9985 yazı bulundu
Sıralama :
İmparatorluğun çöküşü gibi miydi yoksa küçücük kalbin hem burukluk hem de tatlı bir heyecanla çarpması mı. 9 yaşındaydım kardeşim dünyaya geldiği zaman. Aralarında bizim kadar yaş farkı olanlar bilir daha çabuk büyümeli daha çabuk olgunlaşmalısınızdı...
Biz yedi kuşak Karadeniz’liyiz. Fıkra gibidir hayatımız. Birkaç yıl önce yaşadığımız canlı canlı fıkrayı paylaşmak istiyorum sizlerle.Sabah erkenden kalktım işim beni bekliyor. Uyku mahmurluğuyla mutfağa yöneldim. Bir iki lokma atıştırıp midemi yatış...
Yoo dostlarınıza haksızlık etmeyin.Bir ara bir sor Allah Aşkına diyorsunuz biliyorum fakat öyle de olsa kalpleri sizin için çarpanlar var. Ben bundan eminim. Sizi sadece siz mi biliyor sanıyorsunuz.Elbette hayır. Nereye güler nereye ağlarsınız bunu d...
Yavaş yavaş yetişkin olmaya başlamıştık artık ilgi alanları da değişimlere uğramaya başlamıştı, kanın daha deli aktığı, hayatın toz pembe göründüğü Artık aynalar daha bir yakın...
Sabah her güne benzeyen bir şekilde inmişti Nişantaşı’na. Bu şehirde güneş nereden görünürse görünsün muhteşemdir. İlham ve haz verir. Bir yerinden baktığınızda orasının o şehrin en güzel yeri olduğunu söyleyebileceğiniz yüzlerce yer bulunan kaç ta...
Hoşgeldin 12 EylülGeceyarısını çoktan geçmiş olmalıydı; kapının vurulmasıyla uyandık. Komşuların duymaması için şöyle sessizden, derinden bir vuruş. İlk başta tereddüt ettik kapı gerçekten vuruluyor mu diye? Yarı uykulu yarı uyanık kendi kendimize d...
“Anne!.. Annee...” Öylesine ürkek ve kaygılı seslendim ki, kendi sesimi duyduğumdan bile emin değildim. Uyanmadığını görünce biraz daha beklemeye karar verip yönümü, bir camı ebru desenleri gibi nakışlanarak buz tutmuş pencereye döndüm. Gözümün göre...
Çalıştığım iş yerinde Bulgaristan göçmeni İsmail Ağabey vardı bir zamanlar. Gün görmüş , kalender adamdı. Alçacık boylu, tıknaz, her zaman gülen kara gözleriye sevimli bir ihtiyarcıktı. Başkalarına tuhaf gelebilir ama benim çok hoşuma giden bir ta...
Her sabah kapının önünde okul servisini beklerken gözünü karşı apartmanın kapısından alamıyordu. İnce uzun boylu narin kız elinde kitapları kapıdan çıktığında rahatlıyordu. Aynı okulda okuyorlardı. Kendisi servisle gidiyordu genç kız ise dolmuşla.Kız...
"Hadi gel, eve gidiyoruz" dedi. Bu sesi tanıyordum, İlker Abimdi, hiç itirazsız kabul ettim, tutuştuk elele başladık yürümeye.Sokağımıza gelince;"Annen bizde, sende yukarı çık, ben Tamer'le top oynamaya okulun bahçesine gidiyorum" dedi. Der demezde 3...