Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mart '16

 
Kategori
Deneme
 

Utanıyorum...

Utanıyorum...
 

ınt


Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki her şey kötü ve negatif enerji yüklüyor bize. Tüm yaşananlar ve tüm dayatılanlar… Bunlardan kurtulabilmek için çözümümüz nedir?

Aslında hepimize armağan edilmiş, birçoğumuzun farkına varmadan harcadığı ve bir daha asla yakalayamadığı o müthiş güç…

Çocuk olduğumuz günlerde hiçbir şeyi düşünmediğimiz, kendimizi kalıplar içine sokmak zorunda hissetmediğimiz günlerin armağanı… Kendi dünyamızda var olmayı başardığımız o şanslı dönemimiz.

Bir çocuğun gözlerinin içine baktığında çaresiz hissediyor ya insan kendisini. Ne oldu da o masumluktan böylesine uzaklaştık diye sorup cevap alamadığında boşlukta yankılanan sesinden…

Bomboş sokaklarda yürürken yağmur altında,  içindeki korkuya mı sinirleneyim, yoksa en çok da çaresizliğe mi…!

Çocuklarımıza zarar vermelerine nasıl izin verdik, onu o kalıplara sıkıştırırken nasıl oldu da diğerleriyle işbirliği yaptık ve en önemlisi de kendimize bu kötülüğü neden yaptık.. . Böyle düşünülünce akıl alır gibi değil ama maalesef her birimizin kendine yaptığı bu. Sürekli sınırlar ve kalıplar içinde yaşayan, başkalarının doğrularını kabul ederek doğru bireyler olduğunu düşünen insanlara dönüşmek…

Canı yanınca dilsiz oluyor insan. Söylenecek her kelime anlamsız kalınca susmak istiyor… Ama o çocuk karşısına geçip de tüm masumluğuyla bakınca gözlerine, uzatıp elini oyununa dahil etmek istediğinde utanıyor insan. Onun hayal dünyasından çıkıp gerçek dünyaya daldığına, üstünün başının kirlendiğine… Böylesine bir dünyaya bir gün onu da çekeceğine…

Utanıyor insan artık her gün… Yaşadığına, güldüğüne, normalleşmek istediğine..

Gidemiyor…

Bir umut olsun istiyor hala. Kendisi için her şey geçmiş olsa da o küçücük kalpleri hiç kırılmasın istiyor. İnsanlardan nefret etmesin. Sevdiklerini ne zaman kaybedeceği korkusuyla dolmasın içi…

Hayal bile kuramıyor artık insan. Tüm gerçekliğe ölesiye teslim olmuşken, yaşadığı nefes aldığı yerden ölesiye nefret ederken, o küçük masum göze baktığında sadece utanıyor insan. Onun yaşayacaklarına engel olamayacağı için…Ne kadar çabalarsa çabalasın elinden hiçbir şey gelmediği için.. Vicdan azabı çekiyor, vicdan azabı çektikçe susmak istiyor insan. Çekip gidesi geliyor…

Gidemedikçe, kendi hapishanesinde tutsak kaldıkça lanet ediyor insan insanı öldürene…

İçimizdeki çocuğu öldürmeyin… Kendimize dair hala umutlarımız olduğu gibi…

 
Toplam blog
: 137
: 2242
Kayıt tarihi
: 19.02.13
 
 

05 Ekim Ankara doğumluyum. Okumayı, yazmayı, insanları dinlemeyi seviyorum. Kişisel blogumda her ..