1129 yazı bulundu
Sıralama :
1930’lu yılların ilk yarısında, Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü’nde müdürlük yapan Halit Ziya Kalkancı, daha önce İstanbul – Çapa Kız Öğretmen Okulu müdürüdür. Başvuran 400’den fazla adaydan, sıkı bir sınav yapıp v...
Yaşanmış Bir İş Güvenliği Eğitimi Hikâyesi Bir tanıdığım iş güvenliği uzmanı, bir firmaya personel eğitimine gidiyor. "Hoşbeşten" sonra firma yetkilileri; personelin eğitim salonunda çok fazla kalamayacağını, herkesin yapması gereken ço...
'Kader anı' derler ya hani.Yazmak istedim. Kızım Şule ile çok samimiydik. Telefonda bana;'babişko' derdi.Çok hoşuma giderdi. Zor soruları olurdu; -Baba senin neden hiç arkadaşın yok? -Baba ben ermeniyle evlenirsem ne dersin? -Baba beni...
İlkokul öncesi çocukluğumda yaşı geçkin bir Kaniye kadın vardı. Bizim şehrin çok meşhur ev düğünlerinin kına gecelerinde ve nişan merasimlerinde tefiyle kadınları raks ettiren bir kadındı Kaniye. Gelinler, onun tefinin zillerinden dökülen nağm...
Yine anılarım depreşti, hemde tam 50 yıl öncesinden.. Bloğ yazarlarımızdan sayın ''cdenizkent'' benim anılarımı okuduğunda; Gülsen hanım komşuyuz dediğinde, Deniz beyin yazmış olduğu anıları okumaya ilk bölümden değilde 8. bölümden gözüme Lonca ta...
Annem aynanın karşısında saçlarını taramaktaydı. Dökülen saçları uçuşmasın diye omzunda beyaz bir tülbent vardı. Odanın kapısında durmuş onu seyrediyordum. Kollarını açıp beni yanına çağırdı.Koştum kucakladım hemen. Kuaförcülük oynamaya ...
Avcılığı spor amacıyla yaparım. Ancak öyle zamanlar olur ki mahrumiyet yerlerinde et ihtiyacınızı av hayvanlarından karşılamak zorunda kalırsınız. Üreme mevsiminin dışında ve aşırıya kaçmamak üzere bu şekilde avlanmaya ben karşı değilim. Aksine, ...
Bir av günü dere tepe dolaştım, yorgunluktan ölüyorum. Köye doğru yöneldim ama elimde süperpoze hazır ve bir tepeyi aşmam gerekiyor. Dağın eteğinin üst tarafındayım ama eğim çok fazla. Üstten gidiyorum ki alt taraftan bir şey kalkarsa göreyim diye...
Karlı kış günlerinde Kars köylerinin bakkal dükkanları kahvehane gibidir. Oralarda çay yapılıp pişti oynandığı bile olur. Kapalı yerde bile o yörelerin insanı konuşurken kulağınızı patlatırcasına sesli konuşur. “Nasılsın, iyi misin ?” diye...
Sigarasından bir duman, bir duman daha çekti, hapishane duvarına dayadığı sırtı terden sırılsıklamdı. Diyarbakır sıcağı da sıcak mı sıcaktı hani, koy tavaya yumurtayı pişsin derler ya, öyle bir sıcak. Oysa temmuz ağustos geçmiş, eylülde bitmek üze...