Tükürük değil beyler Tü(r)kürük

Varsa itirazın utanma yüreğinden

Ki yüreğin küçülüp

Ezilmeden...

(Yazılarıma hep minik bir şiirle başlardım, ama bu sefer sadece bu üçlükle.)

Farkediyor musunuz ayrışıyoruz, kutuplara ayrılıyoruz, ayrıştırılıyoruz, bizi birleştirmesi gereken spor bile toplumun artık koptuğu, korktuğu ve güven duygusunun kaybolduğu bir alan oldu ülkede. Rahmetli Kemal Sunal'ın GARİP isminde bir filmi vardır, cami avlusunda bulunan bir kız çocuğuna duyduğu sevgiyi anlatıyor hani. Unutamadığım sahnesi; Beşiktaşlı Sunalın Galatasaraylı kızı aynı maçta. Filmlerde güzel herşey galiba...

Film demişken, artık kimsenin kalmadı güveni kimseye. Sanki film oynuyor  yeşil sahalarda. Ne demiş futbolun   (PFDK) sı, hakemin TÜKÜRDÜ raporuna rağmen...(Tükürmedi-Hakem yanılmış-Görüntü böyle-El hareketi kötü, cız ama napalım ceza bu verilmiş alt sınırda-Bizden bu kadar hadi Eyvallah...)

Taraftar gözüyle de konuşmuyorum aslında sadece 15 santimden tükürdü diyen hakemin inadına, TÜKÜRMEDİ diyen PFDK üyelerinden oy çokluğuyla aldığı bu kararın can ülkemi daha da ayrıştıracağına yanıyorum umutsuzca...

Tükürmemiş beyler türkü söylerken (Portekizce-İngilizce) ağzından yanlışlıkla çıkmış olabilirmiş üç beş damla. Ben de konuşurken saçarım yanlışlıkla bazen herkes gibi, utanırım sonra  silmeye çalışırım hatta, arkamı dönüp gitmem mesela...

Türkü-Rük müş beyler Türk hakemi anlamamış aslında. GARİP filmi geldi aklıma gene hakem deyince. Herkesin yanlışı var ama kimse haketmiyor bu kadar yalnız kalmayı. Hiç birşey demişmese de ben senden tarafım Halis Özkahya, ateşe su taşıyan karınca varya, okadar bile değilim ama, safım belli olsun sadece diye... FB GS BJK ya da Trabzon değil mesele, hepsi kardeş, yoldaş, cemaaat aynı şehirde, aynı evde, aynı mabette. Mesele o el hareketinin ve Türkü-Rüğün size yöneldiğini düşündüğünüzde ne hissedeceğinizde; ama taraftar değil İNSAN gözüyle...