Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Şubat '17

 
Kategori
Fotoğraf
 

Vesikalığın ölümü

Vesikalığın ölümü
 

Bir mahalle muhtarlığındaki foto kabin


Geçtiğimiz haftalarda fotoğrafçılar camiasında hararetli bir tartışma başladı. Konu, bazı muhtarlık ofislerine biyometrik fotoğraf çekebilen makinaların yerleştirilmesiydi.

Bilindiği gibi, bir çok yasal evrak gibi, yeni ehliyetler, nüfus cüzdanları ve benzeri dokümanlar için yapılacak başvurularda vesikalık fotoğraf isteniyor. Ve artık bu fotoğraflar, biyometrik dediğimiz, ışık, renk, ebat, ve yüzün çerçeve içindeki oranları açısından, uluslararası düzeyde kabul edilen standartlara uygun olmak zorunda.

Bugüne kadar yeni nüfus cüzdanı için Türkiye nüfusunun sadece %2sinin başvurduğu söyleniyor. Yani önümüzdeki dönemde, sadece nüfus cüzdanı yenilenmesi için milyonlarca kişi biyometrik fotoğraf çektirecek. Bu durum, fotoğraf stüdyoları için oldukça büyük bir pazar.  

Dolayısyla muhtarlık ve benzeri kamu dairelerine biyometrik fotoğraf kabini konmaya başlaması, fotoğraf esnafını oldukça rahatsız ediyor. Bazı bölgelerde esnaf, bağlı bulundukları fotoğrafçılar odaları bünyesinde bir araya gelerek, bu tür kamu dairelerine itiraz dilekçelerini sundular. Bu dilekçeler bir çok yerde haklı bulunarak, foto kabinler kaldırıldı.

Fotoğrafçıların itiraz gerekçesi, geçimlerini sağladıkları bir işin ellerinden alınıyor olması idi. Fotoğrafçılar "fotoğrafı fotoğrafçı çeker" dediler. Haksız da değiller.

Ama bu noktada konuyu biraz daha geniş düşünmek gerekir. Vesikalık fotoğraf çekmek, hele de biyometrik standartlar ortaya konduktan sonra, neredeyse ışık sistemini kurup deklanşöre basmak seviyesine geriledi. Biyometrik fotoğrafa herhangi bir sanatsallık, yaratıcılık, estetik, ya da yorum katmak gerekmiyor. Aksine, bunları katarsanız fotoğraf, ilgili kurumlar tarafından kabul edilmiyor.

Durum böyle olunca, biyometrik fotoğrafın bir makina tarafından çekilmesinin önüne geçecek herhangi bir engel kalmıyor. Hele de cebinizdeki telefonunuzun kamerasında bile yüz tanıma özelliği varken. Teknolojik olarak makinalar çoktan bu seviyenin ötesine geçti. Dünya Matrix filmindekine benzer bir ortama doğru ilerliyor.

Üstelik, makinalar yaygınlaştıkça maliyet de düşüyor ve çok daha cazip hale geliyor. Yurt dışındaki bir çok ülkede, yeni değil, yıllardır, ehliyet gibi evrakların başvurularında fotoğrafı başvurduğunuz ofiste bilgisayara bağlı bir webcam ile çekiyorlar.

Teknolojideki bu gelişmeleri göz önünde bulundurunca, fotoğrafçı esnafının foto kabinlere ne kadar direnebileceği merak konusu. İş modelini büyük oranda vesikalık üzerine kurgulayan esnaf, önümüzdeki birkaç yıl içinde maalesef çok büyük sıkıntı çekecek. Ve eğer iş modellerini bir an önce değiştirmezlerse yok olacaklar. 

Umarım fotoğrafçılığa yıllarını vermiş olan esnafımız, süratle gelişen teknolojiye direnmeye çalışmak yerine, hem kendilerini, hem de iş kanallarını geliştirmek için gerekli adımları şimdiden atmak gerektiğini görürler. 

 

 
Toplam blog
: 4
: 100
Kayıt tarihi
: 23.05.13
 
 

1974'te İstanbul'da doğdu. Toronto Ryerson University'de aldığı fotoğraf eğitiminin dışında, yerl..