Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ocak '16

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Vietnam 1

Vietnam 1
 

Vietnam Etnografya Müzesi


15 Kasım 2014 tarihinde biraz erken kalkıp 06.15 uçağı ile Malezya’nın başkanti Kuala Lumpur’dan Vietnam’ın başkenti Hanoi'ye uçuyoruz. Hanoi havaalanına 2.5 saatte vardık. Hava daha serin ve Kuala Lumpur ile aynı meridyende olmasına rağmen 1 saat fark var. Havaalanında ilk dikkatimi çeken koyu yeşil renkli Vietnam havayollarının uçakları oldu. Uçaklar genelde açık renkli olduğu için koyu yeşil renkli uçaklar aklıma hemen savaşı getirdi. Bilinç altı…

Vietnam’ın nüfusu 87 milyon! Her evde ortalama 4 çocuk var. Asıl halkına verilen isim >. Vietler genel nüfusun yaklaşık  %60 oranını oluşturuyorlar. Vietkong Amerikalılarla savaşan Vietnamlılara verilen ad. Ülkede 54 çeşit etnik grup var.  

Çin Halk Cumhuriyeti ve Sovyetler Birliği’nin desteklediği Kuzey Vietnam, ile ABD desteklediği Güney Vietnam  arasındaki savaş 1973 yılında sona erdiğinde yaklaşık 2 ile 4 milyon ortalama 3 milyon Vietnamlı, 30 ile 58 bin arasında da ABD li ölmüştür.  Savaştan sonra ülke uzun süre tanınmadığı gibi ABD 20 yıl boyunca Vietnam’a ambargo uygulamış ve bu durum 1975 yılında sona erdirilmiş.

Ülke tam bit motosiklet cenneti, yaklaşık 40 milyon motosiklet var. Motosiklet kullanıma bağlı olarak da egzozlarından çıkan gaz çok olduğu için neredeyse herkes ağız ve burnu kapatan özel dikim genellikle renkli malzemeden dikilmiş maske takıyor. Ülkede ikinci olarak dikkatimi çeken de zaten bu durum oldu. Motosiklete vergi yok ve 200-300 $ motosiklet satılıyor. Çoğunlukla da Çin’den geliyor.  Ülkeye dışarıdan vizen olsa motosiklet ile ülkeye giriş yapamıyorsun. Araba ise pahalı ve normal fiyatının üstüne  ayrıca %15 vergi var.

Hanoi de yeni modern şehir kuruluyor. Kurulmakta olan modern şehir, şehri denize bağlayan ve can damarı olarak tanımlanan Kızıl nehirin diğer tarafında yer alıyor. Her yıl yağan yağmurlarla Kızıl nehir daha da genişliyor. Nehrin genişlemesinin önlenmesi bakımdan da alınan herhangi bir önlem yok.

Turistik Old Quarter (eski şehir) bölgesindeki otelimize giderek yerleştikten sonra, Rich shaw denilen bisikletle yaptığımız 20 dakikalık gezi çok ama çok keyifli idi.

Zira, Hanoi’ nin iç kıpırdatan renkli sokakları ve farklı yaşam biçimlerinden etkilenmemek mümkün değil.

Her yer de, bizim ülkemizde de eskilerde sokak aralarında yoğurt satan satıcıların  kullandığı gibi, omuzlarına koydukları taşıyıcı görevi gören bir ağaç ve bu taşıcıya takılı aşağı doğru sarkan tepsi gibi kaplara koyulu her çeşit malzeme satan satıcılarla dolu. Karşıdan bakıldığında bir teraziye benzeyen bu taşıyıcılara Strett wonder veya Gharh deniyor.

Kalabalık bisiklet, motosiklet trafiği içinde yollarda karşıdan karşıya geçerken onları görüp duraksamayın, yürüyüşünüze devam edin, onlar size göre yanınızdan geçiyorlar. Şaşkınlık yapıp sağa sola giderseniz onlarda şaşırıyor.

Yeri gelmişken söylemem gereken bir konuda yaz döneminde Vietnam’a gelinmemesi gerekliliği, çok sıcak.

Viet’lerin yaşam tarzlarını öğrenmek için Vietnam etnografya müzesini mutlaka gezin. Bu müzede Vietnam’daki geçmiş yaşamın neredeyse tüm izlerini bulacaksınız.

Malezya’da İngiliz etkisiyle trafik soldan Vietnam’da ise Fransız etkisiyle normal trafik, yani sağdan trafik akışı olduğundan daha emniyetli hareket edebiliyorsunuz. Yollarda bisiklet ve motorlarla taşınan, canlı cansız yükleri gördüğünüzde şaşkınlığınızı gizleyemiyorsunuz.  Sokaklarda her an farklı görüntüyle karşılaşıyorsunuz, bunlardan birisi de seyyar berberler. Kaldırıma konulmuş bir sandalyeye oturtulmuş insanlar tıraş olurken görmek mümkün.

Vietnam hakkında bilgi aktarımına devam edelim…

Fransız etkisiyle yakın zamana kadar Fransızca konuşulurken, turizm nedeniyle İngilizce eğitime geçilmiş. 12 yıl eğitim zorunlu ama eğitim bedelini devlet karşılıyor. Hanoi de tam 69 üniversite var. Okuma oranı ise  % 98 . Dolayısıyla kültür seviyesi yüksek, kavga neredeyse yok. Çok sevecenler.. Sosyalist ülke, yönetim komünist ama halka disiplinden başka yansıyan yok. Halkın % 55 Budist 2. Sırada  Hristiyanlık  var bu şekilde inanış faklı şekilde devam edip gidiyor.

Çoğunluk Budist olmasına rağmen bilinen ve uygulananın aksine ölülerini yakmayıp gömüyorlar. Enteresan bir husus da tarlasında öleni kendi tarlasında gömüyorlar. Bu sebeple bazı tarlalarda bir veya birden fazla mezar görebilirsiniz..

En çok tüketilen tabi ki pirinç. Pirincin en fazla tüketilme şekli ise, buharda pişirilmiş topak halinde yenilen şekli ile normal kavrulmuş olarak yenilen şekli.

Aşağı yukarı tüm Vietnam’da görebileceğiniz diğer bir kare de, sokaklarda taburelerde ve küçük masalarda yemek yiyen, çay içen halk. Buna bağlı olarak da her yer gıda maddesi satan satıcılardan geçilmiyor.

1000 yılına kadar Çince hakim olmuş. 1600 lı yıllarda  Rodoslu Cizvit Alestandır, kullanıyor Çinlilerden ayrılması için  viet dilini üretmiş. Konuşurken 5 harfi geçmeyen kelimeler kullandıklarından dinlediğinizde hep aynı şeyi söylüyorlarmış gibi geliyor. Alfabelerinde ZFJ harfleri yok. Buna karşın, harflerin üzerine konan noktalamalarla alfabelerini zenginleştirmişler.

Bu bilgi aktarımından sonra tekrar gezimize devam edeli…Zira Hanoi’de görülmesi gereken  oldukça fazla yer var……

Müze gezimizden sonra,  Türkiye için Atatürk ne ise Vietnam içinde Ho Chi Me de o olduğundan anıt mezar ve müzesini görmeye gittik.

Ho chi me Kuzey ve güneyin birleşmesi için Rusya'da eğitim alıp Vietnam’a gelmiş ve bugünkü Vietnam’ın oluşumuna çok büyük katkıları olmuş. Birleşmeyi ve gelinen aşamayı görmeye ömrü yetmemiş  ama bu gelişmeler tamamen onun çabalarının sonucu.

Halen müze olarak gezilen evi ve çevresindeki binalar hanedanlığı desteklemek için Vietnam’a gelmiş olan Amerikalılar tarafından sürekli bombalanmış. Bu sebeple de zaman zaman yer altında yaşamını sürdürmüş. Anıtkabir’e benzeyen anıt mezarı da tüm görkemiyle bu alanda yer alıyor.. Müze niteliğindeki alanı, Ho chi me nin kullandığı araçları, yaşam alanlarındaki sadeliği görmelisiniz..

Ho chi me nin hayatını okumanızı tavsiye ederim.Zira, Nutuk ile karşılaştırdığınızda ülkemiz için yapılanların daha çok farkına varacağınıza eminim.

Anıt Kabir’e çok benzeyen Ho Chi Me’nin anıt mezarını ziyaretten sonra bu bölgeden ayrılıyoruz.

Öğleden sonra, Dünyaca meşhur su kuklası gösterilerini izlemeye gittik. Ne olduğu konusunda en ufak fikrim olmadığından tiyatroya girdiğinizde sahneye oturtulmuş yarım ay şeklindeki dere suyu renginde su dolu yaklaşık bir metre derinliğindeki havuzun görünüme pek anlam veremiyorsunuz. Ancak gösteri başladığında perdenin arkasından suyun içinden sahneye uzatılmış uzun çubuklarla yönetilen kuklaların gösterisi görülesi bir gösteri. Oyun bitiminde kuklaları büyük maharetle yönetenler de su içinde sizleri selamlamaya çıkıyorlar..

 

 

 
Toplam blog
: 25
: 400
Kayıt tarihi
: 20.01.12
 
 

1958 doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi babamın subay olması nedeniyle İzmir, Ayancık, Anka..