Ya ikinci anneler ?

Annelerimiz, bizim en değerli varlıklarımız anneler üzerine birçok şey

Yazıldı çizildi , ne kadar değerli olduklarını, fedakar olduklarını hepimiz biliyoruz.

Peki ya ikinci anneler ben hep ikinci anneler diye söylerim, ( üvey anne ) kelimesinden

nefret

ederim, ya onlar onlar da bir anne içlerinde iyileri de var kötüleride, genelde bizler hepkötüleriyle ilgili haberler duyarız, okuruz içlerinden iyi olanları az duyarız, eşininçocuğunu doğurmamış olsada ona kendi çocuğundan asla ama asla ayırt etmeyenler bilhassa kendi çocuğundan, ona değer verip sevip, büyütüp yetiştirse , doğurmasa da onu kalbinde doğurup büyütmüştür, kendi annesi gibi belki kendi annesinden de yakın olmuştur çocuğuna, hasta olduğunda sabahlara kadar başında durmuştu, bir yeri acısa kendi canı acımıştır. Arkadaş gibi olmuştur, yeri gelmiştir dost gibi olmuştur. Fakat değil bir fiske vurmak , bağırmamıştır bile, çocuğu da kendi annesi gibi benimsemiş annem annem diye sarılıp sarılıp ağlamışlardır. İkinci anne hiçbir zaman öz anneyi kötülememiş her defasında savunmuştur “ O seni 9 ay karnında taşıdı annendir o senin, tamam ben de senin annenim ama kızım sakın annene kızma annelere kızılmaz” demiştir ikinci anne, kızı da anne “ sen 6 yaşımdan beri bakıyorsun ( çocuk 16 yaşındadır) ikinci anneyle konuşmaları uzayıp gider, ikinci anne babaya bir erkek evlat verir 1 kız 1 erkek olmuşlardır öz kardeşler, baba aynı çünkü anne o kadar önemli olmuyor, tohum aynı tohum babanın tohumu, ve ikinci anne kardeşleri hiç ayırt etmemiştir , eşi de çok mutludur bu durumdan kızının hatası olduğunda babaya yansıtmaz kendisi halletmeye çalışır, her şeyiyle ilgilenir, yıkar giydirir saçlarını tarar kızı da saçlarıyla oynanmasını sever ikinci annesi de kırmaz kızını oynar saçlarıyla, ikisi de özden daha öte olmuşlardır işin ilginç yanıda kızı ikinci annesine çok benzemektedir, görenler aynı annene ( ikinci) benziyorsun derler, ve öz çocuğundan ayırt etmez ikinci anne oğluna neyse kızına da o alınır , gezdirilir, yedirilir, içirilir, anne de kızı da birbirlerine alışmışlardır.

En baştan kızı içinde ikinci anne içinde zor olmuştur. Eşinin ikinci evliliğidir, ikinci annenin ise tek evliliğidir, evlendikten hemen sonra kızını yanına alırlar, oğlan iki sene sonra dünyaya gözlerini açar.

Şu an kızı 16 oğlu ise 8 yaşındadır ve huzurlu bir şekilde yaşamlarına devam etmektedirler.

İşte böyle ikinci anne olup özden çok daha iyi bakan ve yakın olan anneler de var merak ediyorsunuz değil mi ? Bu anne kim diye?

Söyleyeyim o zaman benim evet ben

kendi çocuğundan kızını da ayırt etmeyen ben;

ARTIK ÖZÜM

ikinci anneliği kabul etmiyorum, kıyamıyorum ona hiçbir şeyden mahrum kalmasını istemiyorum, acıma duygusuyla değil severek isteyerek yapıyorum, dayanamıyorum üzülmesine, ağlamasına bağrıma basıyorum kızımı…..

ÇÜNKÜ BEN;KIZIMI FİZİKİ OLARAK DOĞURMADIM AMA

GÖNLÜMDE DOĞURUP BÜYÜTÜYORUM……………….

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Kaç geceler bana ninni söylerdi
Hasta olunca oydu başucumda bekleyen
Biraz yorulmayayım, üzülmeyeyim, hemen
Alır kucağına okşardı, saçlarımı öperdi.

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Uzun kış geceleri masal masaldı
Güzel çoban kızları, iyi kalpli sultanlar
Bir suyun akışı gibi geçip gitti zamanlar
Şimdi ne o dünkü çocuk, ne de o masal kaldı.

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Yıkayan oydu mürekkep lekeli parmaklarımı
Akşam biraz geciksem yollara düşerdi
Sokağa çıkarken «Yavrucuğum üşütme» derdi.
Hemen bir kazak örerdi biraz boş kaldı mı.

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Bilirim yine kalbinde yerim anacığım
Selam sana Anneler Günü İstanbul’dan
Yeni dönmüşçesine bir akşam okuldan
Vefalı ellerinden öperim anacığım.

Ümit Yaşar Oğuzcan