TZOB emektarı Mete Pınar’ı anarken

Bilir misiniz? Sivil toplum örgütlerinde çalışmak devlet kurumlarında çalışmaya benzemez. Sivil Toplum Örgütlerinde çalışmak dalgalı denizlerde çalışmaya benzer. Her zaman bir mücadele her zaman bir sorun vardır. Çünkü siz sorunu çözmek üzere çalışan ve temsil ettiğiniz kitle için gerek seçilmiş gerekse atanmış kişiler olarak işinizi hissederek ve zorlukları göze alarak yapmak zorundasınız. Zor günlerde çalıştığınız işyerini sahiplenmek ve yaşatmak için elinizden gelen çabayı göstermek durumunda kalırsınız. Her türlü maddi ve manevi fedakârlığı göstermeniz gereklidir.

 

O nedenle sivil toplum örgütlerinde çalışan insanlar sektörlerinde birer isimsiz kahraman gibidirler. Kısıtlı imkânlardan mucizeler yaratmak zorundadırlar. Kimi zaman karşınızda görevi bir uzmandır. Kimi zaman örgütünün ne tür işi varsa onu yapan bir kişidir. Yokluk günlerinde az ile yetinmeyi bilen, gelecek için yöneticilerine destek veren ve ömrünü çalıştığı STK’ya adayan kişidir. STK çalışanları zaman içinde en kısıtlı şartlarda bile çözüm yaratan, donanımlı ve iyi yetişmiş elemanlar haline gelirler.

 

STK çalışanları tam bir takım oyuncusudurlar. Her işte başarılı olacak şekilde yeteneklidirler. İşlerine sevdalıdırlar, vefalıdırlar ve bir türlü kopamazlar. Ancak her zaman doğruları gösterirler ve savunurlar. Yöneticilere işini kaybetmesine pahasına gerçmişin deneyimi ile ülke ve üyeleri için en iyi olan doğru yolu gösterirler. Bu tavırları ile her zaman STK'nın menfaatinden çok kendi menfaatini düşünen, geçmişi örtüp her şeyi ben yaptım diyen bazı yöneticileri rahatsız ederler.

 

Onlar STK’ların beynidirler, ülkeyi ve sektörünü en iyi tanıyan örgütü geleceğe taşıyan gerçek elçilerdir. Gerçekte STK çalışanlarının emeklisi olmaz. Onlar toplum sevdalısıdırlar. Her zaman vefalı ve doğrucu tavırları ile her işte ve her alanda başarılı olurlar. Onların koltukları ve ünvanları geçiçi değildir. Zaten koltuk hırsı olmayan ve koltuktan geçinmeyen idealist yöneticler için en iyi dava arkadaşları onlardır. Ne geçmişi unuturlar ne de geleceğe saygısızlık yaparlar. Yanlışa yanlış demekten, yapılan yanlış uygulamaları söylemekten çekinmezler. STK'larda geçmişin değerlerini her zaman yaşatmaya çalışırlar.

 

Ülkemizdeki STK’lardan biri olan Türkiye Ziraat Odaları Birliğinde (TZOB) 30 yılı aşan süre görev yapan ve Türk çiftçisine teknik bilgi ve becerisi ile çeşitli kademelerde önemli hizmetler veren Mete Pınar'da  bu insanlardan biri idi. Bugün onu kaybedeli bir yıl oldu. Onu TZOB ve Ziraat Odaların yeni yöneticileri ve çalışanlarından bazıları tanımasa ve bilmese de o araştırmacı ve sevecen kişiliği ile herkesin sevdiği bir insandı.

 

Mete Pınar TZOB'deki hizmetlerinde en zor konularda bile bilgileri bulan, kooperatifçilik ile odaların ve çiftçilerin mali sorunları konusunda sosyal ilişkileri ile çözümler yaratan, sayılamayacak sayıda sorunun çözümünde rol oynayan bir kişiydi. TZOB’yi bugünlere getiren ve emek veren sayısız insanlardan biriydi

TZOB’nin, Ziraat Odalarının ve çiftçilerin ve her türlü mali ve sosyal güvenlik sorunlarını çözerdi. İşini dikkatle takip ederdi. TZOB ve Ziraat odaları için yararlı işlerin alt yapısını çok iyi kurardı.

 

O ayni zamanda iyi bir kooperatifçiydi. Ülkemizdeki kooperatifçilik hareketinin çalışmalarını ve gelişmeleri takip ederdi. Onu tüm kooperatifçilerde tanırdı. Kooperatifçilik sorunlarının çözümüne destek verirdi. TZOB’nin zor günlerinde Anadolu’yu adım adım gezen, odaların gelişmesi için emek veren, bizlere yol gösteren geçmişi öğreten insanlardandı. Çevresini iyi kullanan dost olmayı ve dost yapmayı bilen  insanları dost olmaya yönelten biriydi. Herkesin sevgisini kazanan ve dostlukları sürdürmesini bilendi.

 

Onun yaşamındaki  tek zararı sadece kendine idi. Özel hayatındaki sorunların etkisi ile yanlışıyla doğrusuyla her günü oğlunu özlemekle geçmişti. Yalnız yaşamanın en büyük zorluklarını çekmişti. Ömrünün son günlerinde özlemle beklediği muradını ermişti. Dünyaya en büyük isteğine ulaşarak mutlu şekilde veda etmişti. Bu özlemini gidermesi acı bir tebessümle hepimizi sevindirmişti.  

 

Onu tam bir yıl önce bugün toprağa verdik. Ama o TZOB’nin geçmişine vefalı yönetici ve çalışanlarının anılarında her zaman yaşıyor ve yaşayacak. Geçmişte bizlere TZOB Başkanları Osman Özbek’in, Erol Baraz’ın ve değerli yöneticilerimizin, çalışan büyüklerimizin öğrettiği vefa duyguları ile onu her zaman saygı ve sevgi ile anacağız. Geçmişimizin güzel insanlarını geleceğe taşıyacağız.  

 

Işıklar içinde uyuyun sonsuzluğa uğurladığımız TZOB’ye emek veren tüm başkanlarımız, yöneticilerimiz ve çalışmış büyüklerimiz. Işıklar içinde uyu Mete Abim.