Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Haziran '08

 
Kategori
Üniversiteler
 

Yük başkanı

Yük başkanı
 

YÜK BAŞKANI


Sanırım göreve geldiği günden bu zamana kadar yapmış olduğu, yapmaya çalıştığı (hatırlayalım maaşının bundan böyle 3 ile çarpılıp da kendisine ödenmesini rica buyurmuştu) işleri düşünecek olursak, Türkiye’ye YÜK olmaktan başka bir işe yaramayan ve o makamı işgal eden zat-ı muhterem için bu tanımlama yerinde olacaktır. Bu adam ne yapmaya çalışıyor, hangi amaca hizmet ediyor hala çözemedim fakat Türkiye için ciddi bir tehlike oluşturduğu kesin. Evet abartı yapmadan söylüyorum, ciddi bir tehlike!!!

Hatırlarsanız bu şahıs kendisinin en ufak bir bilgisi bile olmadığı halde bir anda gazetelere demeç vererek ön lisans mezunlarınında kısa dönem askerlik yapacağına dair duyumlar aldığını söylemişti. Nereden, ne şekilde bir duyum olduğu belli değil tabi. Çünkü zaten böyle bir olayın gerçekle alakası olmadığı da kamuoyuna hemen duyuruldu. Fakat burada önemli olan nokta şu ki, bu adam neden ortlaığı karıştıracak böyle bir açıklama yapma gereği hissetti. Çünkü takdir edersiniz ki, tüm ülkeyi ilgilendiren ve söylentisi dahi bir çok insanın umutlanmasına yol açabilecek bir konudan bahsediyoruz. Neyse ki bu etkisi uzun sürmeyecek garip bir girişimdi ama yine de mide bulandırdı. Yani benim için öyle..

Peki şimdi asıl ciddi tehlikeden bahsedelim. Bu adam oturduğu koltuğun yetkisini kullanarak fakültelerin kontenjanlaının artırıldığını açıkladı. Ne yazıkki Türkiye için böylesine talihsiz bir kararı 11 e 9 oyla kabul ettiler. Bilmem Türkiye’de işsizlerin büyük çoğunluğunu üniversite mezunlarının oluşturduğunu belirtmemize gerek var mı. Şahıs kontenjan artırımı ile ilgili olarak ise öğretim görevlisi ve yeni yapılan üniversitelerin (neredeyse hepsi ticari amaçlı kurulmuş olan özel üniversiteler) sayısındaki artışa karşılık öğrenci sayısınında artması gerektiği gibi saçma bir sebep öne sürmüş. Galiba profesörü olmayan fakültelerden hiç haberi yok. Şu anda bile çevremde iş imkanına sahip olmayan o kadar çok üniversite mezunu varki, garanti meslek olarak bilinen öğretmenler bile artık evlerinde atama günlerinin gelmesini dualarla bekliyorlar. Küçük şanslı bir azınlık haricinde artık üniversite mezunu olmak yalan bir diplomadan başka bir anlam ifade etmeyecek. Hatta şu anda bile çevreden kulağıma gelen, “üniversitede ailemin bana harcadığı parayla 18 yaşında ufak çaplı bir iş kursaydım şimdi en azından uğraştığım bir işim olurdu” diyen insanların sayısı çok daha fazla artacak. Ve bir ayrıntı daha, liselerin 4 yıla çıkarılmış olması nedeniyle başarılı bir çok öğrencinin bu yıl sınava giremeyecek olması ve üstüne bir de bu kontenjan artışını düşünecek olursak 2008-2009 öğretim yılı bünyelerine katacakları öğrenciler açısından Türkiye üniversiteleri için kayıp ve talihsiz bir yıl olacaktır. Herkesin hakkında hayırlısını dilerim...

 
Toplam blog
: 8
: 422
Kayıt tarihi
: 21.05.08
 
 

Ankara'da doğdum ve üniversiteye kadar da bu şehirde yaşadım. Daha sonra İzmir'de bir 5 yıl süren öğ..