- Kategori
- Şiir
YILDIRAY

Akşamın karanlığında
Hafif sisli bir havada
İşten çıkmış yürüyordum
Eller cepte gidiyordum
Baktım bir karaltı ufkumda
Belirirken sorular kafamda
Yaklaştım oraya adım adım
Bir şey devrilmiş bir de baktım
Bir at arabası yuvarlanmış
Meyveler etrafa yayılmış
Bastıramıyor seyyar satıcı öfkesini
Ah çekip dizine vuruyor kasketini
Hıncından bıyıklarını yiyor
Bağırırken gözleri büyüyor:
"Zaten arsız atın tekiydi
Huysuzluğu bitmemekteydi
Yürütmek için iki adım öteye
Tükenirdim iteleye iteleye
Sanki bu at en büyük düşmanım
Aldığım güne bin pişmanım"
Aşağı indim merakla tümsekten
Yüreğim kabardı gördüklerimden
İri ve narin bir at yerdeydi
Simsiyah asil bir gölgeydi
Kırık boynu yaslanmış geriye yatmış
Burnundan sızım sızım kanlar akmış
Kapkara sular inmiş gözlerine
Tekerin biri batmış bedenine
Derken bana bir hal geldi
Gözlerime ağırlık geldi
Gözlerimi kapadım
Gözlerimi açtım
Baktım at dile geldi:
"Benim adım Yıldıray
Gökte güneş ve ay
Safkan yarış atıyım
Yerde tozum ben dumanım
Ben pistte tavlada koşarken
Çağlayan gibi kükreyip akarken
Rüzgar kalırdı bir tek rakibim
Tüm yarışlarda hep birinciydim
Ama zaman geçti gücüm tükendi
Çektiler yarıştan aldılar beni
O ona sattı, o buna sattı derken
En son bir seyyara sattılar beni
Rüzgarın oğluyken bir yük taşıtıydım artık
Yıldızlarda dolaşırken nalım vuruyordu artık
Her gün sırtımda şaklayan kamçı izleri
Sahibimin küfür dolu acımasız sözleri
Bugün hiçbir şey yemeden içmeden
Dolaştım sokak sokak neden bilmeden
En son bu sarp yamaçtan geçerken
Şahlandı ruhum çılgınca birden
Kurtardım dizginlerden yelelerimi
Bıraktım özgürlüğe hayallerimi
Şimdi gökyüzünde bir yılkı içinde
Koşuyorum durmadan Burak sevincinde
Kementleyip sıkıca satsalar da beni
Pranga pranga tutsalar da beni
Benim adım Yıldıray
Gökte güneş ve ay
Safkan yarış atıyım
Yerde tozum ben dumanım
Onursuzca yaşamaktansa
Ölümün kahramanıyım."