Yeni bir dönem başlıyor

"Yeni bir dönem başlıyor." Fenerbahçe camiasında son günlerde söylenen o kadar cümleden bir tanesi. Fenerbahçe'ye gönül veren insanların bu yeni dönemden umutlular ancak kafalarında yarattıkları bazı soru işaretleri var takım hakkında. Şu ana kadar yapılmış biri teknik direktör olmak üzere 4 transferin kaliteleri ortada. Geçen senelere göre Fenerbahçe yönetimi saçma sapan transferler yapmıyor. Gerekli takviyeler yaparak takımın iskeletini bozmuyor. Peki gelelim Fenerbahçe taraftarların kafasında oluşmuş soru işaretlerine. Aragones ve Aziz Yıldırım'ın arasındaki ilişki nasıl olacak? Koşan takım yaratan Aragones'in "koşmayan" Alex'i nasıl kullanacağı?

Kezman-Semih-Güiza üçlüsünden hangi ikisi sahada yer alacak? Yeni tranferlerden Emre'nin takımda nasıl bir rol alacağı? Gelelim cevaplara. Aslında cevapların bulmak çok kolay. Aziz Yıldırım'ın kişiliğini onu takip eden her kişi kolay bir şekilde çözebilir. Çalışkan, inançlı, disiplinli, prensipli ve en önemlisi tam bir Fenerbahçe'li. Onun geçmişte yaşadıkları yaptıkları her zaman eleştirildi. Tam bir olay adamı oldu. Özellikle takım ve teknik direktörler üzerinde baskı kurulduğu iddaa edildi. Açıkcası bu eleştiriler yersiz. Bir şirket düşünün. Sahibi veya en üst mevkide olan bir kişi olarak hayal edin kendinizi. Eğer şirkette bazı olaylardan memnun değilseniz ve bazı problemler varsa buna müdahale etmeniz gerekir ve yetkiniz vardır. Aziz Yıldırım'da geçmişte bunları yaptı ve eleştirildi. Bunun neresi yanlış? Aziz Yıldırım, Aragones'in imza gününde Aragones ile aynı felsefede olduklarını dile getirmişti. Ben de katılıyorum. Fenerbahçe'ye geçmişte gelen diğer teknik direktörlere göre Aragones'in Aziz Yıldırım'a daha yakın bir futbol felsefesi var. Ben anlaşacaklarını ve Aziz Yıldırım'ın artık soyunma odalarında gözüküceğini düşünmüyorum..Gelelim 2.soruya; Koşan bir takımda "koşmayan" Alex'in yeri nedir? Ben Alex'in koşmadığına inanmıyorum. Bazı futbolcular vardır koştuğu belli olur, bazıları vardır boş koşar bazılar vardır zamanında koşar. Alex zamanında koşan futbolculardan. Aragones'in aklı varsa Alex'i kullanır. 3.soru ise forvetler. Bu taraftar gerçekten Kezman'ı çok seviyor. Nedeni ise bir şeyler başarmak için mücadele etmesi. Ama hazırlık maçları da gösterdi ki ileri ikili Semih ve Güiza olacak. Bence de doğru seçim. Nöbetçi golcü Euro 2008'de gerçek bir golcü olduğunu gösterdi. Büyük bir sezonda yedek kalarak gol kralı oldu. Güiza'nın kalitesini konuşmaya bile gerek yok. Son soru ise Emre Belözoğlu ve takımdaki yeri. Emre bence bu takımda yer almalıdır. İster sol kanatta ister göbekte ister sağ kanatta. Ancak en büyük problemi sakatlığı. Kendisini daha iyi yerlerde görmek istesekte onun vücudu bunu hep reddetti, engelledi. Bu dört soru ile yeni dönemin başlangıcından bahsetmiş olduk. Umarım herşey yolunda gider ve Fenerbahçe Avrupa'da Türk Futbolu'nu hakettiği yere getirir.