Unutma...

İnsanlar genel de hızlı bir şekilde para, mal, mevki sahibi olduklarında kim olduklarını, geçmişini, çevresini hemen unutuyorlar. Etrafınıza şöyle bir bakın; ailenizin içinde,mahalleniz de,ilçeniz de velhasıl her yerde bu kişilerden bir kaçını görebilirsiniz. Bunlar o kadar çoktur ki yaptıkları hareketlerle hemen göze batarlar.

Önce kendi arkadaşlarıyla, komşularıyla, çevresi ile sonra da gerçeklerle ilgi ve ilişkilerini keserler. Hızlı bir şekil de para, mal birikimine kavuşanlar, hızlı bir şekil de siyasette, parti içinde makam gücü elde edenler, nereden geldiklerini çabuk unutuyor, sanal bir alemde yaşamaya başlıyorlar.

Bu gücün makamdan, paradan geldiğini bilmezliğe gelip; hakiki gücün kendinden geldiği varsayımına kapılıp, yalancı aynalarda kendilerini büyük görmeyi seviyorlar.

Para,mevki bakımından kendilerinden altta ki insanları çabuk unutuyor, bulundukları çizginin üzerindekilerle eşit ve ortak bir davranış ve yaşam sürdürmeye çalışıyorlar.

Siyasette Belediye Başkanı, Milletvekili, Bakan, idareci olanlar veya öne çıkanlar devletin gücünü (olanaklarını) kullanma şansını yakalayanlar Genel müdürler, Müdürler, Yöneticiler kendilerinin farklı olduklarını, her şeyi yalnız onların bildikleri inancına kapılıyorlar.

Daha önce çevrenizde, mahallenizde, ilçeniz de yaşayan bu kırk yıldır tanıdığınız, beraber gezip eğlendiğiniz; zaman zaman da bazı konular da bilgisizliğine, görgüsüzlüğüne, eksikliklerine tanık olduğunuz bu kişiler makama gelince eskileri çabuk unutup, büyüklük gösterisi içinde oluyorlar.

Bu özel sektörde de, kamu kesiminde de sık sık görülen bir toplum yarası, örf ve ananelerimize yakışmayan bir durum. Haksız ve hızlı bir şekil de mala, paraya, makama kavuşunca onlar da bir hazımsızlık oluyor, bu gücü yavaş yavaş sindirmesini bilemiyorlar.

Şımarıkça geliyorlar, bu gücü kaybedince de küskün gidiyorlar. Ama güç ellerinde iken üstünlüklerini başkalarına göstermek arayışına giriyorlar...

Bu para ve mevki gücüyle başkalarından farklı olduklarını sergilemekten hoşlanıyorlar, zevk alıyorlar.

Açık söylemek gerekirse, nereden geldiklerini, kim olduklarını, bizden farklı olmadıklarını, insanlıklarını unutuyorlar…. Eğitim sorunu (Aile,okul- çevre) geri kalmışlık, görmemişlik bu davranışlarının olağan sayılmasına yol açıyor.

Üzülsek de, tepki koysak da bu günkü Türkiye’de bunlardan çok VAR…