- Kategori
- Okul Öncesi
Yaşamak, sevmek ve öğrenmek
Doğruyu da, yanlışı da göreceksin... yaşa, sev, öğren!
Kapı çalınıyor, içerideki ses “buyrun” diyor. Kapı yavaşça açılıyor, genç anne ve 6 yaşındaki oğlu kapıdan usulca süzülüyor.
- “Efendim biz kayıt için gelmiştik.”
- “Hangi bölge?”
- “......”
- “O bölgeden kayıt almıyoruz, o mahalledeki okula kayıt olacaksınız. Az önce o bölgeden bir veli kayıt aldırdı, kayıt parasını geri istedi.”
- “Fakat, oradaki okul yıkılacağı için size yönlendirdiler.......”
- “..!..” kapı yüzlerine kapanıyor.
Eğer 6 yaşındaysanız, anneniz sizi elinizden tutup okula yazdırmaya götürdüyse ve gittiğiniz okulun müdür yardımcısı gözlerinizin önünde, kapıyı annenizin yüzünüze kapattıysa ne yapardınız? Çocuk olduğunuz için muhtemelen o an birşey yapamazdınız. Ama eminim, o anı hiç unutmazdınız.
Böyle bir olay neden yaşanır? Bir eğitimci bilinci ne zaman bu raddeye gelebilir?
Bunu yapan bir öğretmen olabilir mi? Bir okul yöneticisi? Nasıl olur???
Sistemde sıkıntılı bir durum olabilir. Veliler çocuklarını nereye götürecekleri konusunda eksik bilgilendirilmiş olabilirler. Lakin eğer o bölgedeki okul kayıt alamıyor ise ve milli eğitimin bu konuda velileri yönlendirdiği okul yönetimi böylesi bir tutum sergiliyor ise burada velinin hatası nedir?
Kanunlar, uygar insanların en önemli araçları... İlkel insanın sopaları kullanacak başladığı öğrenme sürecinin insanoğlunu bugüne getiriş teorisine göre değerlendirirsek, önemli bir yol katedilmiş. Artık her alanda işleyişi düzenleyen etik ilkeler, yazılı kanunlar geliştirilmiş. En ilkel ilişkide bile önceleri birbirine karşı pek de dostane tutumlar sergilemeyen insanlar, karşılarındakini tanıma fırsatını bulduklarında, çok güzel ilişkiler kurabildiklerini de öğrenmişler bu uzun yolculukta.
Bugün geldiğimiz noktada çocuklarımız okul öncesi eğitim ile tanıştıkları dış dünyadaki kimliklerini ebeveynleri, öğretmenleri ve okul idaresi ile birlikte şekillendiriyorlar. Çocuğun tüm dünyası bu halkalardaki doğrular ve yanlışlar ile kuruluyor. Velinin gözü önünde böylesi bir tavır sergilendiğinde bir daha karşısına çıktığında, o okul için ne düşünecektir?
Okula gitmek yeterli mi diye düşündürüyor zaman zaman bazı eğitimli insanların tutumları ve davranışları. Yaşadığımız hayatı sevebilmek adına, sevebileceğimiz bir işimizin olması çok önemli. Böylelikle öğrenilenler çok daha etkili ve başarılı sonuçlar verebiliyor. Lütfen çocuklarımızın yaşamları boyunca severek yapacakları eğitimler alması için seferber olalım. Şuna kesinlikle inanıyorum ki, kimse kimseye hak etmediği şekilde davranmadığında hepimiz çok daha mutlu hayatlar sürebileceğiz.
Yeni öğretim yılı tüm öğretmenlere, öğrencilere ve velilere kutlu olsun.
Sevgiyle kalınız.