Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Mart '12

 
Kategori
Sinema
 

The Grey (Gri Kurt)

The Grey (Gri Kurt)
 

Bir arbede daha…

Bildiğim tek savaşın içinde...

O ince günde yaşa ve öl,

Bir kez daha savaş ki aklımızda bu kalsın

Bugün yaşa ve öl…

***

Ottway  sevgilisinin ölümünden sonra kendini cezalandırılmış hissedip Alaska’nın soğuk ve zorlu ortamında bir petrol şirketinde iş bulur.

Petrol sondajında çalışmak için görevlendirilen ekipteki diğer kişilerin aklındaki tek şey ise; işlerini bitirip bir an önce evlerine sevdiklerine kavuşmaktır. Ama dönüş yolunda, uçaklarının düşmesi sonucu, dondurucu soğukta, vahşi ve  ıssız bir alanda yaşama mücadelesi verirken bulurlar kendilerini.

***

İnsanın en temel içgüdülerinden birisi hayatta kalmak. Ama ölüm gerçeğini bildiğin halde yaşamı bir mücadele alanı olarak görmek ve bu mücadelenin içinde olmak sonsuzluğa bir mesaj bırakma, varlığını kanıtlama isteğinden başka ne olabilir ki…

Ben nasıl ölmek isterim diye düşündüm. Hangi noktada pes ederim. Tıpkı John gibi güzel bir manzaraya karşı oturup ölüm gerçeğini kabullenmek, sevdiğin insanları yanında hissedip tatlı ve yumuşak bir uykuya geçmek mi?

Yoksa öleceğini bildiğin halde Ottway gibi silahlarını kuşanıp vahşi kurtlara karşı nafile bir mücadelenin içinde olmak mı?

Nasıl bir kodlanma ya da yaşanmışlık insanları bu tercihleri yapmaya zorluyor acaba?

***

Filmde özellikle üç sahne benim için etkileyiciydi.

Biri John’un artık yola devam etmeyeceğini söyleyip mücadeleyi bıraktığı , ölmek istediği ve manzaraya bakıp “ Dön arkanı ve şuraya bak. İçimde bir his var. Burası bana göre. Nasıl ölmeyeyim? Daha ne olsun? Korkmuyorum” dediği sahne.

Bir diğeri Ottway’ın son arkadaşının da nehirde ölümünü izleyip çaresizce Tanrı dan yardım istemesi ve sonuçta ona yardım edecek olanın yine kendisi olduğu inancıyla yoluna devam etmesi…

Diğeri de finalde etrafı kurtlarla çevrili Ottway’ın tepkisi.

***

Filmde insanları kendi bölgelerini istila etmek isteyen türler olarak gören vahşi kurtlar, ekibin peşindedir. Mücadele; bir varlık ve hayatta kalma mücadelesi yanında bir intikam takibi de olabilir. Kurtlar, unutmuyor.

Grubun lideri konumundaki Ottway aynı zamanda kurtları insanlardan uzak tutmak için para ödenen profesyonel bir kurt avcısıdır. Ve bir av sırasında sürüdeki kurtlardan birisini öldürmüştür. Belki de bu vahşi doğada peşlerine düşenler, bu sürüdeki kurtlardır.

***

Amerikan sinemasının çok sevdiği konulardan biri olan “vahşi doğada hayatta kalma” teması, filmde oldukça iyi işlenmiş diyebilirim. Ana karakterin sevgilisinin hayaline ve geçmişe gidiş- gelişleri ise yine aynı türden rastladığımız birçok filmin benzeri.

 ''Bu Bir Ölüm Kalım Savaşı'' sloganıyla çıkış yapan 2012 yapımı The Grey (Gri Kurt) filminin Türkiye'deki sinemalarda gösterim tarihi 23 Mart 2012 olarak belirlenmiş. Yapımcı, ve yönetmen Joe Carnahan. Filmin senaryosunu ise Joe Carnahan, Ian Mackenzie Jeffers ile beraber kaleme almış. Oscar ödüllü “Schindler'in Listesi” filminden tanıdığımız aktör Liam Neeson “Ottway” rolüyle bu filmde de oldukça başarılı.

İzlenmeye değer bir film.

Tijen Taşlı- İzmir

 

 
Toplam blog
: 156
: 2800
Kayıt tarihi
: 03.04.07
 
 

SÖZ UÇAR, YAZI KALIR. 9 Eylül Ünv. İşletme mezunu, 9 Eylül Ünv.Sosyal Bil. Ens.Sağlık Kurumla..