08 Ekim '13
- Kategori
- Öykü
Umut'un Garip Günü

Umutun Dedesinden Alacağı Gizemli Kitap
---- 1. Bölüm Karşılaşma ---
Umut, Murat ve Ege içine kapanık, herkesin onları hor gördüğü bir kişiliğe sahiplerdi. Monoton bir hayatları olmasının kendi kaderleri olduğunu düşünürlerdi hep. Her zaman olduğu gibi aynı saatte uyanıp sokağın çıkışındaki parkta yediyi çeyrek geçe buluştular ve okula doğru yola koyuldular. Yolda giderlerken Ege, Murat ve Umut'a;
-Bu gün çok eğlenceli olacak. İçime öyle doğuyor. Dedi ve muzur bir şekilde güldü. Okula vardıklarında kapıda onları her gün olduğu gibi tartaklamak için Metin ve Tekin bekliyordu. Umut tam onlara dayak yememek için yalvaracaktı ki okulun genç ve güzel müdiresi Tuba geldi. Tuba, Metin ve Tekin'i avuçlarını ovuştururken görünce sempatik bir ses tonuyla;
-Merhaba çocuklar neler oluyor? Diye sordu. Metin ve Tekin lafı ağızlarında geveleyerek oradan hızlıca uzaklaştılar. O sırada Ege onlara eğilerek, yavaşça;
-Size söylemiştim. Eğlence başladı bile. Dedi. Çünkü Metin ve Tekin'i ilk kez bu kadar hızlı koşarken görmüşlerdi. Çünkü onlar oldukça şişman ikizlerdi. Fakat Umut, Ege'yi umursamayarak okuldaki en sevdiği öğretmen olan Tuba ile;
- Merhaba efendim nasılsınız? Diye kibarca sohbet etmeye çalıştı ama Tuba onu duymazdan gelerek;
- Gel bakalım Umut, deden seni ve arkadaşlarını almaya gelmiş. Dedi. Birden Umut, Murat ve Ege'nin yüzü bembeyaz kesilmişti çünkü tam 3 yıl önce Umut'un büyükbabası ölmüştü. Hem de kendi gözlerinin önünde onu gömmüşlerdi. Tuba onların konuşmasına fırsat vermeden Umut'un elinden tutup odasına doğru yola çıkmışlardı. İçeri girdiklerinde Umut bir şok daha geçirdi. Çünkü karşısında duran kişi büyükbabasıydı.
Dedesi ona;
-Hadi Umut gidiyoruz. Dedi Umut'un soluğu kesilmişti o büyükbabasıydı ve onunla konuşmuştu Tuba, Umut'a dönerek;
-Çok şanslısınız Umut bu günkü sınavdan yırttınız. Diyerek ona gülümsedi. Ama Umut hala şoktaydı. Yapacak başka bir şeyi olmadığı için dedesinin elinden tutup oradan uzaklaştılar. Umut hala hiçbir şey söyleyememişti ama büyükbabası aniden ve oldukça sesli bir şekilde hala okulun kapısında put gibi dikilen Ege ve Murat'a seslenerek;
-Hey. Çocuklar hadi gelin bir yere gideceğiz dedi. Murat ve Ege de hiçbir şey söyleyememişti. Fakat yapacakları bir şey olmadığı için Umut'un dedesi olan Mustafa'nın yanına gidip onun elini tuttular. Ege'nin daha demin çok eğlenceli olacağını düşündüğü gün bir anda berbat bir güne dönmüştü. Hiçbiri konuşamamıştı. Hepsi konuşmak istiyordu ama bir şey onları engelliyordu, dur konuşma diyordu onlara sanki.