Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

16 Aralık '16

 
Kategori
Deneme
 

Yas tutamama üzerine

Yas tutamama üzerine
 

Alıntıdır...


2016... Belki bazılarımız için çok güzel bir yıldı, belki de kötü. Birileri evlendi, nişanlandı, sözlendi, sevgili oldu, aşık oldu, aşık olduğu kadına şiir yazdı. Birileri de ayrıldı, boşandı vesaire. Bazılarımız bu kışın, Paris'te, Londra'da veya Prag'ta gezip durdu, bazılarımız İstanbul, İzmir veya Ankara'da, sıcak bir kahvehanede (sizin tabirle cafe) avmde (shopping mall) "cool" takıldı. Lafım ona benim için ne iyi ama ülkem için berbat bir yıldı. Dolayısıyla bu yıl Türkiye'min en kötü yılıydı. 

Kader yine boş durmadı. Hoş aslında onun gerçek bir adı var. Onun adı terör! Onun adı iş kazası! Onun adı ihmaller zinciri ve onun adı göz yumma! Yinede onun adına kader demek lazım. Kader kahramanlarını aradı aradı aradı ve buldu. Ankara'da, İstanbul'da ve yurdun saymakla bitmez bir sürü şehrinde, havalimanından otobüs durağına stadyumdan cami avlusuna kadar aramızdan nice kahramanlar aldı. Onları bir defter yaprağını yırtıp alır gibi hızlı ve acımasızca alıp götürdü.

Peki bizler ne yaptık? Tabi ki sosyal medyada toplandık, birilerinin hayatları kararırken, bizim de profillerimiz karardı. Siyah beyaz fotoğraflar, haber linkleri, acılı aile fotoğrafları, annelerin yakarışları... Bu genellemeinin içindeki bazıları bu anneleri görüp kendi annesine sarılmaktan utandı, ekranda böylesine bir tablo varken.

Medyamızın durumu da şahaneydi. Açlıktan yiyecek ekmeği yokken Paris'te Creme Brulle içme hayalleri kuran üniversiteye yeni başlamış gençlere benziyordu. Adını saymak istemediğim (korkumdan değil gereksiz bulduğum için) saçma sapan muhabbetler edip duruyorlardı. Durum Nefes filminde Mete Yüzbaşının içtimada dediği gibiydi; 

"Çıkar süslü püslü bir kadın hüzünlü bir sesle anlatır. Ekin Bulut! Karakol baskınında şehit düştü. 45 saniye! Sonra da magazin haberleri..."

Oysa medyamız yas tutamıyordu çünkü hiç kimse yas tutmuyordu ki! Sözde moda ve stil yarışmaları, evlenme programları, futbol tartışma programları, siyaset tartışma programları gırla gidiyordu. Hepi topu 2 gün yas tuttuk ona da yas denirse. Bizdeki herkes ne yapıyorsa sen de onu yap mantığı artık duygularımıza da işledi. Yas tutamıyoruz çünkü kimse tutmuyor çünkü herkesin kendi derdi, iş bulma sıkıntısı, okulu, askerliği, memuriyeti ve kavgası o kadar ağır ki! Kimse bir başkasına dönüp üzülemiyor.

Ne acı değil mi?

Sevgili kahramanlar lütfen bizi affedin! Umarım bir gün sizlere layık olur ve yolumuza ışık olmaya bize güneş olmaya başlar ve öyle devam edersiniz.

Emre ERDEN

Not: Genelleyerek söylenmiş bir yazıdır. Genelin içinde değilseniz lütfen kızmayın. Sevgiler...

 
Toplam blog
: 203
: 322
Kayıt tarihi
: 16.11.13
 
 

1991 İskenderun doğumlu. EMU Mütercim Tercümanlık, Amasya Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği mezun..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara