Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Eylül '15

 
Kategori
Siyaset
 

Türkiye'nin yönetim sistemi değişir mi?

ATATÜRK yaşadığı dönemde bir önder olarak; Halkının Çağdaş uygarlık seviyesine erişebilmesi için zamanın en ileri şartlarını Türk Milletine sağlamış, bu yenilikleri uygularken de Halkının istek ve arzuları dışında bir tasarrufta bulunmamıştır.

ATATÜRKTürk Milletine nasıl bir anlayışla hizmet ettiğini şöyle açıklıyor: “Ben ülkemin düşünce ve duygularını yakından tanımaktan, ülkemde gördüğüm yetenek ve ihtiyaçları anlatmaktan başka bir şey yapmadım. … Benim gücüm ve kudretim, halkımın bana gösterdiği güven ve inançtan başka bir şey değildir.”

“Köylü Milletin efendisidir. Ben, o efendinin arzu ve emirleri altında yıllarca çalışmış olan bir hizmetkarım.”

Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK, Türk Milletine yaptığı hizmetlerden dolayı Halkın takdirini kazanmış olan büyük bir liderdir. Fakat bu ülkede ATATÜRK İlke ve Hedeflerini benimsemeyen, Cumhuriyet değerlerini kabul edemeyen % 10 oranında bir grup olduğu da görülmektedir. Bu gruptaki insanlar Egemen Dış Güçler tarafından seçilerek parlatılmakta, fakat Halkın çoğunluğunu temsil eden liderler görünmez yapılmakta önleri tıkanarak Halkın önüne çıkmaları engellenmektedir.

Henry KISINGERbir konuşmasında şöyle diyor: “Biz neden büyük devletiz biliyor musunuz? Biz içimizdeki hainleri öldürür, başka devletlerin hainlerini, o devletin başına getiririz.”

Bu güne kadar bu oyunlar genellikle tutmuş ve çoğunlukla Egemen Dış Güçlerin parlattığı liderler siyasi partilerde üst sıralara getirilerek Dış Güçlere hizmet etmeleri sağlanmıştır.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde olduğu gibi Atatürk İlke ve Hedeflerini benimseyen bir adayın ortaya çıkması engellenmiş, Egemen Dış Güçlerin istediği Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN;  1. Turda, Seçime katılanların % 52’sinin oyunu alarak (Toplam Seçmen sayısının % 39’u oranında oy almasına rağmen) Cumhurbaşkanı olarak seçilmesi sağlanmıştır. Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan bir aday gösterilmesi halinde; Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın 1. Turda seçilme şansı yoktu. 2. Turda ne olacağına da Türk Milleti karar verecekti.

10 Ağustos 2014’de Cumhurbaşkanı Türk Milleti tarafından seçilmemiş, % 61 oranında Türk Halkı tarafından benimsenmeyen bir Cumhurbaşkanı; Egemen Dış Güçlerin yarattığı senaryolarla, Kemal KILIÇTAROĞLU ve Devlet BAHÇELİ’nin desteği ile seçtirilmiştir.

Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN şimdi çıkmış "İster kabul edilsin, ister edilmesin, Türkiye'nin yönetim sistemi bu anlamda değişmiştir" diyor. “Beni halk seçti, Halkın seçtiği Cumhurbaşkanının yetkileri elbette Meclisin seçtiğinden farklı olmalıdır” mı demek istiyor?

Öncelikle Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ı Türk Halkı seçmedi. Türk Milletine dayatılan “Kırk katır mı, Kırk satır mı?” seçenekleri arasından birisi seçilmeye zorlandığı için % 25 oranında Halk sandığa gitmediği için kerhen seçtirildi. Yani toplam seçmen sayısının % 61 oranında Halk tarafından istenmediği halde seçilmiş bir Cumhurbaşkanından söz ediyoruz. Bu Milli irade olamaz.

Türk Halkı tarafından benimsenmeyen Cumhurbaşkanı istedi diye Türkiye’nin sistemi değişmez. Türkiye Cumhuriyeti bir Hukuk devleti olmak istiyorsa; yürürlükteki yasalara uymak ve mevcut yasalara göre sistemi yürütmek zorundadır. Hukuk devleti olma dışında bir durum söz konusu ise bunu da bilmek zorundayız.

Sayın Recep Tayyip ERGOĞAN ilk defa Halk tarafından seçilmiş olan Cumhurbaşkanı da değildir. Kenan EVREN 1982’de % 91 oy oranı ile Halk tarafından Cumhurbaşkanı seçtirilmişti. Kenan EVREN “Benim arkamda büyük Halk desteği var. Ben başkan olmak istiyorum” mu dedi?

 
Toplam blog
: 66
: 317
Kayıt tarihi
: 23.04.12
 
 

İTÜ Makina Fakültesi 1974 mezunuyum. Ankara İTİA İşletme Yönetiminde master yaptım. Mühendislik v..