Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '08

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Vah Yargıtay vah...

Vah Yargıtay vah...
 

Evet değerli okurlar,

Bugün basına yansıyan bir haberde, 9. Cumhurbaşkanımız, Sayın Süleyman DEMİREL'in, adı bir zamanlar naylon fatura ya da hayali ihracat işlerine falan karıştığı iddia edilen yeğen Sayın Yahya Murat DEMİREL'in Yargıtayda kaybolan dosyaları bulunmuş. Ama ne zaman? Zaman aşımı süresi dolduktan sonra...

Karınca kaderince, burada 1 yılı aşkın bir süredir işlemeğe çalıştığım yolsuzlukların önlenebilmesi için dokunulmazlıklar kalkmalı, ceza yasalarımız yetersiz, caydırıcı hale getirilmeli diye bas bas bağırırken, sesimi bir yerlere ulaştırmaya çalışırken, bugün inanın bu haberle sarsıldım.

Niye sarsıldğıma gelince de,

1-Sayın Yahya Murat DEMİREL'in, dosyasının YARGITAY'da kaybolması ve zaman aşımı süresi dolunca da ortaya çıkması,

2-Zaman aşımından dava düştüğü içinde, davanın yeniden açılmasının mümkün olmaması,

3-Söz konusu dosyanın nasıl kaybolduğu anlaşılamadığından, görevlilerin de basit idari cezalara çarptırılmış olması,

4-Benim bu Ülkenin sade ve duyarlı bir vatandaşı olmam,

5-Uçurulan bu trilyonlarda benim de hakkımın bulunmasıdır.

Şuradan Yargıtayımızın sorumlu ve değerli insanlarına seslenmek istiyorum;

Lütfen, Siz AKP'yi ve MHP'yi kapatıp kapatmama konusundaki düşüncelerinizi söylemeyiniz ve yapılan icraatların arkasından yasalara aykırı bir durum var ise gereğini yapınız, bundan daha da önemlisi ise, lütfen dosyalarınıza sahip çıkınız...

Siz, sade bir vatandaşın değil, Türkiye'nin tanıdığı bildiği bir şahsın bu dosyalarına sahip çıkamamakla ve bunun sorumluluğunu da, bir ya da iki personelinize, basit idari cezalar vermekle dosyayı kapatmış oluyorsunuz.

Ancak, tüyü bitmiş ve de bitmemiş yetim ya da diğer halkın haklarını savunmuş oluyor musunuz? Vicdanınız rahat mı? Belki, içiniz burularak da olsa, mevcut yasalar neyi emrediyorsa biz onu yaptık ve vicdanımız rahat diyebiliyorsunuzdur.

Peki, tıpkı türbanda olduğu gibi, suçların önlenebilmesi için, caydırıcı olmayan ceza yasalarındaki zayıf hükümlerin ağırlaştırılması, milletvekilleri dokunulmazlığının kürsü ile sınırlandırılması, hortumcuların davalarının zaman aşımından düşmemesi gibi konularında niçin uyarıda bulunmuyorsunuz?

Bu Ülkede her şey yapanın yanına kar mı kalacaktır?

Yolsuzluklarla, hortumculuklarla zengin olan insanlar, siyasetin içerisinde haklarında şaibeli iddialar olmasına rağmen dokunulmazlık nedeniyle dokunulamayanlar, yaptıklarının hesabını ne zaman verebilecektir?

Ülkenin dışa bağımlılığına yol açabilecek olan bu konular, en az türban kadar tehlikeli değil midir?

Cezalandırılan kesim, ilelebet gariban Türk insanı mı olacaktır?

Evet, siz sorumlu Yargı mensupları;

Kimi oğulların, gemi sahibi, feribot sahibi olurlarken, bunların nasıl ve hangi imkanlarla alındığının Maliye Bakanlığının nereden buldun yasasını kaldırması sebebiyle sorgulanamadığı günümüzde,

Kimi oğulun, babasının bir talimatıyla düzenlenen tebilğle mısır ithalinden milyarları uçurur, trilyonluk teşvik kredisi alabilirken,

Davetiye usulü ihalelerle yandaşlar ihya edilirken, hortumcuların davaları birer birer zaman aşımından düşer ve hortumcuların hortumladıkları paralar buharlaşır giderken,

Neredesiniz?

Bakın değerli okurlar,

Son olarak şunu söylemek istiyorum ki, çok güvendiğimiz, ama gerçekten çok güvendiğimiz Yargıtayımızda meydana gelen bu hadise...inanılır gibi değildir....

Nedir bu rezalet, evet bu rezalete son verebilecek bir Makam, Mevkii yok mudur bu Ülkede?

Bu talan düzeni, böyle gelmişse böyle mi gitmelidir?

Yazıklar olsun, ama gerçekten yazıklar olsun ve sorumluluğu olanlar utansın....

Şu unutulmamalıdır ki, gerekli tedbirleri almayanlar da, en az yolsuzluğu yapanlar kadar yasalar karşısında olmasa bile, vicdanlarında suçludur.

Bu yapılanların ve alınmayan tedbirlerin sorumluları bilmelidir ki, halkın hakkı olan o paraların vebali, günün birinde Sizden olmasa bile, çocuğunuzdan, torunlarınızdan çıkacaktır.....

Bu yolsuzluklarla, bu zaman aşımı maskesi ile Devlet Bütçesinden uçurulan trilyonlarda 70 milyon insanın hakkı vardır.

Bu hakkımı bir kez daha kullanarak, bu işi yapanlara, göz yumanlara, bu paralar haram zıkkım zehir olsun, kendilerinden olmasa dahi, çocuklarından, torunlarından bulsunlar diyorum....

 
Toplam blog
: 407
: 877
Kayıt tarihi
: 02.07.06
 
 

15.12.1950 Mersin doğumluyum. İzmir Ticari İlimler Mezunuyum. Bir Kamu Kuruluşundan  Şube Müdürü ..