Suç duyurusunda bulunulan blogumla ilgili Cumhuriyet Savcılığının verdiği karar
''Kurunun yanında yaş da yanar '' misali stres yaşamanıza neden olan günlerin ardından rahatlamanıza ben de sevindim. Geçmiş olsun. Dikkatli olmak gerekiyor..Saygılarımla.
02 Nisan 2008 21:54Gitmek mi zor, kalmak mı zor?
''keser döner sap döner, gün gelir hesap döner'' denir ya her zaman aynı durumda olacaklarını düşünenler, haksızlık yapanlar için...Ne güzel bir sözdür değil mi? Hangi biri yazılsa süregelen yanlışlıkların ? Devletin özel mülkiyet gibi kullanılmasına, yağmalanmasına..İç ve dış her türlü tehlikenin göz ardı edilmesine..Karşı görüşte diye kişileri, kurumları haksız yere cezalandırma yöntemiyle gözdağı verilmesine..Farklı duruşlar sergileyerek yönetim şeklini değiştirmeye...''dur'' deme zamanı vardı elbet.. O kadar çok şey var ki yazacak...Sizin dediğiniz gibi ''ört ki ölem''..Saygılarımla...
02 Nisan 2008 21:25Az Kalsın Blog Yazıyordum!
blog yazmak istiyordun değil mi? Olur olur o da olur.. Devam et çalışmana.. Sen de bu içtenlik, özü sözü birlik, doğallaık olduğu sürece..hem yazar hem de okutursun yazdıklarını..Sevgiler...
02 Nisan 2008 00:41Portakal çiçeği ve kadın
tam da mevimi gelmişken bir süre durup düşündüm..Çocukluğumdan bu yana ilkbaharın müjdesini beyaz beyaz açan yıldız şeklindeki çiçekleriyle anladığım, kokusundan uzak kalmamak için boynuma kolye, bileklerime bilezik şeklinde taktığım, sabah yürüyüşlerinde bahçelerin yanından geçerken, daha çok soluyup, güzelliğini izlediğim, izlediğimiz..Her zaman şanslı olduğumu düşündüm portakal çiçeklerinin diyarında yaşadığım için ve o kokuyu solumayan, güzelliğini görmeyenlerin de bu keyfi yaşamalarını diledim. Akdeniz, Çukurova, Ege bu bakımdan şanslı...Bekir Coşkun'un bu güzel yazısını da severim.. Güzel paylaşımınız için teşekkürler.. Saygılarımla...
02 Nisan 2008 00:03Motorsiklet kazası
Tutkuların olması güzel de canını alıyorsa fidanların.. O zaman tutku olmaktan çıkıyor..Kalanlara sabır dilemekten ve motosıklet tutkunlarına ''lütfen daha dikkatli olun'' demekten başka bir şey olmaması acı...Sevgi ve saygılarımla..
01 Nisan 2008 23:31Şiişşşt, bir şey söyleyeceğim
''İzmir mavilim doğum günü festivali'' yapalım önümüzdeki yıl. Ne dersin? Şöyle, Ege'nin maviliklerine, yeşiline doyarak yapılan eğlenceler, güzel paylaşımlar. Düşün bence...Bu arada, son zamanlarda teknik sorunlardan günü gününe takip edemiyorum ama olabildiğince okumaya çalışıyorum. Gidenler, yazmayanlar kategorisinde olmadığımı umuyorum..Yeniden, iyi ki doğdun sevgili mavili...Maviler eksik olmasın, sayfandan, sayfalarımızdan...Sevgiyle...
01 Nisan 2008 23:25Yağmur yüklü bulutlar oluruz düşünürken...
biraz hüzün, biraz duygusallık, üzerine de umut ...dışarda yağan yağmuru da ilave edersek....sonucu sen söyle...madem bu kadar dşünmeye neden oldun..madem bu kadar yakın geldin...söyleyecek söz bırakmadın...güldürmene alışıkken duygusallığın da ayrı bir tat oluyor leyla'cığım...Sevgiyle...
31 Mart 2008 01:03Sessizlik boş bir kağıt gibiydi...
bilmeden konuşmak, yargılamak, kendi söyledikleri yalanlara inanmak ne kadar kolay değil mi? hepimiz belirli zamanlarda karşılaşıyoruz benzer durumlarla.Çok hüzün verdi paylaşımın ama öğrenmek de güzeldi bilinmeyen bir hikayenin gerçeklerini paylaşmak adına..İyi ki yazıyorsun Fulya'cığım...Sevgiyle...
31 Mart 2008 00:13Hımmmm...
değişiklikler yapmanı isteyen ''kişisel gelişim uzmanı arkadaşın da bazı değişiklikler yapsa....Nasıl olur acaba? hımmmmm...hımını...düşünmek gerek...Sevgiyle...
28 Mart 2008 09:49Nasıl olduğu değil, nasıl gördüğün...
hayata olumlu taraftan bakmak..bardağın dolu tarafından görmek..sürprizlerle, hüzünlerle yaşamanın kazançlarını, deneyimlerini, acılarını yaşamak.Yaşamak güzel diyebilmek..sevilen bir dosta, sadece merhaba demek için mesaj göndermek, sebep olmadan gülmek...Nasıl hissediyorsan öyle yapmak...senin de dediğin gibi...Sevgilerimle...
22 Mart 2008 01:32