Zenginin kızı,fakirin oğlu

Zengin ile yoksul arasındaki uçurum, kalubeladan beri gittikçe derinleşen bir yar oluyor. Bu ülke insanları ağalardan, haslardan, elitlerden, seçkinlerden, akillerden, zorbalardan neler çekmiş neler.

Zengin kızını yoksula verir mi? Vermez.

Sevda da zengini, fakiri, ağayı, hası, elit’i, seçkini, akili ve zorbayı dinlemez. Vaktiyle fakir bir baba zengin ağanın kızını fakir oğluna istemiş.

Hayır, cevabı veren zengin ağa birde fakiri köyden göçe zorlamış, neyse ki köylüler araya girmiş zengin zorba ağanın göç emri durdurulmuş.

Sevdadır bu zengin, zorba, ağa ve göç dinlemez.

Yakın köyler, kasabalar, ilçeler aracı olmuşlar fakat çare olamamışlar. Sonuçta iki şehrin idarecileri beraberindeki heyetle köye varmışlar zengin, zorba ağa heyeti kırmamış ama göç şartını tekrarlamış.  

Şartım, şart olsun, kızım, damadım olacak fakir oğlan ve ailesi bu köyden göç edecek. Zengin zorba ağanın şartı kabul edilmiş, fakir oğlanın babası, anası uzak bir köye göç etmişler. Fakir oğlan zengin zorba ağanın kızıyla burada evlenmiş.  

Oğlan sonradan kendine bir ev yaptırmış oraya taşınmış. Birkaç yıl sonra oğlanın annesi vefat etmiş. Fakir baba kalmış ortalıkta.

Zengin, zorba ağanın kızı sevdası uğruna senin baban benim de babamdır, babanı bizim eve getir, ben ona babam gibi bakarım demiş. Oğlan buna çok sevinmiş, babasını eve getirmiş.   

Gerçek seven canan esasa intikal edince, geriye kalan can içinde yol görünürmüş. Bir müddet sonra fakir oğlanın fakir babası yastık, döşek yatalak hastası olmuş.  

Her yerde var oldukları gibi köyden fitneciler, fesatçılar hemen zengin, zorba ağaya haber vermişler. Sizin kızınız yatalak kayınbabasının hizmetini yapıyor, temizliyor, giydiriyor, banyo yaptırıyor, bu size yakışır mı? demişler.

Zengin, zorba ağanın karısı, kızın bulunduğu köye gitmiş, kızını başka bir eve çağırmış. “Ben seni kayınbabanın hizmetini yapmak için büyütmedim, ben seni el sana hizmet etsin diye büyüttüm, besledim" demiş.

Kayınbabanın hizmetini yaparsan seni evlatlıktan ret ederiz. Bir daha adını ağzımıza almayız. Onu evinden gönder ki seni af edelim. Köye gelir gidersin beni de, babanı da görürsün” demiş.

Zengin, zorba ağanın kızı evine dünmüş, düşünmüş taşınmış bu civarda benden başka annesinin, babasının, hasretini çeken bir başkası yok. Annem doğru söylüyor, ben kayınbabamın hizmetinden vazgeçeyim.

Eve dönen kocasını almış dört duvar arasına ( özel oda ) Bey, biliyorsun ben seni seviyorum, ama artık babanın hizmetini yapamam. "YA BEN, YA BABAN "demiş, Oğlanın dünyası yıkılmış, ağlamaya başlamış, bizim sevdamıza âlem şahit oldu.

Sen babanı getir dedin bende getirdim. Her kes senin gösterdiğin ilgiyi takdir ederken birden ne oldu? Zengin, zorba ağanın kızı hayır demiş babana bakamam, babanı buradan götüreceksin.

Bu kez oğlan günlerce düşünmeye başlamış. Bütün palanları denemiş ama sevdası için aklın, fikrin ürettiği şeytani ve merhametsiz planı uygulamaya karar vermiş.

Dört duvar içinde konuşurlarken zengin, zorba ağanın kızı kocasına babanı ne yapacaksın? diye sormuş. Oğlan sabırlı ol bu gece babamı buradan götüreceğim cevabını vermiş.

Gecenin geç saatlerinde oğlan elinde bir çuval babasına seslenmiş. Baba seni falan köye götüreyim, bir müddet akrabalarda kalırsın demiş. Yaşlı adam olur oğlum sen bilirsin, Peki, o elindeki çuval neyin nesi.   

Baba çuvalsız olmaz sırtımdan düşersin, çuvala girersen seni daha rahat taşırım. Peki, oğlum bari çuvalda bir delik aç da nefes alayım. Oğlan çuvalda yeterince bir delik açmış ve babasını çuval içinde sırtına almış gecenin karanlığında yola koyulmuş bir tepeye varmışlar.

Oğlan sıkışmış çuvalı yere barakmış ihtiyacını gidermek için çalıların arkasına gidince, baba çuvalın deliğinden etrafa bakmış ki burası o tepe, o taşlık ve o uçurum. Burası yakından tanıdık yer.    

Oğlan dönüşte çuvalı tekrar sırtına alacağı sırada, baba oğluna seslenmiş. Oğlum artık zahmet etme. Ben bu tepeyi, bu taşları, bu uçurumu tanıyorum. Bende babamı çuval içinde bu tepeye getirmiştim kurtlara, kuşlara teslim etmiştim.

Sen beni çuvaldan çıkar burada kurtlara, kuşlara bırak git zengin, zorba ağanın kızıyla mutluluğu yaşamaya devam et.

Oğlan ağlamaya başlamış babasını çuvaldan çıkarıp kucağına alarak eve dönmüş. Zengin, zorba ağanın kızına hanım, gel bizim dört duvar arasına, anlatacaklarım var sana.  

Dinle zengin ağanın kızı, babam, son nefesine kadar artık burada kalacak. Senin yerin zengin, zorba ağanın konağı olacak" Y A BABAM, YA SEN" demiş. Bilenlere bir, bilmeyenlere iki bin bir.. 

Kıymetli okurlarımıza saygılar sunuyorum.

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN