Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Haziran '10

 
Kategori
Basketbol
 

YANIYORUM HALİME DE HALİMİZE DE

Aşağıdaki metin bugünkü (10 haziran 2010) tarihli Hürriyet gazetesinden yapılmıştır.

"Ülkemizde yapılacak Dünya Basketbol Şampiyonası’nda başarılı olabilmek için teknik ekip devşirme modeline yeşil ışık yaktı. F.Bahçe Ülkerli Emir Preldziç ve Kinsey forma için ilk sırada yer aldı."

Aşağıdaki alıntı 01 haziran 2009 tarihli (yazı ile ikibindokuz -bir yıl bir hafta öncesinde) yazımdan yapılmıştır. . Hala isterseniz okuyabilirsiniz. "..... Yok eğer gelecek hedefli ise yine derhal her iki koçla yollar ayrılmalı ama mevcut kadroya çok fazla dokunulmadan bir karar sakin sakin verilmelidir. O karar da yetenekli genç -çok genç- yabancı oyuncular mı devşirilecek veya transfer edilecek yoksa yerli alt yapı çok güçlendirilerek tamamen içemi dönülecek veya nispeten karma bir yapı mı kurulacak olmalıdır. ......."

Bakın sayın okurlar bu yazı ben demiştim olayı değildir. Sorun her konuda her zaman neden bu kadar öngörüsüz olduğumuzdur. Ben bir yıl önce basketbol sezonu kapanınca Sn. Ataman ve Sn. Tanjeviç ile yollar ayrılıp x y z yapılmalıdır diye yazıyorum. Sn. Ataman ile yollar Avrupa ve Türkiye' deki başarısızlık üzerine ayrılıyor, Sn. Tanjeviç ile yollar ise başarısızlığa rağmen ulusal takımda ayrılmıyor. FB-Ülker ile ayrıldı ama sağlık nedeni ile. O sağlık problemi çıkmasaydı sonuç ne olurdu hiç bir fikrim yok.

Allah aşkına bu ülkede ulusal takıma çağrılabilecek oyuncular benim mantaliteme göre de, yaygın görüşe göre de belli değil mi? Bu turnuvanın (dünya şampiyonası) tarihi belli değilmi? O zaman o kadro yeterli mi değil mi bilmiyormusunuz? Yumurta kapıya dayanınca mı federasyonun, koçun aklına devşirme geliyor. Neden neden şimdi? İki ayda ne yapacaksınız ? Üstelik devşireceğiniz her iki oyuncu da yanlış. Eğer sayın Preldziç böylesi üst düzey hedeflerin oyuncusu olsaydı FB-Ülker ilk turda Avrupa' ya veda etmezdi. Aynı şey Sn. Kinsey içinde geçerli. (Gerçi o biraz daha doğru.) Bakın tüm Türk takımlarının sorunu yerli pivot ve oyun kurucu (ama özellikle Pivot) olmamasıdır. Artık isim yazmayacağım, belirttiğim yazımda ve daha birçoğunda isim isim olmaz dedim. Eğer devşirecekseniz bir yıl önceden genç skor gücü olan pivot devşirin. Çünkü Sn. Atsür, Sn. Arslan, Sn. Tunçeri bir şekilde oyun kuruculuğu idare edebilirler. Sn. Türkoğlu' nu her noktada oynatabilirsiniz. Üç sayı çizgisi civarında birçok şut atacak oyuncumuz çıkar. Yani Sn. Preldziç' in pozisyonu zaten dolu. Ama pivot yok. Ben yazılarımda bunu da belirttim. Sahaya ille pivotla çıkılır diye bir kural yok. Bir defa da 5 kısa denersiniz alacağınız en kötü sonuçlar bunlar olur. Çünkü bizim pivotlarımızla takım zaten iki eksik oynuyor bana göre.

Sayın okurlar bakın sorun konu her ne olur ise olsun bizim analitik, sistematik, önceden düşünerek olasılıkları hesaplama ve karar alma tavrımızın olmamasıdır. Ekonomide, siyasette, sporda sürekli olarak tepkisel yaşıyoruz. Bizim için hiç bir olay çok taraflı değil. Ne görüyorsak o. Hatta ne görmek istiyorsak o. O gördüğümüze veya görmek istediğimize göre de bir tepki veriyoruz. Biz süreç yönetmiyoruz.

Ama en çok kendime yanıyorum bir köşe yazarı olamadım. Ben bedava yazmaya razıyım. Hiç mi gören yayın yönetmeni yok.

 
Toplam blog
: 226
: 558
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

15 Nisan 1959 İstanbul doğumluyum. Marmara üniversitesi siyasal bilimler fakültesi mezunuyum. Ancak ..