- Kategori
- Sosyoloji
Türkiye’nin tarih boyunca başının beladan kurtulmaması biraz da kendinin bela olmasından

Türkiye İsrail gibi bir devlet. Bu nedenle başına gelenler için kimseye diyeceği bir şey olamaz. Dünyada neden dostumuz yok. Sanıyorum İsrail’in de dostu yoktur (Amerika mecbur)
Türkiye dış politikayı çevresine hâkim olma üzerine kurmuş gibi. Dost Azerbaycan’a bile neler çektirdi. Dışarıdaki bu politika içeride halka da yansımış durumda. Bir kesim, Alman dazlakları gibi yabancı düşmanlığı yapıyor Suriyelileri kovuyorlar. Ama diyeceksiniz ki “Kovduğumuz için mi ülkemizde iki milyon Suriyeli var?”
Tarih boyunca da Türkler rahat durmamışlar komşularına saldırmışlardır. Yani düşünün, koskoca Çin Seddi bile Türklerin saldırılarını durdurmak için yapılmıştır. Yıldırım Beyazıt’ın Timur’a hakaretleri (sen kimsin tarzında aşağılama) sonucu iki Türk devleti boşu boşuna savaşmıştır. Aslında iki devlet birleşebilirlerdi. Türk devleti oldukları için birleşemediler.
Cia’yı ülkelerin yönetimlerine müdahale ediyor diye eleştiriyoruz ya Türkiye’de Azerbaycan’da buna benzer şeyler yapmaya çalıştı. Türkiye güçlü bir devlet olsaydı tıpkı Amerika gibi davranırdı. Çılgın Türkler milli meselelerde serseri mayın gibi. Mit’te de bana göre istihbarat çalışmalarından ziyade bu tür gizli mesailer var.
Bu ülkede gizli yapılan çok şey var. Devlet sırrı diyerek üzeri örtülüyor ama kokusu sonradan çıkıyor. Susurluk, 28 Şubat, Ergenekon-Balyoz… Ve daha kim bilir neler neler var… Belki PKK ve IŞİD ile ilgili gizli çalışmalar olmuştur/oluyordur. Bir zamanlar devlet PKK ile savaşsın diye Hizbullah örgütünü destekledi de cesetleri yeraltından topladık. Türkiye herkesle uğraşıyor, herkes de Türkiye ile uğraşıyor.
Yani öyle ki Atatürk bile bu milletin huyunu öğrenmiş belki faydası olur diye “Yurtta sulh cihanda sulh” sloganını üretmiştir. Bu bela tavrıyla yine kendisi gibi bela olan İsrail’i Mavi Marmara olayında dize getirmiş, 1915 olayları için dünyayı arkasına alan Ermenilerin amacına ulaşmasını engellemiştir. Bu bela siyaset ara sıra işimize yarasa da dünyayı aleyhimize çevirmiştir.
Lakin sanılmasın sadece devlet böyle. Halk da barışsever değil. Ülke iç savaşın eşiğinde bir kısım ne yaptığını bilmeyen insanlar hala ateşe körükle gidiyorlar. Aynı halkın komşularımıza bakışı da yıllar sonra yeni yeni değişmeye başladı. Ateşle oynayan yanar. Geçmişte olduğu gibi bugün de Türk devletinin elinde ateş var. Barışsever bir lider gelse halk pısırık diyor. Halkın baskısıyla yönetici de mecburen saldırgan oluyor.