Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Kasım '06

 
Kategori
İlişkiler
 

Yaşlılar neden bu kadar zordur?

Yaşlılar neden bu kadar zordur?
 

Yaşlı insanları ne kadar anlamaya çalışssamda beceremiyorum. Tam anladım zannettiğimde bakıyorum ki daha yolu yarılamamışım bile. Ya da onlar çok sık değişiyor. Hiç bir şeyden memnun olmuyorlar. Hep karamsar geçiriyorlar günlerini. Sebeb yaşlanmış olmak, ölüme yaklaşmış olmak falan olmamalı. Ya da yalnız kalmışlık. Yalnız olmadıklarını asla kabul etmek istemezler. Gençken iyiydi de yaşlanınca mı kötü hayat? Hayatı sağlıklı bir şekilde sürdürülebiliyorsa neden bu memnuniyetsizlik?

Yaşlanınca anlarsın diyenleri duyar gibiyim. Ama yine de yaşlanınca hiç bir şeyden memnun olmamayı anlayamıyacağım. Özellikle eşi ölmüş tek başına yaşayanları. Deneyimli, görmüş geçirmiş olmaları her konuda yorum yapma, fikir yürütme hakkı veriyor zaten onlara. İyi de herşeyin hep kötüsünü düşünmek neyin nesi? Hem yalnız kalmak isterler hem sizi yanınızda isterler. Kendi düzenlerini bozmak istemez, sizin düzeninizi bozmak için uğraşırlar. Bayramdan bayrama hatırlıyorsunuz beni diye sitem ederler. Telefon edersiniz aradığınıza arayacağınıza pişman olursunuz. İhtiyacı olan şeyleri maddi manevi gücünüz el verdikçe karşılamaya çalışır hiçbir şeylerini eksik etmezsiniz, yaptıklarınızı bir kalemde silip beni düşündüğünüz mü var ki diye sitemle karşılaşırsınız. Çocuğunuzu götürürsünüz el öptürmeye, çocuk kazayla öpmese azıcık soğuk dursa, çocuğu ona karşı sevgisiz bırakmakla suçlanır, reddedilirsiniz. Hastalansa yanınıza getirmek istersiniz, o kendi evinde bakılmak ister. İşinizi gücünüzü bırakıp onun yanında kalamayacağınızı anlamak istemez, kabullenmez. Gelinini ya da damadını çocuğunu çalıyormuş gözüyle görür, paylaşmak duygusu onu hep üzmüştür. El kızı - el oğlu onu hiç bir zaman anlamaz, istemez zanneder. Her şey onun stediği gibi yapılsın, olsun ister. Fikirlerinin eskimiş olduğunu bilse de herkesin onun dediği şekilde yaşamasını ister. Torunlarının büyütülme şeklinin yanlış olduğunu düşünürler hep. Onların zamanındaki hiçbir şey şimdiki zamandaki gibi dejenere değildir. Varsa yoksa onun çocukluğu, gençliği, onun zamanındaki her şey daha güzeldir.

Sitem etmek yaşlıların en büyük silahıdır. Çocuklarını her suçlamaları, onlarda ne kadar derin yaralar açar bilmezler. Hem sitem edip küserler hem de ilgilenilmemekten şikayet ederler. Bence çocuklarını dünyaya getirmiş olmanın verdiği o yüksek duygular söyletip yaptırıyor bütün bunları yaşlılara. Sonra kendileri de pişman oluyor ama kırılan kırılmış oluyor. Evlat bile bir yere kadar dayanabiliyorsa anne-baba kaprisine el kızını-el oğlunu düşünün bir de. Koca insanlar niye kırılırmış demeyin. Onlarda anne-baba artık. Kendi anne-babalarını az çok anlar durumdalar. Çocuklarından ne bekleyip ne beklemeyeceklerini biliyorlardır artık. Çocuk muamelesi görmek hoşlarına gitmez artık. Yaşlılar ağızlarından çıkanları da duymaz oluyorlar bir süre sonra. Evlat yine de sabır çekip vicdan azabı duymamak için hoş görüp ilgileniyor büyüğüyle.

Zor şu yaşlıları memnun etmek zor. Ne yapsak ne etsek yine elde var sıfır. Yarın bir çiçek alıp gitseniz değişecek bir şey bulur musunuz bilmem? Dün gülücükler dağıtan insan bugün sizi kapıdan içeri almayabilir. Ders olsun bize bunlar, örnek olsun ki bizden sonrakiler bizim için zor insandı yorumunu yapmasınlar.

 
Toplam blog
: 144
: 2928
Kayıt tarihi
: 30.10.06
 
 

İzmir Cumhuriyeti'nde yaşıyorum... Sarmaşık Sanat Atölyesi'nde ebru sanatı ile uğraşıyorum. En es..