- Kategori
- Gündelik Yaşam
Zalim, zulüm düzeni
Günümüz insanların çoğu şansızlar. Teknolojik olarak çok gelişmişlik, ilerlemeler var ancak parası olabilene. Hak edildiğimiz gibi yönetilemiyor ve güzel yönetimi hak edemiyoruz. Ekonomik düzenimiz çarpık, gelir adaleti bozuk. Bozuk, çarpık düzende yaşamak, insanları mutsuzlaştırarak hayattan zevk almamalarına sebep oluyor. Bu zalim düzenin nedenlerin başında, yönetenlerin adil bir yönetim düzeni kuramamalarındandır. Çünkü işlerine böyle gelmektedir. Çarpık yönetim ve zihniyet hayatımızın her alanına girerek yaşantımızı, yaşanmaz hale koymaktadır.
Dünyadaki açlık, sefaletlerin en büyük nedenlerinden; zenginlerin birçoğu doyumsuz ve her zaman kendi çıkarlarını korumasındandır. Paylaşımdan yana olmayışlarındandır. Bu doyumsuzluk ve her zaman hayatta kalacaklarmış gibi davranışları, dar gelirli insanları sıkıntılar içinde kıvrandırmaktadır. Öyle bir yaşantımız olmalı ki; adil, hak, adalet içinde, düzenli gelir dağılımı olan, gülen yüzler, yaşamaktan, yaşatmaktan zevk duyan, hoşgörülü, mütevazı, iyiliksever, saygı, sevgiye önem veren, insanlık olabilse. Eğitim, sağlık, güvenlik harcamalarının devlet tarafından sağlanması ve bu alanlardaki bütün giderlerin tamamen vatandaşa yansıtılmaması gerekir ve adil olanı da bu olmalı. Artık öyle bir hale gelmişiz ki, oturduğumuz yerler site, ada vesaire düzeni altında, çit, çepeçevre kapatılarak, sözde güvenlik çemberlerini oluşturulmuşuz. Sonuç olarak güvenlik giderleri, eğitim giderleri, ulaşım giderleri, sağlık giderleri ve bunun gibi bir sürü giderler içinde zulümlere maruz kalmışız. Bu çarpık düzen içinde gel de yaşa, yaşayabilirsen… Büyük şehirlerde çarpık kentleşmeler, yol, köprü, trafik durumları daha vahim berbat bir durum. Bu durum içinde sağlıklı ve mutlu yaşam değil, eziyetli bir yaşam olmaktadır. Bilinmelidir ki, sağlıklı ve adil bir yönetim biçimi olmadıktan sonra herkes mutsuz olmaya mahkûm kalır. Ekonomideki milli gelir seviyelerinin adil olması, kayıt dışı bütün gider ve gelirlerin kayıt altına alınarak, milli, adaletli bir bütçe oluşturulması gereklidir. Hak, adalet, eşitlik sözde değil özde ve zihinlerde olmalı. Özde, zihinlerde olmayan adalet bilinci, hem dinimize hem de yaşantımıza büyük zarar, ziyana, ahlaksal tahribata yol açmaktadır. İnsanlık adına yaşanılabilir bir dünya düzeninin gelmesini hayal ediyor ve gelmesini diliyorum. Mutlu, umutlu, sağlıklı bir gelecek hepimizin olsun. Hayat kısa, yaşam zor olmasın…