Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ağustos '15

 
Kategori
Güncel
 

Değirmenim terse döndü bu sene

 Değirmenim terse döndü bu sene
 

Görsel alıntı


Baharı beklesem yine burnumda tüter özlem, tahammül edemem. Yazda gitsem sinemdeki buzlar erimez çekemem.

Kışın gitsem hasret ateşini söndüremem. Hazanda çekip gitsem de artık bitsin diyorum bu özlem.  

Âşık Ali Kızıltuğ şöyle diyor:

DEĞİRMENİM TERSE DÖNDÜ BU SENE-

BULGURA MI YANAM, UNA MI YANAM-

YAR ORADA OLDU KANSER,

BEN BURADA OLDUM VEREM-

BEN, BANA MI YANAM, YARA MI YANAM.  

Siyasette de zaman tersine döndü bu sene, siyahlar karıştı beyaza dumanlara mı yanalım, grilere mi yanalım.

Bağımızda budaklı dallı siyah güller de açtı, beyazlara, kırmızılılara, sarılara, mor renkli güllere mi yanalım, bülbüllere mi yanalım, dallara, dikenlere mi yanalım.

Gayeler birleşti, olanlara mı yanalım, giden canlara mı yanalım. Çınarın dallarına rüzgâr yön veriyor, umutlara mı yanalım, hayallere mi yanalım.

Yaralar sargıya sarılmış, diller susmuş, yüreğin yarasına mı yanalım, vicdan yarasına mı yanalım.

Haksızlık karşısında eğilenleri, dalkavukluktan haz alanları gördükçe vicdan sitem ediyor, sonra isyan etmeye başlıyor. Siteme mi yanalım, isyana mı yanalım.

Varma soysuzun bağına harabı-abat olur,

Meyvelerine el uzatma yaralar seni har dikenleri,

Bildiğiniz gibi beyaz ile siyah renkler ortak oldu.

 

Bakınız 7 Haziran seçimleri başlamadan, 4 Mart 2015 tarihinde neler yazmışız. Dilerseniz o yazdığımız yazının bir bölümünü tekrar okuyalım.

http://blog.milliyet.com.tr/-beyaz-ile-siyah-renkler-ortak-olacaklar/Blog/?BlogNo=491810      

Ben kesin diyeyim, siz okurlar belki deyin, bundan sonra ülke yönetimini beyazlar ile siyah renkli siyasetçiler yönetecekler. 

Peki, diğer renkli siyasetçiler ne olacak diyebilirsiniz, onlar için henüz vakit erken ancak havanında siyaseti var.

Gelecekte daha çok kar yağacak, yağmur yağacak, derelerden sular akacak. Beyaz ile siyah hariç tüm renkler sel sularında renksiz kalacaklar.

Beyaz ile siyah renkler hem ülke yönetiminde, hem de ticarette ortak olacaklar.

Olmaz demeyin, bu renkler birbirine uymaz demeyin. Renk ayrı, göz ayrı, bakış ayrı. Mesele özde bitiyor.

( Ben bu yazımda A, harfi mertektir, B, harfi  mertebedir açıklaması yapamam ki, sizler Arifsiniz, Ariflere tarif gerekmez ki ) İnsanın içinden şöyle bir temenni geçiyor. 

Allah’ım beyaz ile siyahın birlikteliğini daim ve kaim eyle. Siyah hiçbir zaman beyaza bulaşıp beyazı kara etmesin. 

Siyah ile beyaz ortak olunca bağbanlar kendi istek ve arzularıyla meyvesiz, yapraksız, kuşkonmaz, gölgesiz, beyaz budaklı, siyah dikenli fidanlar yetiştirirler.

Bütün sözlerin ütüye ihtiyacı olur, kamçıya ihtiyacı yoktur. Beyaz  ile siyah renkler de birlikte toplumu yönetmede sözlerine gereken dikkat ve özeni göstermelidirler.

Aksi halde renklerin akıbeti duman olur. 

Hayaller yıkılır, umutlar tükenir, topluma yazık olur.

Biliyorsunuz hiçbir zaman kendime yazarım, şairim demedim ve demem. Fakat bazen yazarlar gibi yazıyorum. Hâşâ bana ne gökten, ne payitahttan bir haber falan gelmedi.

Sizin görmediğiniz, benim yakından tanıdığım dertli, hüzünlü yüreğim bana öyle dedi de öyle yazdım.

Sizlerde çok iyi biliyorsunuz ki rüzgârın eseceği yaprakların, yağmurların yağacağı bulutların hareketinden anlaşılır.

Ben yağmurun gökten yere yağdığını biliyorum. Rüzgârın hangi yönden eseceğini bilmiyorum.

Ahhhh! Fakiro sen niye geldin bu dünyaya? Yokluk, kıtlık, darlık, zorluk senin. Soğuk, ayaz, yağmur, kar, dolu senin. Hastalık, verem, tifo, kanser senin. Dert, hüzün, acı senin.

Güller elin dikenler senin. Mezarında bile baş ve ayak taşların eğri senin. Aklın yok ne işin var bu dünyada senin.

Bazı yaralar var ki kapanmış olsalar dahi dokununca sızlarlar. Toplumun yaraları da insanın yarası gibidir. Diller söylemese de, yürekler hiç unutmaz.

Hoşa giden, yararlı yalanları, hileleri, haramı, avuç, dolusu yutarız, acıları, gerçekleri ise yudum, yudum içeriz.

Her yara zamanla kapanabilir lakin vicdan yarasını hiçbir zaman, hiçbir tedavi kapatamaz.

 

 

Kıymetli okurlarımıza saygılar sunuyorum.

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 608
: 2204
Kayıt tarihi
: 12.04.12
 
 

Bingöl'de, Baharın son ayında, ikindi üzeri un ambarı (kiler) arkasında, ebesiz, hemşiresiz, Emin..