- Kategori
- Güncel
Tek Hedef Var: Türkiye
Amerika bir türlü PKK ve PYD’den vazgeçmiyor, vazgeçemiyor. Sınıra yığdığı binlerce tır silah oyuncak değilse, kendi yarattığı IŞİD veya DAEŞ için de olmadığına göre, Suriye’deki Esad’a ait birlikleri de Akdeniz’deki nükleer denizaltılarından vurabildiğine göre silahlar Suriye’deki rejim için de değil. O halde silahlar için sadece tek ihtimal kalıyor: Hedef Türkiye…
Peki, Türkiye’den neden sıkıldı Amerika? Amerika ile adamları gayet güzel bir şekilde at koştururken neden böyle bir yönteme başvurdu? Her türlü zorluğa rağmen, her türlü akıl tutulmasına rağmen Amerika’nın bölgede devlet olarak gördüğü ve binlerce yıllık geleneğe sahip iki devlet var. Birincisi İran ve elbette ikinci güç İran. İran bir şekilde Moskova’nın korumasında olduğu için veya Moskova ile İran’a petrol üzerinden yıllardır baskı uyguladıklarından zorunlu olarak Rusya ile İran müttefik konumunda.
Öbür yanda Çin de artık eski Çin değil. Çin bu hızla büyümeye devam ettiği sürece kendi içinde aslında elli iki eyaletten oluşan ve iç sorunlarını gücü ile hasıraltı etmesine rağmen en ufak bir zayıflık göstermesi halinde iç isyanların ülkeyi yerle bir edebileceği aslında tamamen taşeron bir ülke olan ABD’nin dağılması an meselesi olacaktır. Amerika o kadar zenginliğe rağmen, insanların birçoğunun uyku yüzü görmemesine rağmen sokaklarındaki evsizleri en fazla olan ülkelerden biri aynı zamanda. Bir elektrik kesintisinde binlerce hırsızlık ve gaspın olduğu, binlerce insanın tecavüze uğradığı, gücün egemenliğinde kazançlı mafyadan dökülen kırıntılardan gelenlerle mutluluk içinde yaşayan, onurlu bir duruş sergileyen ülke. Amaç elbette Amerika’ya hakaret etmek değil, onun yerinde kim olsa aynısını yapardı. Aynı şekilde Rusya’nın Tatarlara Türklere yaptığı, İngilizlerin yüzyıllardır dünyanın her yanında oynadığı oyunlar, yaptığı katliamlar, İspanya ve Portekiz’in Güney Amerika’da yaptıkları bunlardan pek de farklı değildir.
Amerika bu savaşı kazansa da içten yıkılacaktır. Milyonlarca Afrikalı kölenin kanları, aynı şekilde milyonlarca Kızılderililerin kanı üzerine kurulan bir medeniyet (medeniyet de ne demekse) bir gün büyük bir çatırtıyla başlayan yangında tıpkı hiç sönmeyen yangınlar gibi devam edecek ve içindekileri yok edecektir.
Bölgede esaslı güç halen Türk Milletidir ve halen Türklerdir. Bölgedeki Araplar, Kürtler ve çok acılar yaşanmış olmasına rağmen halen medeniyetler beşiği veya mezarı Anadolu tüm insanlığa her zaman olduğu gibi hem kucağını açmaya hem de medeniyetlerin sonunu getirmeye en yakın ülkedir. Çok yakın bir gelecekte Amerika’nın ağzı ile konuşan yorumculara rağmen milletin uyanmasının zamanı gelmiştir. Müttefik denilen ülkelerin, müttefiklikten anladığı tek şey ihanettir. NATO ve ABD hatta yabancı bir ülkenin bu topraklardaki silahlı güçleri de öyle sunulduğu gibi dost kuvvetler falan değil, düpedüz işgal kuvvetleridir.
Hedef dün de Türkîye'ydi, bu gün de Türkiye, yarın da Türkiye olacak!
Kültürel işgal tamamlandı, zihni işgal de bir şekilde halledildi ancak küllerinden doğmak için gerilmiş yay gibi bekleyen bir millet var. Bu milletin bildiği tek şey ise; diğerlerinde savaş çıkınca onlar Türkiye’ye kaçar. Doğudan ve Batıdan her yerden. Türkiye ise kaçacak yeri olmayan bir devlet. Kaçacak yeri olmayan düşman ise en tehlikeli düşmandır. Bunu bilen ABD yeni oyuncular bulup içeriden kuşatma hareketini erken sonlandırmasaydı şimdi iç savaş halinde bir ülkede yaşıyor olabilirdik.