- ­­Değerli Piliç Tuçel. İçinde yaşadığınız İbiş’in kümesinde adalet nasıl işliyor doğrusu bilmiyorum. Ancak benim içinde yaşadığım Paşa'nın kümesinde var olan gerçek yaşantı, adalet anlayışı ve işleyişi sizin ağır eleştirilerde bulunduğunuz gibi değildir. İçinde yaşadığım Paşa’nın kümesinde adalet işleyişinin eksiklikleri, hataları yok mudur? Elbette vardır. Adaletin uygulandığı mahkemelerde bazı haksız kararların alındığı, haksızlıkların yapıldığı olmuyor mudur? Elbette oluyordur. Ben, Paşa’ nın kümesindeki mahkemelerin aldığı haksız kararlarında art niyetli olduklarını düşünmüyorum. Daha çok mahkemelerin aldığı haksız kararların mahkemelere sunulan delil yetersizliğine bağlıyorum.

        Piliç Tuçel:

        ­ ­­­- Adalet adına verilen hatalı kararlarda art niyetler olmasa da keşke sizin açıkladıklarınız gibi delil yetersizliğine bağlı hatalı kararlar olsa… Akıl ve mantığımla ah bir inanabilsem… Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba.

        Tavuk Döba;

        ­ - Sevgili Piliç Tuçel, ben sadece; içinde yaşadığım Paşa’ nın Kümesi ile ilgili gördüklerimi, bildiklerimi, düşüncelerimi söylüyorum. Gelelim asıl konumuza.

.       ­ Gelelim, Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba.

        ­- Sevgili Piliç Tuçel, Önce şu tespitimizi iyi yapalım. Bir kümeste ister zengin olsun ister fakir olsun adalet herkese lazımdır. Haksızlığa uğrayan herkes; ister zengin olsun, ister fakir adaletin kapısını çalar. Öyleyse adalet denilen adalet, hiç zengine ayrı, fakire ayrı olarak uygulanabilir mi? Haydi bir an için uygulandığını kabul edelim. Peki, böylesi bir uygulamada o kümeste yaşayan; horoz, tavuk, piliç milletinin hiç kendi iç huzuru kalır mı? O zaman her horoz, tavuk ya da piliç kendi adaletini uygulamaya kalkışmaz mı?  Her horoz, tavuk ya da piliç kendi adaletini uygulamaya kalkarsa o kümeste hak bilmezlik, hukuksuzluk ayyuka çıkmaz mı?  Hukukun olmadığı bir yerde; düzgün, sağlam, işini hakkıyla yapan kolluk kuvvetleri de olmayacağına göre kümes toplumun her bir katmanında, katmanlar arasında anarşi olmaz mı?

         ­- Sevgili Piliç Tuçel. Adaletin, hukukun,  güvenilir yönetim ve yönetim kurumlarının olmadığı bir kümeste doğru işleyen, çalışan bir ekonomi olur mu? Böylesi bir kümeste yaşayanlar mutlu huzurlu bir şekilde yaşayabilirler mi? İşleri, aşları ile uğraşabilirler mi?  Böylesi bir kümeste yaşayan horozların, tavukların, piliçlerin hiç gelecek hayalleri olur mu?

        Piliç Tuçel:

        ­ - Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba. Adaletin, hukukun,  güvenilir yönetim ve yönetim kurumlarının olmadığı bir kümeste tabi ki çoğunun gelecek hayalleri olmaz. Bana göre asıl olan şu: Bir Kümes halkının etik değerleri, ahlak anlayışları nasılsa yönetimlerinin ve kurumlarının aldığı kararlarda da aynı anlayış beklenir. Bundan ötesini beklemek boşuna bir bekleme olur. Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba size göre önemli olan bir kümes yönetiminin ve kurumunun adil ve adaletli kararlar alabilmesi için o kümeste yaşan; horozların, tavukların, piliçlerinin faziletli, hakkaniyetli, ahlaklı bir şekilde yaşamlarını devam ettiriyor olmaları gerekir. Bir kümeste yaşayanların ahlak ve adalet anlayışları ne ise, kendi yönetimlerinin, kurumlarının da ahlak ve adalet anlayışı o olur. Öyle değil mi?

­         - Evet, Sevgili Piliç Tuçel,  ben de tam bu konuya gelecektim. Doğru olanı söylüyorsunuz.

        ­ - Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba. O zaman sizinle adalet konusunda ortak bir nokta üzerinde buluşuyoruz demektir.

        ­ - Değerli Piliç Tuçel. Sizinle ben, düşünce olarak, tam bir ortak nokta üzerinde buluşmamızdan çok  ortak bir çizgi üzerinde düşünce olarak önlü, arkalı birlikte yürüyoruz diyebilirim.

        Piliç Tuçel:

        ­ - Peki, o zaman üzerinde yürüdüğünüz benim size yetişmeye çalışacağım düşünce çizginiz nedir?  Anlattın da biz de öğrenelim.

        Tavuk Döba:

        ­- Ey Piliç Tuçel. Bu Dünya'ya gelen her canlı ölümlüdür. Ölümlü olduğu için de güçsüzdür ve acizdir. Ölümlü olan bu Dünya da bir kümeste yaşayan; her bir horozun, tavuğun, pilicin ya da civcivin yaşadığı süre içinde mesut ve mutlu olması önemlidir. Bir kümeste yaşayan; her bir horozun, tavuğun, ya da pilicin belki yaşam anlayışları farklı olabilir. Ancak her bir yetişkin horoz, tavuk ya da piliç kendi istek, talep, nefis muhasebesini iyi yapmalıdır. Değerli Piliç Tuçel. Bir kümesin orta yaş üzerinde olanları ile yaşı biraz ilerlemiş olan horozlarının, tavuklarının doğruluk içinde olmaları, kümes genelinin uygun gördüğü akıllı, ahlaklı tavır ve davranışlar sergilemeleri uygun olmaz mı?

         Piliç Tuçel.

        ­- Tabi ki uygun olur.

        Tavuk Döba

        ­-  Kümeslerinde doğruluk üzerinde olan onlar, olgun ahlaklı, vicdan sahibi,  adaletli horozlar, tavuklar, olgun piliçler olarak kendi kümeslerinin yeni yetme civcivlerine, civcivlikten yeni çıkmış genç horozlarına, piliçlerine iyi örnek olmaları gerekmez mi?

        Piliç Tuçel:

­         - Gerekir.

        Tavuk Döba:

        ­-  Bir de aksini, zıt tını düşünelim. Gönülleri sevgi, şefkat ve merhamet dolu olan orta ve daha üst yaşta olan horozlar, tavuklar gençlerden kendilerine karşı; hürmet, saygı, itibar göstermelerini beklemezler mi?

        Piliç Tuçel:

­         - Hiç şüphesiz beklerler.

        Tavuk Döba:

        - ­O zaman bir kümeste yaşayanların tümü kendi tavuk milletinin yüce, ortak çıkarları için her kesimin yardımseverlik gösterip özverili olmaları gerekmez mi?

        Piliç Tuçel:

        -Hiç şüphesiz gerekir.

        Tavuk Döba:

        ­- Sevgili Piliç Tuçel. Kümes civcivlerin anneleri olan tavuklar,  bakımını üstlendiği, güttüğü kendi civcivlerini yozuncaya kadar civcivlerine iyi veya kötü kendine göre olan kendi değerlerini onlara aşılıyordur. Doğru mu?  

        Piliç Tuçel:

         - Hiç şüphe yok. Evet doğrudur.

        Tavuk Döba:

        ­ - Değerli Piliç Tuçel. Adaletin adil işleyiş gerçeğini horozlar, tavuklar ya da piliçler temelinde özetlersek son olarak şunları söyleyebiliriz. Gerçek olan şu ki, bir kümeste yaşayan civcivler gençliğe ge çerken ve gençliğe geçtikten sonraki dönemlerde annelerinden aldıkları değerlerle birlikte toplumsallaşmış oluyorlar. Onlar, artık belli dönemden sonra genç horoz ya da piliç olarak bir bakıma kümes toplumuna emanet ediliyorlar. Onlar, artık toplumun iyi ve kötü genel değerleri ile tanışıyorlar, bilgileniyorlar. Dolayısıyla onlar iyi, kötü ya da olumlu, olumsuz değerlerin çoğunu tavuk toplumunun içinde yaşarken öğrenip, edineceklerdir. Artık onlar ömür yolunu yürürken içinde bulundukları toplumun horoz, tavuk milletinin kültürel ve ahlaksal değerlerini taşıyarak yürüyeceklerdir. Onlardan her biri kendi kümes toplumunun eseri olacaklar ve öyle yaşayacaklardır.

        - Sevgili Piliç Tuçel. İşte öteden beri bir kümesin içinde yaşayan horoz, tavuk milletinin kültürel ve ahlaksal değerleri yüksek evrensel değerler ile örtüşüyor, kucaklayıcı, hakseverlik üzerinden işliyorsa o zaman kümesin yürürlükteki yasal adaletinin sahadaki uygulamaları iyi işleyecektir. Kültürel ve ahlak düzeyi yüksek yargıçlar, mahkemelerde, yasa hükümlerini tarafsız olarak uygulayacaklardır. Adil ve adaletli kararlar vereceklerdir.

        - Değerli Piliç Tuçel. Eğer ki bir kümeste yaşayan horozların, tavukların ya da piliçlerin kültürel ve ahlaksal değerleri çok düşükse o kümesin saha uygulaması olan  yargı da doğru, dürüst çalışmaz. Haklıyı, haksızı ayırt etmez. Her ne kadar böylesi bir kümeste  dosdoğru kanun hükümleri yürürlüğe koyarsanız bile kümesin  horozlarının, tavuklarını ya da piliçlerinin ahlaksız olduğu bir yerde kanun hükümleri doğru dürüst çalışmaz, çalıştırılmaz.  Böylesi kültürel ve ahlaksal değerleri düşük kümeslerin içinde çıkan yargıçların da yüksek kültürel ve ahlaksal değerlere sahip olduklarını söylemek mantık dışı olur. Böylesi bir Kümesin mahkeme salonlarında çirkin ilişkiler yumağı içinde yuvarlanan yargıçların adil ve adaletli kararlar vereceği hiç düşünülemez.

        ­ - Ey Piliç Tuçel. Mahkemelerde yargı hükmü olarak adil ve adaletli kararların verilemediği sizin yaşadığınız İbiş’ in kümes gibi bir kümeste – ki kendi kümesinizin adalet anlayışını eleştirdiğiniz için söylüyorum - adalet, hak arama bir yana, her bir şey tutanın elinde kalır. Güçsüzler haklı olduğu bir konuda mahkemede kendilerini savunamaz. Doğruluk ve adaletin olmadığı kümeslerde kümesin güçlüleri her dağı aşacak yol bulur, güçsüzleri düz yolu şaşırır.

­         - Sevgili Piliç Tuçel, Bu Dünyanın kendisi adaletsiz değildir. Adaletlidir. Dünyanın kendinde olan her şey bir Kanun, nizam içerisinde hareket eder, oluşur ve sona erer. Dünya, hele hiç de günahkâr değildir Günahkar olmaya da hevesli değildir.  Bir kümesteki yaşayan horozlar, tavuklar ya da piliçler;  sahtekârlık, yalancılık, dolandırıcılık, aldatma üzerine kurulu olan bir düzen içinde yaşıyorlarsa Dünya değil, işte o yaratıklar bu Dünyanın en büyük günahkârıdırlar Evet, günahkâr horozların, tavukların ya da piliçlerin yaşadığı kümeslerde adalet denilen adalet güçlü olanların adaleti olur. Adı adalet olan adalet, haksızı haklı çıkaran, haklıyı da düştüğü yerde yüzüstü bırakan bir adalet olur.

       Tavuk Döba:

       ­ - Ey Piliç Tuçel şimdi bu açıklamalarımdan sonra ortak bir noktada buluşmuş olduk mu?

        Piliç Tuçel:

­         - Evet, evet buluşmuş olduk.

        Tavuk Döba:

        ­ - Şimdi üzerinde yürüdüğümüz düşünce çizgisinde benim yanıma gelmiş oldunuz mu?

        Piliç Tuçel:

         - Evet, Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba, şu anda düşünce çizgi üzerinde arkalı önlü değil yan yana yürüyoruz. Doğruluk ve adalet konularında bilgi dağarcığımı ikna edici, doğru ve anlamlı bilgilerle doldurdunuz. Sizlere her zaman teşekkür etmeyi bir borç bilirim.

       Tavuk Döba:

­         - Sevgili Piliç Tuçel.  Bir bilgi,  bilgiyi talep edene, meraklısına verilir. Bunu böyle bil. 

        Piliç Tuçel:

­         - Ey Bilgiler Bilgesi Tavuk Döba. Akılcı düşüncelerinizin önünde saygı ile eğiliyorum. Bir kez daha sizlere teşekkür ediyorum. Allah’ tan ömrünüzün uzun olmasını diliyorum.

        Tavuk Döba:

        - Teşekkür ederim. Sağolun.

 ……..

________________________________

Mehmet TURAN

Batıkent / ANKARA, 18 Nisan 2020, Saat: 01,05

 
Toplam blog
: 47
: 2386
Kayıt tarihi
: 28.10.08
 
 

Mucur / Kırşehir doğumluyum. Uzun süre Maliye Bakanlığı'nda çalıştım. Kabul etmek gerekir ki, Mal..