Yağmurun getirdikleri

"YAĞMURUN BİR GÜN DİNMİYECEĞİNDEN, HİÇ BİTMEZ GÖRÜNEN HAYAT IRMAĞININ BİR GÜN KURUMAYACAĞINDAN, SENİ ALIP DİYARDAN DİYARA GEZDİREN RÜZGARIN DURUVERMEYECEĞİNDEN EMİN MİSİN?"diye bir soru sormuş bunu dile getiren kişi... İlk önce hoş bir şiirin ilk dizeleri gibi geldiyse de kimse yaşamın insanlara neler getireceğini karşılığında neler götüreceğini bilemez.İnsan hayatının sonsuz ihtiyaçları maddi ve manevi hiç bitmediğinden ve ihtiyaçları sağlamak için devamlı yaşamı erteleyip ihtiyaçları uğruna deli gibi çalışıp bir şeyler elde edebilmek için uğraşırken, yağmur tabii ki dinmez.Bu uğurda kaybettiklerimizi düşünürsek bir saniye bizler aldığımız nefesin kıymetini bilmeden bize bahşedilen sağlığın değerini bilmeden gelecek için yaşamaya adepte edersek kendimizi, doğan güneşin mutluluğundan, gelen baharın sesinden, çoçukların neşesinden ne kadar heveslenebiliriz.

Zaman gün için yaşamayı öğretsede hangimiz günlük yaşamdan 5 dakika ayrılıp sabah erken doğan güneşin doğuşunu izlemek için sıcak yataklarımızdan kalkıp uykumuzdan kısarak pencereye doğru uzanmışızdır.Ya da batışında gökyüzünde oluşan olağanüstü kızıllığı görüp görmemezlikten gelmişizdir.Hayat dediğimiz koşturma içinde...

Irmak tabii ki kuruyor beslemezsen.Ama ırmağı besleyende günlük ihtiyaçlarımız mı? Yoksa sevdiklerimizden aldığımız sevgiler mi? Biraz komik düşünürsek kazandığımızı ırmağa verelim ne olur kazançlar ıslanır.Ama bir içine doğru yönelenim ayaklarımız sokalım o soğuk suyun kanımızı nasıl hareketlendirdiğine tanık olur birbirimizden nasıl faydalanabileceğimizi hissederiz.

Tekrar sorarsam ırmağı besleyen günlük ihtiyaç mı? Sevdiklerimizden aldığımız sevgiler mi? bizi yaşama bağlayan ırmağımızın kurumasını engelleyen.

İhtiyaç diyoruz ihtiyaç bence artık hayatımızda olandan fazlasını istemek eldekilerle yetinmemek anlamına geldi günümüz yaşantısında...Cep telefonu bir ihtiyaç EVET Sevdiklerimizden haber alabilmek, özlediklerimizin sesini duyarak yakınlaşmamızı sağlamak için ise evet bu bir ihtiyaç.Konuşuyormuyuz evet konuşuyoruz Eh olmuşken bir de görelim, görüyoruz diyorsanız bir üst modeline bunlarda yetmiyorsa daha da üstüne her defasında sebep İHTİYAÇ ...Artık bu ihtiyaçtan çıkıp daha fazlasını elde etmeye girmiyor mu?Bunun nesi kötü derseniz hiç bir kötülüğü yok benim hayıflandığım cep telefonuna verilen değeri gerçek hayatta sevdiklerimize verebiliyormuyuz?Bu ne alaka ama öyle...Sevmek ve sevilmekte bir ihtiyaçsa şu dünya da herkes bundan şikayet ediyorsa az sevilmek ve sevilmemekten neden bunun bir üst modelini kendimizde geliştiremiyoruz? Çünkü sevginizi verdiniz mi karşılık beklemeden dönerler size. Elinizden düşürdüğünüz zaman kırılmazlar, tamire götürseniz üstüne bir bedel ödemezsiniz kendileri kendi kendine yenilenir, hafızaları sizi daha iyi hizmet verebilmek için her yerde çekerler.Kapsama alanı dışında kalmazlar.Sizin anlayacağınız hizmette sınır yoktur.Hem paranız cebinizde kalır, hem de kalbinizin değeri artar.