- Kategori
- Şiir
V a k i t...

vakit; seni gördüğümdür...
çeker alır silik gamzen kirpiğinden renkleri
her sabah umuda gebeyken
ölü doğar çocuklarım
gün seni solur
yokluğunda geceler tık nefes
hazin bir şarkıda öksürür aşk
oysa; ıhlamur sıcağımsın...
Ayaz gecelere ter damlatır sevişlerin,
dilinin ucunda intiharı beklerim leyli yarısı...
Atıp tutmayla,
kesip biçmekle,
yırtıp dökmekle
yaşanmaz aşk.
Gün esrarlı duvarda,
bir o kadar dipsizlikte sorular...yankısı cevapsız.
Kaç kadının kokusu sinmiş günahlarına!
Yarının dünden muamma.
Hecelere mühürlesen ismimi sanır mısın ki şiirin olurum?
Neyzen olsan, nefesinde mi ağlarım?
Ellerim olsan, göğsüm olsan sana mı sarılırım?
Vakit; seni gördüğümdür...
Söker alır kızgınlıklarım hınzır gülüşleri
Her sabah sil baştan etmişken
Açarım bir yaprağım daha kopuk
Rengim seni solar
Yokluğunda siyahlar da hercai
Hazin bir şarkıda küstürür aşk
Oysa; arsız çığlığımsın...
Çırılçıplak güne, kan ter içinde uyanmaktır seni sevmek...
yastık altında kırışmış hayallerim.
Sandık lekeleri bulaşmış yüzüme,
yüzüm eylül.
Baş parmağımdan fırlayan misketlerde masumiyet.
Elinden kurtulan balon gibi kaçarcasına adımlarım...
İp ip söküldün tenimden, mevsim mevsim geçtin.
Deniz düşünceliyken kırılır aklımdan geçsen
Tuz beyazı yalnızlığım
...tutsaklığım bu yüzden,
hırslarıma kilitliyim.
Sanma ki çıkışı yok bu dar sokağın.
Kapılar aralanır,
silik ışıklar keser arnavut kaldırımlarını.
Şehir ayaklanır sensiz!
Diker kum kalelerini çalınan çocukluğum
Yitik ülkelerin bayraklarını çeker uykularım
Sınırları küçültürüm sen dışta kal diye
Mavilere geçer tırnaklarım
Rüzgarımda özgürlük marşları
leyli yarısı seni gördüğümdür vakit...
Ö l ü m; dönüp g i t t i ğ i m.
2007-12-14