Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ekim '09

 
Kategori
Siyaset
 

Türkiye önderliğinde bir federasyon

Türkiye’de ve Ortadoğu’da çok hızlı bir değişim yaşanıyor. Olaylar yürümüyor, sanki koşuyor. 1 aydan daha kısa bir sürede altı büyük olay oldu.

1. Türkiye-Ermenistan Protokolü. Bakü-Ceyhan boru hattı büyük bir olasılıkla Ermenistan üzerinden geçecek. Gerçekte Ermeniler de bizim gibi birkaç kampa ayrılmış durumdadır. Başka halklarla olduğu gibi Ermeni halkı ile de bir sorun yoktur. Nasıl olsun, binlerce yıl bir arada yaşamışız. Onlar da bizim gibi etten kemikten insanlar. Ama sorunların çözümünün –petrol boru hattı yapımı gibi- bu sıralara denk düşmesi anlamlı.

2. Suriye ile vizenin kaldırılması. Bu küçük bir olay değil. Çünkü yakın zamana kadar Suriye Hatay üzerinde hak iddia ediyordu. Belki hâlâ ediyordur kim bilir. Türkiye’nin işi belli olmaz. ABD neredeyse Suriye’yi terörist ülke ilan edecekti. Yakın zamanda Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer oraya ziyarete gitti ve çok sıcak karşılandı. Pankratlardan biri “Evinize Hoş Geldiniz” şeklindeydi. Şimdi Suriye ile can ciğer kuzu sarması olduk. Antakyalıyım ama bir kez olsun Halep’e gitmedim. Şimdi Antakya’ya gittiğimde ilk işim oraya da gitmek olacak.

3. Irak ile 48 antlaşmanın yapılması. Neler imzalandı yine bilmiyoruz ama yüzler gülüyor. Bu antlaşmalar Irak Kürtlerini de içeriyor. Barzani Türkiye ile kış bitti, artık bahar başladı diyor. Ancak ben eskiden beri Irak Kürtleri ile Türkiye’nin çıkarlarının neredeyse aynı olduğunu savunuyorum. Zaten şu anda bir çok Türk firması Irak’ta Araplarla da Kürtlerle de iş yapıyor. Başbakanımız Kerkük kentinin özel statüde olmasını isteyebiliyor.

4. İsrail’in Anadolu Kartalı tatbikatından çıkarılması. TRT1’de gösterilern ‘Ayrılık’ isimli dizi havanın gerilmesine tuz biber ekti. İzlemedim ama burada İsrail askerlerinin Filistinli çocukları vurması gösterilmiş. Türkiye Araplara sevimli görünecekse İsrail’den biraz uzaklaşmış gibi görünmesi daha iyi olur.

5. ABD’de PKK yöneticilerinin uyuşturucu kaçakçısı olduğunun söylenmesi. ABD belki de artıları eksileri tartıya koydu ve bu seçenek ağır bastı. Belki başka bir yerde daha büyük bir çıkar gördü.

6. Rusya Türkiye ile bir takım enerji antlaşmaları imzalanması. Neler hakkında anlaşmaya varıldı bilmiyoruz. Rusya’dan gelen bir doğal gaz boru hattı zaten var. Türkmenistan’dan gelecek ve Avrupa’ya gidecek olan enerji hattı nereden geçecek?

Bu tablo akla Büyük Ortadoğu Projesi’ni ve başka şeyleri getiriyor. ABD’den politikası gereği bütünleştirici değil dağıtıcı ve parçalayıcı olması beklenir. Acaba ABD’nin böyle davranmasının sebebi ne? ABD Büyük Ortadoğu Projesinden ne gibi bir çıkar bekliyor? ABD Irak’ta başarılı oldu mu? Irak’ın bölünmesi ABD’ye yaradı mı? Yoksa çoğunluğu Şii olan Irak halkı şimdi nükleer silah peşinde olan İran’a mı eğilim gösteriyor? ABD burada kurduğu hükümetle imzaları attı, petrol gelirini bağladı. Ama petrol bölgelerinin kalıcı güvenliğini sağlayabildi mi, yoksa dengeler pamuk ipliğine bağlı olarak mı duruyor? ABD buradan çıktığında ne olacak? 77 ülkeyi kapsayan BOP olacaksa bir yerden başlaması gerekiyor. Belki de başlangıcı budur.

Şunu da söylemeliyim. BOP tümüyle –komünist olması, olmaması önemli değil- Rusya’ya karşı bir projedir. Bundan başka daha küçük çapta olaylar var. Makedonya’da Türkçe seçmeli ders olarak kabul edilmiş. Yugoslavya iç savaşında Türkiye NATO (galiba KFOR idi) gücü olarak Kosova’ya girdiğinde halkın nasıl Türk bayraklarıyla karşıladığı hatırlardadır. Türkçe Moskova’da Rusça’dan sonra ikinci dildir. ABD Türkiye’yi Afganistan’a bulaştırmak istiyor. Türk Silahlı Kuvvetleri şu anda dünyada yaklaşık 16 ayrı ülkede görev yapıyor. Bir süre sonra Türkiye üzerinden enerji boru hatları geçen bir ülke olacak. Burada yaşanacak bir istikrarsızlık- örneğin yeni bir Kürt devletinin kurulması gibi- bütün dünyayı etkileyebilecek. Türkiye’nin de içinde bulunacağı ve geçmişten gelen bağlarla her kesime yakın olması nedeniyle yönlendireceği bir federasyon, bölgede uzun süreli bir düzen sağlayabilir. ABD direkt olarak girmese de Türkiye aracılığı ile bölgeye hakim olabilecektir. Sanırım düşünce budur. Bunların üzerinde bir de ılımlı Müslümanlık elbisesi var. Eskiden Osmanlı ama şimdi bize göre farklı milletlerden olan bu insanlarla bir federasyon oluşturabilmek için büyüklerimiz bize böyle bir elbise uygun görmüşler. 50’li yıllarda, Kore Savaşı sıralarında Dalles isimli bir Amerikalı ‘bütün iyi niyetiyle’ Türk Askeri’ni övmek için söylediği “çok masrafsız, günlük masrafı 23 cent’i aşmıyor, ” sözü üzerine Nazım Hikmet 1953’te bir şiir yazmış ve bu şiir nedeniyle, Türk askerine 23 sentlik asker dedi diye vatan haini ilan edilmiş. Konuyu dağıtmamak için buraya hepsini yazmayacağım. Ancak son dizelerinden alıntı yapmak istiyorum. …

O tornacı Hasan köylü Mehmet öğretmen Ali’dir
Kaya gibi yumruğunun son ustalığı
1922 yılı 9 eylülüdür
Dedim ya Mister Dalles
Herhalde bütün bunları sizden gizlediler
Ucuzdur vardır illeti
Hani şaşmayın
Yarın çok pahalıya mal olursa size
Bu 23 sentlik asker
Yani benim fakir cesur çalışkan milletim
Her millet gibi büyük Türk milleti

Ben elbette ki Gazze’de yok olmakta olan insanlardan yanayım. Antakyalı olmam nedeniyle -Türk’üm ama- bölge insanlarına, Suriyelilere özel bir sevgim var. 3 yıl Diyarbakır’da, 6 ay Erbil’de çalıştım. Kürtleri de çok iyi tanırım. Hrant Dink’in öldürülmesine çok üzüldüm. Azeri türkülerini çok severim. Bir teyzemin çocukları Ahıska Türklerindendir. Bütün bunlar toplandığı zaman ortaya Anadolu insanının coğrafyası çıkar. Güzel güzel yaşamak varken neden didişelim değil mi? Eğer olursa ben böyle bir federasyona karşı değilim. Ama iş iyi niyetli düşünmekle olmuyor. Türkiye’nin milyarlarca dolar borcu var, iç barış sorunu var, 94 yıldır süren bir soykırım davası var, Kıbrıs sorunu var, milliyetçi duyguları var, bulunduğu blokta yer alan düşmanları, tam tersine yer almayan dostları var. Sonuca ulaşmak için bütün bu sorunların çözülmesi gerekiyor.

Bizim yönetimimiz de bunların farkındadır tabi ki, ama belki de aradan sıyrılıp opoprtünistlik yapmayı düşünüyordur.

Aşağıdaki maddeye de bakalım.

http://tr.wikipedia.org/wiki/B%C3%BCy%C3%BCk_Ortado%C4%9Fu_Projesi

17.Ekim.2009

 
Toplam blog
: 153
: 18932
Kayıt tarihi
: 27.09.09
 
 

Antakya 1955 Doğumluyum. O.D.T.Ü. Mimarlık Fakültesi 1982 Mezunuyum. O zamandan beri firmalarda m..