Yükseklerde uçmak

Hindilerle beraber yaşayanlar, kartallarla gök yüzüne tırmanamazlarmış. Ben bu deyimi çok benimsiyorum. Bu yüzden gök yüzünde kartallarla uçmak istiyor, rüzgara karşı kanat çırpıyorum.

Uçsuz bucaksız maviliğin içinde, yağmur yüklü bulutların üstünde, özgürlüğün tadını çıkartmak, doyasıya uçmak, sınır olmadan engele takılmadan uçmak.
Siyaset, spor, edebiyat, şiir benim gökyüzüm. Okumayı da yazmayı da seviyorum. Düşüncemi paylaşmak benim olmazsa olmazım.

Yazarken doğruyu ya da benim doğrumu paylaşıyorum. Doğrularım çoğu zaman sizin de doğrunuz. Ön yargım yok.

Einştayın'ın ifadesiyle" Atomun çekirdeğini patlatmaktan daha zor" olan önyargımı törpülemeyi başardım.

Kartallarla gökyüzünde uçarken, pike yapıp yükseklerden uçsuz bucaksız okyanusların üzerine iniyor, martılarlada kanat çırpıp, Mavi denizin hoş kokusunu da teneffüs ediyorum.

Bazen okyanusun dalgaları, yüreğimdeki dalgalarla karışıyor gümbür, gümbür kumsalı dövüyor. Kumsalda ki kumdan kale yapan çocuklar dalga boyuna bakıp ya kaçıyor, ya da kum kaleleri bırakıp, dalgalar üzerinde sörf yapmaya koşuyor.
İşte bende çocuklar gibiyim. Hem gökyüzünde uçmayı, hem dalgalı denizde sörf yapmayı ve de kumsalda; kumdan şehir kurmayı seviyorum.

Biliyorum ki sizde katılıyorsunuz bana. Öyleyse ne duruyorsunuz, hadi uçun gökyüzü sizi bekliyor.