Turizm ve kültür faaliyetlerimiz

Turizm ve Kültür Bakanımız. Turistik beldelere davet edilerek bir geziye çıkmış. Nihayet ihaleler neticelenip, pistin tam ortasına rastlayan inatçı köylü de razı edildikten sonra arazi yetmezliği dolayısıyla yıllardır türküsü çağırılan havaalanı inşasına başlanınca iki kardeş şehir arasında kıskançlık başlamış. Çünkü artık yatlarla katlar dolayısıyla girilecek deniz ve piknik yapacak yeşil alan azalınca ulaşım kolaylığının bir önemi kalmamış. Uçakla yolu kısaltan turistler o beldeden transit geçip bakirleri tercih eder olmuşlar. Etkinlik üstüne etkinlik etselerde fayda vermemiş.

Bu sırada iki arada bir de derede yıkanan büyüklerimiz, Başbakanın iltifatlarına mazhar olmak için en başarılı belediye başkanı yarışması düzenleyip, ev ev dolaşarak anketler yaptırarak kendilerini birinci ilan edenler olmuş. Hemen önce bir açılışlar zinciri tertiplemişler. Aslında bazı beldelerde her yıl aynı yerin bir kaç kere açılışını yapmanın nedeninin ardında yatan nedeni, neden diye sormadan anlamanın da mutluluğunu yaşamaktayım. Neler açmayız ki biz yeter ki destek olsun. Ama Turizm ve Kültür bakanını tutup ta bir “ALT YAPI AÇILIŞI”na davet ederseniz, adam utanır ayol. Siz de bunca tatil köyü, havaalanı, fakülte, hastane dururken, bana çok unuzu mu açtırıyonuz demez mi?

Bakın havaalanı açanlar orada bir de okul, bir de liman, bir de tiyatro faaliyetleri yapıyorlar. Sergiledikleri oyunun adı da “ŞU ÇILGIN TÜRKLER “Hemen mukabilinde sizde 24 Ocak nedeniyle bari kültürel bir gece düzenleyin .Aydınlarımızı anma amaçlı. Böyle zamanlar artık zamanlar değil tam zamanlardır. Oturup şimdi niye gelmedin, kaç kere beklettin gelmedin, niye beklettin? diye taş kafasını yemekte bekleyip sitem eden BANU ALKAN gibi, koskoca Turizm ve Kültür Bakanı'na o kadar merasimler, törenler düzenledik. Bir sürü proje düzenledik biraz destek sağlaycektik denir mi? Aslında bizim ahalimiz sokak lambaları ve alt yapıya kadar bizi cebinden destekliyor. Korkmayın para istemiycez denseydi belki Bakan gelirdi. Oysa bakın onun yerine daha uyanık olan B ANU ALKAN geldi. Hem yatırımlar yaptı. Yakında adaylığını koyup Side harabelerinde KLEOPATRAYLA ben AFRODİTİM diye kapışmazsa iyidir.

Bu arada kat karşılığı arazilerini satıp, sonra da kendi binalarında bekçilik yapan toprak sahipleri dertli. Çünkü o vaat edilen daireleri bir türlü satamıyorlar. Çünkü yatırımlar hava alanı civarına kaydı. Buzullar eriyor, boğulacağız diye kuzey ülkelerinden kaçanların güneyi istilasıyla artan bina fiyatları dur bakalım bu kadar yeter denilince dizginlendi. Deli gibi yatırım yapanlar satışların durmasıyla hayal kırıklığına uğradı. Şimdi ümit tabi ki havaalanı civarında. Bir yasa da buna karşı işte çok seviyorum bu düzeni. Ne çıkacak şimdi? Hava alanlarına yakın arazilerde artık öyle sefertası gibi dizemeyeceksiniz. Uçaklar isyan etti türbülansa uğruyorlar. Yeterli pistte hızını alamayan uçak gidip direğe tökezliyor başı dönünce. Böyle olunca yatırımcılar ümitlenmeyin. Öyle fazla kazanamayacaksınız gibi..

Bir gündem bana neler çağrıştırdı bilseniz... İkinci bölümde size bu yazıma neden olan rüyamı anlatacağım. Aslında rüyadan bu yüzden uyandım. Keşke uyusaydım uyuyanlarla birlikte..